Medya " Mert Erez "
Her zaman oturduğum banka oturmuş denizi izliyodum , bütün hafta okula gitmemiş damla arayınca hasta olduğmu söylemiştim. Ufak bir yalandan zarar gelmezdi herhalde ona Serkanı anlatamazdım. Onlarda Mertle beni ziyarete gelmişti. Eve döndüğümde babam direk beni soru yağmuruna tutmuştu ve Serkan kısmını anlatınca peşime adam takmayı bile düşünmüştü. Serkan babamın eski bi ortağının oğluydu. Şirketle ilgili sanırım. Detaylı olarak bilmiyorum ama tartışmalarını çoğu kez dinlemiştim. Onu en son gördüğümde gözlerinden mümkün olsa ateş çıkardı. O duygu olsa olsa saf nefretti başka bişey değildi. Giderken sadece " en değerlini alıcam Sancak " demişti . Hangi sebepten bi insanın gözü başka bişey görmezki. Birkaç kere benimle urasmisti uzun zamandır onu görmüyodum artık bittiğini sanmıştım ama geçmişin kirli sayfaları daha yeni açılıyodu.
●●●
Dersin en sıkıcı dakikalarıydı zaman sanki durmuştu damla beni dürttü
+ Bu çok sıkıcı daha fazla dayanamıcam
Cevap vermeye zaman kalmadan içeri nöbetçi öğrenci girdi
+ Tuana Sancak müdür çağrıyo
Damlaya yavru kedi bakışı atıp sınıftan çıktım. Böyle bakınca kedi değilde maymuna benzedigmi biliyorum.
Kapıyı çalıp içeri girdim. Müdürün çatik kaşlarla baktığı kişiyi farkettim . Karanlık gözlerin sahibiydi bu. Deri koltuğa yayılmış kibir dolu bakışlarını Müdüre yöneltmişti. Ona bakmamak için duvarın desenini incelemeye başladım. Gerçektende çok güzel bi deseni vardı yani renklerin uyumu fln
Mudur kendini diklestirip konuşmaya devam etti.
+ Bora Ataman ... Bu konuşmayı yapmaktan bıktım artık kavga istemiyorum aksi taktirde seni okuldan atmak zorunda kalcam
Umursamaz lgni bozmadan Müdüre baktı . Demek adı boraydı. Bora Ataman. Dudakları alayla kıvrıldı koltuğa mümkün müş gibi daha fazla yayıldı sakin bi tonda cevap verdi.
- Gerçekten bu söyledignize kendiniz inanıyormusunuz , hocam
Hocam derken alayla vurgu yapmıştı. Müdür hiçbi cevap vermedi sinirli duruyodu ama susuyodu. Onunda bora dan korktuğu yüzünden anlasiliyodu. Bora bana doğru döndü karanlık gözlerini üzerime kitledi. Soğuk ve sert şekilde beni süzüp kendini beğenmiş kibirli bir tavırla kapıdan çıkıp gitti . Tam bi ego yığınıydı. Ben arkasından bakakalmis ken müdürün sesiyle kendime geldim. Masasındaki dosyayı alıp bana uzattı .
Birkaç form belge falan vermişti. Ağır adımlarla sınıfa gittim . Sıkıcı dakikalar geri dönmüştü.
Klasik bi günü geride bırakmış eve dönmüştüm ortalıkta kimse yoktu odama çıktım mert beni biyere götürcegini söylemişti eskitme kot şortumu ve siyah sırtı açık bluzümü giydim altına siyah hafif topuklu ayakkabıları giymeye karar verdim kutusundan çıkardım spor kot çantamı aldım hafif bi makyaj yaptım....
Alt kata indim dışarı çıktım koyu renki pantalon ve siyah kaslarını belli eden tshirt le çok çekici görünüyordu arabanın önüne yaslanıyordu sigara içiyordu beni görünce yere attıp kapımı açtı gerçekten fazla yakışıklıydı ben oturunca kapıyı kapattı arabanın önünden dolandı sürücü koltuğuna oturdu
- nereye gidiyoruzzz
* "süpriz " göz kırptı
- "meraktan çatla diyosun yani " deyip göz devirdim oda gülümsedi
Geçen hafta geldigmiz kafeye gelmistik ister istemez gerildim. Mert bunu farketmis olacaktı ki gülümsedi. Elimi tuttu beni kafeye doğru sürükledi. Aramız baya iyiydi. Kafeye girip alt kata inen karanlık merdivenlerden aşağıdaki bara indik köşedeki masaya geçip oturduk. Mert elini cebine atıp sigarasını çıkardı ve içmeye başladı gelen siyah ruj sürmüş siyah ojeli uzun tırnaklı tamamen siyah giyimli garsondan bira ve portakal suyu istemişti gergin görünüyordu itiraz edip onu zorlamadım gelen portalal suyunu içerken gelen sesle yana döndüm
* vay vay vay kimler burdaymış
Tanıdık bi yüzü vardı ama onu tanımıyodum pis pis sırıtıyodu
* şanslıymışsın böyle bi manitam olsun isterdim
Mert'e baktım hiç bi tepki vermedi yerimden kalkıp ben konuştum
+ Biz sevgili değiliz
- mert işin bitince bana yollasana arkadaşını
Mert hâla birşey demiyordu sigarasını içiyordu ve umrunda değil gibi gözüküyordu ayağa kalktı pesinden beni sürükleyerek merdivenlere gidiyodu arkadan gelen sesle durdu
* noldu mert kaçıyormusun
- onu istediğni sanıyodum , istediğni veriyorum dedi beni ittirip sigara içmeye devam etti
Çocuk sırıtarak beni kolumdan tutup yanına çekti
noluyodu burda bırakıp gitmezdi dimi ? ah olamaz birkaç gün önce tanıştığım birine çok fazla güvenmiştim çocuğu itip kurtulmaya çalıştım ama çok güçlüydü
Mert yanımıza yaklaştı ve benu tutup kendi arkasına çekti sigarayı çocuğun boynunda söndürdü acıyla bağardı aniden merte yumruk attı kavga etmeye başladılar onu köşeye sıkıştırdı ve kulağna eğilip bir şeyler söyledi
- daha öğrenemedinmi benim yanımdaki benim kızımdır şimdi bas git
ne kadar durdurmaya çalışsamda beni itti sonunda kolumdan tuttu ve sinirle çekiştirerek burdan çıkardı arabaya gittik çok hızlı sürüyordu korkuyordum
- Mert yavaşla kaza yapcaz korkuyorum
bana baktı ve azda olsun yavaşladı
- bize gidelim
+ nası istersen
o kadar hızlıydıki 10 dakikada evin önündeydik
içeri girdik pamukla dikkatle tentirdüyot sürdüm kaşı kanıyordu yara bandı yapıştırdım
- tuana ben iyiyim
ona kedi bakışlarımı yolladım ve yanağından masumca öptüm
+ bi ara beni bırakıp gideceğini sandım
- beni tanımamışsın o halde
+ film izliyelimmi
- olur prenses
rasgele bi film açtım korku filmi çıktı filmin yarısını korkudan izlememiştim hatta o korkuyla merte sarılmıştım kolunu öyle bi sıkmıştımki farketmemiştimde o söyliyene kadar
- kolumu böyle sıkmaya devam edersen morarabilir
kızarmıştım yüzümü saklamaya çalıştım ama farketti
- geç olmaya başladı ben en iysi gideyim bu gün kötü geçti ama en kısa zamanda telafi ederim bu arada kızarınca çok tatlı oluyosun
dahada kızardığma emindim yüzüm yanıyodu resmen onu geçirdim üstümü değiştirip yatağıma yattıp uykunun beni almasını bekledim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Davetsiz Gelenler ( Grinin Hikayesi )
ChickLitHerkesin başkası olmaya çalıştığı bi dünyada , sen dürüstçe kendin olma cesaretini göster ... ••• #Sen karanlığa sızan küçük bi ışıksın ve beni bu karanlıktan kurtarabilceğni düşünüyorsun , ben senin düşündüğün gibi karanlıkta kaybolan biri değilim...