HATALI AŞK

8-Davetsiz Misafir

Baktım ama gelmedi. Sonra arkamdan nefes nefese kalan bir Selim gelince mutluluğumu tutamadım. Beni cidden seviyoo. Heyoo hobala dıstık. İç sesim halayda.
"Ne oldu ? Selim."
"Çantanı unuttun diye geldim."
"Odun. Ben gidiyorum."
"Şaka tabiki seni engellemeye geldim."
"Gidicem ya u--."
Sözüm o an kesildi :D tahmin edin tabiki de öptü başka ne olabilir horon tepiyoruz haydee.
Sonra beni eve bırakırken ona tebessüm ederek eve yöneldim. Tabiki heyecanlıydım hiç sevgililerimle öpüşmedim ilk öpücüğüm. Ben bu düşüncelere dalarken günlüğümü elime alıp mutluluğuma ortak olan arkadaşıma anlatıcaktım. Yazıya döktüm. 1-2 sayfa yazmışımdır.
Günlüğümü yazdığım an uyuya kaldım. Rüyamda bir şey hatırladım. Saçımı fark etmedi. Sinir olsun akşam diyedir. Sabah uyandığımda yani uyandırıldığımda Annem beni yataktan aşağı düşürdü. Ben de uyandım. Sessizce ona küfütler mırıldanırken şirin bir kız oldum bugün. Ben telefonumun rehverine tıklayıp Buse'yi aradım. Ona da anlattım. En ince ayrıntısına kadar hatta nir kaç kere artık sıkılınca pes ettim. Okula geldiğimde şirinler gibi laylaylay zıplıyordum galiba sonra Selim sarıldım onu öpücüğe boğdum. Ben romantikliği ve yılışık sevgililikten nefret ediyorum. Hatırladığım an bıraktım onu. Ben kendimi anlamıyorum bulmaca gibiyim. Gerçek aşk mıdır ? Bu. Hemen affettim. Hesabını sormadan olmaz ama. Bugün uzun tenefüste bayadır girmediğim wattpadte (ad vermiycem) en sevdiğim kitabın yeni bölümünü okudum. Ardından hoca"ne yapıyosun burda kızım?"
"Hiç hocam."
Diye diyalogumdan sonra sınıfa girdim mutlu sonla biten bölüm neşemi getirdi yine. Yeni bölüm gelicek birde yine. Mutluluktan başım dönmüş olacak ki bir ayı bana çarptığı an yere yıkıldım. Bi an felç oldum sandım ama okulun bir taşı buda.
"Özür dilerim. İyi misin ?"
"İyiyim saol."
"Dur bekle! Bir yere gidelim mi ?"
"Olur." Cafeye gittiğimizde baya eğlendik çok eğlenceli biri.
1ay sonra
"Ya Sarp off güldürme."
"Ya Melis off güldürmüyorum."
Sarp ile çok samimiyiz. Ama bu aralar Selim yanlış anladı. Ara verdik ama Selim de sıktı artık.
"Sen olmasan kimi güldürürüm ? Şapşal."
"Beni Sarpçığım."
Eda yanıma gelirlen hep oo lamasa olnuyo. Eda beni çekiştirip dururken sinirlenmemek mümkün değil .
"Bu Sarp sana abayı yakmış kızım."
"Eda yeter ya arkadaşız biz."
"Tabi just friendler sizi."
"Offfffff.!!"
Ben okul çıkışı kendim giderken karşıma yüzünü kapatmış kapşonlu bir erkek çıktı. Onu umursamadım okul bakıyordu öylesine. Birden ağzıma konulan bez beni baygınlaştırmıştı. Uyandığımda sıkı zincirler ile bağlanmış bir halde buldum kendimi. O kadar sıkı ki damarlarım patlayıcak sandım. Sonra beni buraya getirenin kim olduğuna baktım. Siktir bu Toprak'tı.