Sabahın ilk ışıklarıyla uyanmıştım bugün hafta sonuydu akşam annemgil almancılarla bir yere gidicek ve orada kalıcaklardı evde tektim yani bu benim için güzel olucaktı.. Elimi yüzümü yıkamadan masama oturdum fizik kitabımı çıkarıp kafamı dağıtmak amaçlı son kaldığımız sayfayı okumaya başladım.. Saat dokuz gibi elif uyanmıştı onunla biraz sohbet ettik onu bugün son görüşüm olucaktı sanra içeri geçip kahvaltı hazırlayan annelerimize yardım ettik... Klasik aile kahvaltısından sonra hazırlanmışlardı annem ve almancılar ile birlikte hazırlanmış ve üç günlüğüne mardine gidiceklerdi mardinli değiliz bir akraba orada hem gezmek için gidiyorlardı saat 3 gibi hepsi gitmişti aylaya mesaj atıp gelmesini söylemiştim o gelene kadar annemin tüm ıvır zıvır olan kağıtlatı koyduğu kutuyu çıkarmıştım ayla bir kaç dakika sonra gelmişti...
Bazen insanın bir dosta ihtiyacı vardı bir şeyler anlatmaya her ne kadar tek tabanca olmayı sevsemde insan anlatınca rahatlardı çözüm bulurdu tek ayla vardı yanımda başka kimsem yoktu şuan...
Aylaya her şeyi anlatmıştım şimdi ise tek tek dosyalara bakıyorduk
-Kanka onları bulamazsan ne yapıcaksın?
-Bulmalıyız bana hiç bir şey anlatmazlar ve ben onları bulmak istiyorum
-Ya... Seni istemezlerse
-Olabilir buda bir seçenek ama en azından onların hayatta olduğunu öğrenmiş olurum bir şey kayıp etmem
Bana kafasını sallayıp geri kağıtlara yoğunlaşmıştı... Beni istemeyebilirlerdi bu beni yıkardı bundan adım gibi eminim çok üzülürdüm ama yinede onları görmüş olurdum belki en büyük abim her şeyi biliyotdur bana en azından geçmişimi anlatırdı hatırlamadığım 6. yaş öncesini evet hatırlamıyordum önceden umursamamıştım ama şuan bunun bir nedeni olduğunu düşünüyorum...aradan geçen yarım saatin sonunda kutuda sadece bir dosya kalmıştı sarı renk kabı olan bir dosya elime alıp içindeki kağıdı okumaya başladım
********* Yetimhanesi
Kağıda tüm dikkatimi vererek okumaya başladım
Yuvaya bırakılan çocuklar
Koray Vural = 14 yaşında
Deniz Vural = 11 yaşında
Ben 9 yaşındayken yuvaya bırakılmışlardı gözlerimin dolmasına engel olamamıştım daha küçücük çocuklardı annesine ihtiyacı olan çocuklardı... Gözümden akan yaşla ayla bana sarılmıştı onun sarılmasıyla dudaklarımdan kaçan hıçkırık gelecek olan diğer hıçkırıkların başlangıcı olmuştu... İnsanoğlu böyleydi işte hepimizin sevgiye ve şevkate ihtiyacı vardı bazen birinin sırtımızı sıvazlaması bile bizi dik tutardı yada bize sarılması saçımızı okşaması bile bizi rahatlatır güvende hissettirirdi.. Biz yalnız kalmayı seven değil yalnız yaşamaya alıştırılmış insanlardık..
Yarım saat sonra hazırlanmıştık zaman kayıp edemezdik ne kadar erken o kadar iyi.. Yola çıkmıştık benim karamsar havam aylayada yansımıştı sesiz sessiz evimize 1 saaten az olan yolu yürüyerek gelmiştik önümdeki 6 katlı binya baktığımda gözlerim dolmuştu hızlıca yürüyüp içeri geçtik bahçede oturan çocukların gözleri bizim üzerimizdeydi ileriden gelen ağlama ve bağırma sesleriyle kaşlarımı çatmıştım aylaya döndüğümde oda oraya bakıyorduk yönümü oraya çeviridim gördüğüm şey ile kan beynime çıkmıştı okul yönetiminde olduğunu tahmin ettiğim biri küçücük bir çocuğa vururyordu yaklaşık 5 yaşında bir erkke çocuğuydu gözlerimisımsıkı kapatıp geri açtım ve hızlıca kadının yanına gidip çocuğa vuran elini tuttum ban dönen kadınla bir kez daha şaşırdım denizi almaya gelen kadındı bu bozuntuya vermeyip
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BULUN ONLARI
Teen FictionBöyle bir kurguyu daha önce okumadınız! Bir gün eve gelen misafirlerle konuşan annesini dinlerken iki tane abisi olduğunu öğreniyor işte her şey o günden sonra değişiyor hayatı düşünceleri duyguları her şeyi altüst oluyor.. Sare onları aramaya baş...