Sadece hisset

14 1 0
                                    

Pazar gecesi İstanbul'dan dönmüştüm. Sabah hazırlanıp işe gittim. Şirkete girdiğim de savaş beyin beni çağırdığını ve direk yanına uğramam gerektiği söylendi.
-savaş bey beni çağırmışsınız.
- gel rüya, seni bekliyordum. İstanbul nasıl geçti. Kafanı toparlayıp düşüne bildin mi teklifimi ?
- aslında bende sizinle bu konuyu görüşmek istiyordum, ben düşündüm ve kariyerim için İstanbul ofisinde devam etmenin daha iyi olacağına karar verdim.
- doğru karar vermene sevindim rüya. İyi çalışmalar sana.

Ne olmuştu da o inatçı kız benim söylediğim bir şeyi kabul etmişti. Bu kadar kolay olmamalıydı lakin rüya akıllı biri herkes için doğru kararı vermiş oldu.

2 hafta sonra ....
Rüya gelsene , akşam savaş bey için verilen sürpriz partiye gelecek misin? .
-yok sanmıyorum ben evde olurum. Size iyi eğlenceler.
Kızların yanından ayrılmışken karşıdan meleğin bana doğru geldiğini gördüm.
Rüya nasılsın?
İyi melek sen?
- bende iyiyim biliyorsun akşam savaş için sürpriz bir doğum günü organizasyonu yaptık toprakla birlikte.  mutlaka geliyorsun değil mi ?
-şey aslında hayır gelemeyeceğim.
-rüya lütfen biliyorsun buralarda kimseyi tanımıyorum, sen benim burada güvene bileceğim kişisin lütfen beni kırma ve akşam 8 de burada ol.
-peki diye bilmiştim sadece. Ama akşam ne giyecektim. Ne saçma bir düşünce bu rüya saçmalama bulduğunu giy çık. Ama savaş melek ile ilgilenecek, kesin çok şık olur akşam, gözlerini alamaz ondan. Yani rüya bu düşüncelerimi iyi ki sadece iç sesimle düşünüyorum. Biri duysa saçmalık😂

Parti başladığında beri abimin gözleri sadece rüyayı görüyor. Bu durum hiç hoşuma gitmese de karışmaya hakkım yok. Lakin rüya o siyah elbisesi içinde kuğular gibi, hele o beline kadar olan dalgalı saçları.
- Toprak nereye daldım gittin öyle?
- hiç abi öyle düşünüyordum..

O siyah elbisesi ile bana yaklaşıyordu, bu küçük kız bana neler yapıyordu böyle.
-doğum gününüz kutlu olsun savaş bey nice yıllara, umarım beğenirsiniz hediyenizi.
-teşekkür ederim rüya, burada olman bile bir hediye benim için.(ne saçmalıyorum )
- öyleyse size iyi akşamlar, ben daha fazla kalamayacağım maalesef.
Bir anda belimi kavrayan savaşın eli ile kala kaldım.
-gidemezsin, daha dans etmedik. Bugün benim günüm☺️
-savaş bey lütfen izin verin gideyim, siz dansınızı melek hanımla edin.
-bana bunu yapma rüya, bırak zaten İstanbul'a gideceksin, sadece bir dans. Hediye olarak düşün. Senden bana unutulmaz bir hediye.
- savaş bey siz ne diyorsunuz.
-aklımı kurcalıyorsun küçük kız, senin gideceğini düşündükçe, seni her gün göremeyeceğimi hatırladıkça hüzünleniyorum. Bana ne oldu bilmiyorum, bana ne yaptın böyle Anlamıyorum. ama sadece dans edelim sen ve ben. Başka kimse girmeden aramıza, küçük bir hediye. Devamı gelmeyecek, hissi bir ömür silinmeyecek bir anı.
Sadece dans ettik kimse yok gibi. O an ne toprak ne melek kimse önemli değildi. Ağa bozuntusu adam dünyanın en romantik adamı olmuştu. Onu çok iyi anlıyordum ve bu beni mahvediyordu. Onunla aynı düşüncede olmak dahi imkansız gelirken şimdi aynı hisleri paylaşıyorsun. Bu dans sadece ona bir hediye değil bana da bir hediye idi. Sanki içim o adama akıyordu, konuşmadan sadece dans ederek birbirimizle konuşuyor, anlaşıyorduk. Gitmeden önce tek bir isteğim kalmıştı ki savaş mırıldanmaya başladı
- şuan kimse olmasın isterdim burada, sadece sen ve ben.
-ne değişecekti ?
-dudakların, bana soru sormak yerine dudaklarıma eşlik edecekti.
-savaş yeter lütfen tamam. Sadece dans dedin ve müzik bitti, tekrar kutlarım yeni yaşını. İyi geceler.

Ağlamaktan gözlerim şişmişti ki kapı çaldı.
Ben gelenin savaş olabileceğini düşünmüştüm ama yanılmıştım.
-toprak bu saatte ne işin var burada ?

İMKANSIZ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin