Azıcık bir düzenleme yaptım ve geldim.****
"Kuzum ağlama artık helak ettin kendini." peçetelikten yeni bir peçete daha alıp akan burnumu sildim.
"Çok kırdı ama beni." derken dudaklarımı üzüntüyle büzdüm. "Bu kadar sert çıkmasına ne gerek vardı ki."
"Kızım erkeklerin hepsi böyle bilmiyorsun sanki, kalp kırmakta üstlerine yok."
"Ben bunun için mi bekledim, kalbimi kırsın diye mi? Ela ben onu ilk gördüğüm günden beri aklımdan çıkaramıyorum, biliyorsun aylarca onu aradım. Bunun için miydi?'' elimdeki peçeteyi yere atarken ağlamaktan kendimi bitkin hissediyordum, konuşmanın üzerinde üç saat geçmişti ve ben üç saattir ağlıyordum. Sana mesaj atmak zorunda değilim dediğinde bende zaten bütün kayışlar kopmuştu. Evet biraz abartmış olabilirdim ama bana böyle davranmak zorunda değildi.
''Acaba engelini kaldırsan mı? Belki pişman olmuştur.'' yan gözle Elaya bakarken bir yandan da dudağımın iç kısımlarını dişlerimle kemiriyordum. ''Hayır kaldırmayacağım. Pişmansa başka bir numaradan yazsın o zaman. Ulaşmak isteyen her şekilde ulaşır.''
''Kızım herkes senin gibi yedek hat taşımıyor.''
''Hayır Ela, ona kırgınım bu kadar çabuk yelkenleri suya indiremem.''
''Bak şöyle de düşün daha konuşalı bir gün bile olmadı, çok normal değil mi böyle davranması.''
''Tamam o yönden haklı olabilirsin ama bu kadar kırıcı konuşamaya hakkı yok.'' Ela'nın elinde duran çikolata kavanozunu aldım, sanki depresyonda olan oydu. Şuan çikolataya ihtiyacı olan kişi bendim eloş değil.
''Bir şey diyeceğim ama kızma.'' bana şüpheli gözlerle bakarken ağzımda kaşık ile kafamı salladım. ''Biraz çocukça davrandın sanki he.'' gözlerimi karşımda duran televizyona çevirip, çikolatamdan bir kaşık daha alıp yedim.
''Bunun zaten farkındayım Ela ama-" ellerini çırpıp yerinden bir hışımla kalktı. ''Tamam yeter bu kadar ağlamak zırlamak kalk çabuk hazırlan eğlenmeye gidiyoruz.''
Kafamı olumsuz anlamda sallayıp elimde ki kavanozu gösterdim ''Ben çikolatamla şuan gayet iyiyim sen git nereye gideceksen.'' sinirle kavanozumu elimden alıp ''Ama yeter! sen daha şimdiden böyleysen aboo yandık biz yandık.'' deyip elimden tuttuğu gibi beni kaldırdı. Beni itekleyip ''Yürü doğru hazırlanmaya.'' diyerek kalçama şaplağı indirdi. Acıyla inleyip ''Ya hayvan mısın nesin acıttın ya!'' dedim kaşlarımı çatarak.
''Çok konuşma hadi.''
Beraber giyinme odasına girdiğimiz de elbiseleri incelemeye başladık. Bedenlerimiz bir olduğu için beraber kaldığımız zamanlar kıyafet konusunda zorlanmıyorduk. Gözüme ilişen bordo ince askılı elbiseyi alıp pufun üstüne koydum ayakkabıların olduğu kısımdan da önü şeffaf bantlı siyah ipli topuklu ayakkabıları da aldığımda benim işim bitmiş sayılırdı.
Ela da saten pembe bir elbise seçtikten sonra giyinmeye başladık. Saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yapıp, hafif bir göz makyajı yaptım. Dudaklarıma gloss sürdükten sonra takılarımı taktım.
Ela bana bakıp, ıslık çaldıktan sonra "Ben olsam o engeli kaldırır ona fotoğraf atıp ne kaybettiğini gösterirdim." diyerek bana öpücük attı.
"Girme kanıma."
"Ne kaybedersin ki bebeğim sal gitsin işte."
"Diyorsun?" tek gözünü kırpıp "Diyorum" diyerek beni onayladı. Makyaj masasının üzerinde duran telefonumu alıp, Alazla olan konuşmamıza girerek engeli kaldırdım. Engeli kaldırdığım da onun çevrimiçi olması ve hemen ard arda mesaj atması bir olmuştu.
Alaz: Güzelim özür dilerim
Alaz: Hayvan gibi davrandım farkındayım
Alaz: sinirli bir anıma denk geldin
Alaz: özür dilerim
Alaz: sen mesaj atmayınca kendimi boşlukta gibi hissettim halbuki daha bir gündür konuşuyoruz
Alaz: yanımda senin gibi yedek hat falanda taşımıyorum ki sana başka numaradan yazayım
Alaz: Hay onları söyleyen ağzıma edeyim
"Eloşşşşş!" diye bağırdığımda "Ne oluyor be." diyerek o da bana bağırdı.
"Ay bu köpek gibi pişman ya telefonun başında beklemiş şapşal. Engeli kaldırdığım an mesajlar atmaya başladı."
Ela hemen yanıma gelip mesajları okurken "Ulan bu erkeklerin hepsi böyle yapıyorlar, yapıyorlar sonra yok köpek gibi pişmanım falan filan. Madem pişman olacaksın yapma." sinirle söylenirken yandan yandan ona baktım.
"Erkeklerden nefret ettiğini bu kadar da belli etmezsin be."
Elini sallayıp "Hepsi salak." diyerek makyajına geri döndü.
Damla:
Damla: dışarı çıkıyorum sonra konuşuruz.
****
Tek gözüm kapalı bir şekilde bölümü paylaştım, biraz pestilim çıktı da 🥵
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Gördüm Göreli - Texting
General Fiction054: utanmıyorsun değil mi? 054: bir maçta iki gol atıp bir asist yapmayı utanmıyor musun? 054: gol attın ya böyle dizlerinin üzerinde tribüne doğru kaydın 054: bende televizyona doğru kaydım 054: yani yanlış anlama kaydım derken televizyona kaymad...