"Bunu alıyorum o zaman?" deyip dolaptaki tek yıkanmamış olan sweatimi aldı.
"O olmaz." deyip almak için hamle yaptığımda benden hızlı davranıp hemen geri çekti.
"Neden olmazmış?"
"Of Hyunjin ver şunu, dün gece giymiştim onu ve yıkanmadı o yüzden."
Ü...
Kkami'nin mamasını kabına koyduktan sonra Hyunjin'in yanına mutfağa gittim. "Bana fark etmez." diyerek omuz silktim.
"Brokolileri ocaktan alır mısın?"
Ocaktan aldıktan sonra süzüp büyük cam bir tabağın içine koydum. Limonu sıktıktan sonra az önceki yerime oturdum. Hyunjin'in bakışlarını üzerimde hissedince oflayarak kalkıp masayı hazırladım. Yemek yerken pek konuşmamış yemeğimizi yemiştik. Hyunjin'i bilmiyorum ama ben kendimi çok yorgun hissediyordum hem de bir şey yapmamış olmamıza rağmen.
Bulaşıkları makineye yerleştirirken Hyunjin'in hapşırmasıyla anında gözlerimiz birleşmişti. Hyunjin mutfaktan çıkmak için küçük adımlarla kapıya giderken ben hızlı adımlarımla önüne geçmiştim.
"Beğendin mi yaptığını? Hasta oldun işte." demiş elimle alnını kontrol etmiştim. Neyse ki ateşi yoktu.
"Geç otur sen ben hap alıp geleyim." dedim ve banyoya koştum. İlaç bulduktan sonra mutfaktan su alıp Hyunjin'in yanına geri döndüm. Çok geçmeden benimde hapşırmamla Hyunjin bana dönüp "Benim yüzümden hasta oldun." demiş dudaklarını büzmüştü.
Tatlıydı.
"Evet öyle oldu." derken bende hap içmek için kalkmıştım. Geri geldiğimde Hyunjin elinde bir bardak suyla bekliyordu. Hapı ağzıma atıp suyu içtim.
"Ayakta zor duruyorsun Hyunjin." deyip koluna girdim. Onu yavaşça banyoya çıkarıp elini yüzünü yıkadıktan sonra klozetin üstüne oturttum.
"Bugün burada kalabilir miyim?"
Hyunjin'in saçma sorusuna göz devirmekle yetinip küveti onun için ayarladım. Şuan ondan daha iyi bir halde olduğum için ona benim bakmam gerekiyordu. En azından birimizin biraz daha iyi olması iyi bir şeydi. Bende Hyunjin gibi olsaydım ne olurdu halimiz düşünemiyorum.
Dolaptan temiz havlu çıkarıp astım. Duşunu almasını için onu orada bırakıp odama geçtim giyebileceği kıyafetleri ayarladıktan sonra kendime de kıyafet çıkarıp Hyunjin'in çıkmasını bekledim. Hyunjin havluya sarılı halde koşarak odaya geldiğinde fazlasıyla tatlı görünüyordu. Bugün bu kelimeyi biraz fazla kullanmıştım sanırım. Tatlı.
"Bende duş alıp gelicem, saçlarını kurutup yat." dedim ve cevap vermesini bile beklemeden odadan çıktım. Hızlı bir duşun ardından odama döndüğümde Hyunjin'in verdiğim sweat yerine az önce üzerinden çıkardığı sweati giymiş yatağa uzanmıştı.
"Sweatimi rahat bırak."
Gözlerini açmadan hafifçe gülmüştü. Minik gamzesi şey görünüyordu, tatlı.
"Yanıma gel."
"Koltukta yatmak gibi bir niyetim yok." diyerek yatağa uzandığımda kıkırdadığını duydum.
"Komik olan ne?"
"Şşş sadece uyuyalım." demiş ve bir kolunu bana atarak beni kendine çekmişti. Sırtım göğüsüne yaslı bir şekildeydi. Eli ise belimi tutuyor kendine çekiyordu.
"Hyunjin?"
"Hmm?"
"Biraz uzaklaşsan mı?"
"Niye?"
"Bütün gibiyiz şuan."
"Öyle miyiz?" dediğinde güldüğünü duymuştum.
"Evet Hyunjin kolların ve bacaklarınla sarmaladın beni."
Beni biraz daha kendine çekip "Böyle daha iyi." demişti.
Hyunjin'in yüzünü görebilmek için zor da olsa arkamı döndüğümde ani olarak çok yakın olduğumuzu fark ettim. Nefesim yüzüne gelince gözlerini açmış beni inceliyordu. Bu kadar yakın olmak utanç vericiydi. Hızla geri dönmeye çalıştığımda dönmeme izin vermemişti. Utandığım için ne yapacağımı bilemezken kafamı Hyunjin'in göğüsüne gömmüştüm. Bu hareketime gülünce daha da utanmıştım.
"Jeong kokun.." demiş ve durmuştu. Hayır ya yeni duş aldım, terlemiş olamam ki. Of kesin sweatim kirli olduğu için o koktu. Rezil oldum rezil. Kafamı göğüsünden çıkarıp sinirli sinirli konuşmaya başladım.
"Ben sana dedim ama o sweati dün giydim yıkamadım diye."
"Çok hoş diyecektim."
Hafifçe güldüğünde dudağının hemen üzerindeki küçük gamze ben buradayım der gibi ortaya çıkmıştı.
"Çok güzel."
"Güzel olan neymiş Jeongin?" dediğinde sesli söylediğimi fark etmiştim.
"Şey." demiş ve elimi gamzesinin olduğu yere götürmüştüm. Parmaklarım yüzünde dolaşırken "Gülünce burada gamzen oluyor ya minicik o işte." dediğimde gülmüştü.
Parmaklarım hala yüzünde dolaşırken Hyunjin gülmeyi kesmiş tamamen bana odaklanmıştı. Tıpkı benim ona odaklandığım gibi.
Gözleri dudaklarımdayken anlık olarak gözlerime bakmış daha sonra ise "Özür dilerim." deyip dudaklarımızı birleştirmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
