the blood of madam roseanne, chaelisa

4

dün bilgisayardan yazım hatalarımı düzeltmeye çalışırken yanlışlıkla bölümü yayımladım, bildirim giden herkesten özür dilerim. <3

---

lalisa ile birlikte misafir odasına gittikten sonra lalisa'ya beklemesini söyleyip odadan çıktım. minella'yı nerede bulacağımı bilmediğim için karşıma çıkan her hangi bir görevliye minella'yı çağırmasını söyleyip misafir odasına geri döndüm.

lalisa'yı yatağın ucunda kıvrılmış bir şekilde yatarken görünce yanına gidip ona gülümsedim.

"bu kocaman yatak bu gece ikimize ait."

lalisa yattığı yerde doğrulup yatağa baktıktan sonra elini öğrenmeye çalışırcasına çarşafın üzerinde gezdirdi.

"hadi yat, ben minella geldikten sonra yanına yatacağım."

"sizi beklemek istiyorum."

"tamam, nasıl istersen."

lalisa ayağa kalktığı sırada tıklatılan kapı ile tırsak bir şekilde beni izledi.

"korkmana gerek yok, bu minella."

dediğim şey üzerine kapının minella tarafından elindeki gaz lambası ile açılması üzerine minella'ya gülümsedim. o ise lalisa'yı odada görmesi üzerine telaşla içeriye girip kapıyı kapatmıştı.

"madam roseanne, bu yaptığınız şey çok tehlikeli."

"evet, bu yüzden yardımına ihtiyacım var."

"ne yapmam gerekiyorsa yapabilirim madam."

"sabah biz uyanana kadar odaya kimsenin girmesine izin verme, olur mu?"

"tabii ki madam roseanne, nasıl isterseniz."

"teşekkür ederim minella, sana fazlasıyla minnettarım."

"size hizmet etmek için buradayım madam roseanne."

minella önümde saygı ile eğilince kaşlarımı çatıp konuştum.

"sana arkadaş olduğumuzu söylüyorum, yalnız olduğumuz zamanlarda bu şekilde davranmana gerek yok."

minella dediklerimden sonra utanarak gülünce lalisa yanıma gelip beni izlemeye başladı.

"madam roseanne, bir insanın kaç tane arkadaşı olabilir?"

"ne kadar arkadaşı olmasını isterse o kadar arkadaşı olabilir lalisa."

"o zaman minella'yı da mı öpüyorsunuz? eğer öyleyse bundan hoşlanmadım."

lalisa'nın söylediği şey ile şaşkınlıkla güldüm, üstüne üstlük kızaran yanaklarımı saklamak için aklıma hiçbir şey gelmemişti.

"madam roseanne ve ben öpüşmüyoruz lalisa."

minella'nın yerime vermiş olduğu cevap ile yerin dibine girmek için tanrıya yalvarmaya hazırdım.

"ben artık gitsem iyi olur, iyi geceler madam roseanne."

hiçbir şey söylemeden başımla minella'yı onayladım, minella odadan çıktıktan sonra oda karanlığa gömülmüştü, sadece perdelerin arasından içeriye giren ay ışığı vardı.

bir süre bekledikten sonra lalisa'ya döndüm ve konuştum.

"öpüştüğümüzü şimdilik insanlara söylememelisin lalisa."

"ama bizim arkadaş olduğumuzu söylemiştiniz, sonra da beni öptünüz. az önce de minella'ya arkadaş olduğunuzu söylediniz, arkadaşlar öpüşmez mi madam roseanne?"