The Lake gxg

13

"Söylediklerine göre burada dilenen tüm dilekler gerçek olurmuş." Elindeki mumu hafifçe taşa akıtıp üzerine mumu bastırdı. "Onun bir dileği vardı." diyerek bana döndü. Bir kaç adım atıp bulunduğumuz dağın üzerinden gökyüzüne baktı. "Sanki bazen, bu dağ bana onun fısıltısını veriyor." Bana döndü. "Dileğinin gerçekleşmesini istiyor." Yaklaşıp onun yaptığı gibi elimdeki mumu taşa bastırdım.  "Dileği neydi?" dediğimde yavaşça yere oturdu. "Yazmayı çok severdi." Yanına ilerledim ve yavaşça oturdum. Derin bir nefes aldı. "Yazdıklarını tüm dünyanın duymasını isterdi. Onu hiç tanımayan insanların kalbine dokunabilmek isterdi." Gözlerini gözlerime döndürdü. "Dileği gerçek olmadı."

"Peki ya senin dileğin neydi?"

Derin bir nefes alıp gökyüzüne döndü. "Hep onunla kalmak."

"Peki ya şimdi?"

"Onu yeniden görebilmekti." dediğinde kaşlarımı kaldırdım. "Sen çıkageldin." Kaşlarını çattı. "Sen de çözemediğim bir şey var."

Bana döndü. "Kimsin sen?"

Gözlerimi kırpıştırıp bir süre siyah gözlerinin parıltısına baktım. Konuşmadığımda devam etti. "Sanki gerçek değilmişsin gibi." Duraksadı. "Sanki dileğim gerçek olmuş gibi."

"Şimdi ne dileyeceksin?" dediğimde dizlerini kendine çekti. "Bu hayalin sonsuza dek benimle kalmasını."

Vücuduma yayılan korku hissiyle gözlerimi kapadım ve yüzüme vuran rüzgarı dinledim. "Hayal mi?"

Başını yavaşça salladı. "Evet, sen... hayalsin." Kızarık gözleriyle bana baktı. "Sesin..." Hafifçe elini yüzüme doğru sürttü. "Yüzün." Elini hafifçe yüzümde gezdirdi ve dudaklarıma dokundu. "Dudakların."

Elini boynumdan omzuma doğru hareket ettirdi. "Tenin." Yaklaşıp belini koluma sardı ve yüzünü boynuma sürttü. "Kokun bile aynı." Yüzümün önünde durdu ve eliyle çenemi kavradı. "Hayal değil de nesin?"

Zorlukla nefes alıp silkelendim ve hafifçe çekildim. "Ama ben o değilim."

Elini çekip önüne döndüğünde mırıldandı. "Biliyorum." Ayağı kalkıp elini uzattı. Elini tutmadan doğrulduğum. "Bir dilek tut." dedi.

"Bu hayattan bir dileğim yok." dediğimde kaşlarını kaldırdı. "Herkesin bir dileği vardır." Gülümsedi. Eğilip muma yaklaştım ve gözlerimi kapadım.

Onun canının delice yanmasını diledim.