18

5.6K 520 307
                                    

03/09/2021
İyi okumalarr🎃










Jeongin yere düşen bedenle çığlık attı. Felix ve Hyunjin hızla yanına çökerken Changbin küfredip "Havale geçiriyor." dedi. Tam o sırada menajerleri kapıdan girmişti. Hyunjin'i işaret edip "Jisung'u kucağına al, hastaneye gidiyoruz. Changbin sen de joş kimlik mimlik gerekli şeyleri al. Seungmin sizler de diğer menajeri arayıp Minho ve Chan'dan haber alın. Ve sakin kalmaya çalışın." dedi. Beş genç şokla kendilerine denilene uydu. Beş dakikada sankş hayatları alt üst olmuştu. Kapının kapanma sesi kulaklarına dolduğunda eş zamanlı ikinci menajerleri telefonu açmıştı.

Chan yumuşak sesiyle "Jeongin?" diye seslendi. Jeongin duyduğu sesle ağlayarak "Hyung! İyi misiniz? Lütfen iyiyiz de." dedi. Chan iç geçirip "Sakin ol bebek. Ben iyiyim. Ama Minho be durumda bilmiyorum. Yangın onun bulunduğu katta çıkmış. Kendisi henüz çıkarılmadı." dedi karşısında yanan şirketlerine bakarken. Jeongin'in ağlamaları kulaklarına doluyordu.

"DOKTOR!"

Gelen haykırışla Chan da yanındaki menajerleri de bakışlarını o yöne çekti. Minho yarı baygın bir şekilde itfaiyecinin omzunda öksürüyordu. Jeongin daha dayanamayacağını anlayıp telefonu Seungmin'e verdi. Seungmin ağlamamaya özen gösterse de gözünden düşen yaşlarla "Chan, ne oluyor? Bir şey desene. Ne doktoru?" dedi. Chan rahat bir nefes verip "Endişelenmeyin. Minho'yu da çıkardılar. Şu an oksijen verip battaniyeye sardılar. Şirkette kimse kalmadı ve yangın sönmek üzere. Herkes iyi." dedi. Seungmin hala ağlamaya devam ederken Chan "Seungmin, ağlama artık. Her şey yolunda." dedi.

Seungmin söyleyip söylememek arasında kalsa da hıçkırıkları arasından "Hyung, Ji-jisung'u hastaneye götürdüler. HYUNG PAT DİYE BAYILDI. BİR ŞEY YAPAMADIK." dedi. Chan duyduklarıyla Minho'nun sırtını sıvazlamayı bıraktı. Şokla "Nasıl hastaneye götürdüler?!" diye bağırdı. Minho derin nefesler çekmeye ara verip "Ne oluyor?" diye sordu. Felix hoparlördeki telefona doğru "Havale geçirdi. Bir anda bayıldı. Menajer, Hyunjin ve Changbin hyung hastaneye götürdü." dedi. Chan sakin olmaya özen gösterip "Tamam hepiniz sakin olun. İlk önce ağlamayı bırakın. Eminim Jisung iyidir. Biz de iyiyiz. Merak etmeyin hastaneye giderim ben ama siz dinlenin. Tamam mı?" dedi. Kısıkça çıkan "Tamam" sesleriyle vedalaşıp telefonu kapadı.

Kendine bakan iki çift göze "Jisung havale geçirip bayılmış. Hastaneye götürmüşler." dedi. Minho gözlerini sonuna kadar açıp ağzındaki oksijen maskesini çıkardı. Öksürerek "Hadi gidelim. Hangi hastanede?" dedi hırıltılı sesiyle. Menajer deli gibi öksüren çocuğu yerine sertçe oturtup "Oksijen maskeni geri tak." dedi. Minho kafasını iki yana sallayıp "Orada bir daha takarlar. Nolur beni ona götürün." dedi. Menajer iç çekip onayladı. Arabaya binmeden önce Minho polislerin yanına koşarak gitti. Kesik nefeslerinin arasından "Kameraları kontrol edin efendim. Bu bir kundaklamaydı. Kaçarken gördüm." dedikten sonra bir şey demelerine fırsat vermeden arabaya bindi. O sırada Jisung'un gittiği hastaneye öğrenmişlerdi.

Hastanenin önüne geldiklerinde Minho arabanın park edilmesini beklemeden hızlıca inmişti. Öksürükleri arasından koşarak acile girdi. Kendisine dönen bakışları umursamadan hızla şansa gördüğü Changbin'in yanına ilerledi. Changbin gördüğü bedene sıkıca sarılıp "Bizi korkuttunuz. İyi misiniz?" diye sordu. Minho ciğerleri acısa da hızla onayladı. Jisung'u soracaktı ki menajerleri ensesinden yakalayıp "İlk önce sana da alalım barkod. Sonra Jisung'un yanında muayene ol." dedi. Minho ikiletmeyip kafasını salladı. Barkodunu alınca sarı alana girdi. Changbin onu Jisung'un sedyesine götürünce hemen baş ucuna geldi.

İyi olduğunu görünce içine su serpilmişti. Dudaklarını yanağa bastırıp geri çekildi. Yanındaki sedyeye oturup doktorun kendisini muayene etmesini bekledi. En sonunda yine oksijen maskesi takıldığında hafifçe uzanıp gözlerini uyuyan sevgilisinden ayırmadı. Chan üzerlerindeki bakışlardan rahatsız olup perdeleri çekti. Minho güçsüzce "Neyi varmış?" diye sordu. Hyunjin saçlarını dağıtıp "Kan aldılar. Büyük ihtimal enfeksiyon kapmış." dedi. Minho kafasını salladığında menajerlerinden biri "Tamam o zaman hayranlarınız hastaneye doluşmadan siz yurda geri dönün. Ben ikisinin başında kalırım." dedi.

dispatch Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin