Neredeyse akşam uyandım. Baş ağrısı ve ağzımda iğrenç bir tatla yatağımda doğruldum. Gece yaşadığım şoktan sonra yine bu şekilde oturmuştum yatakta. Kafa karışıklığı ve mide bulantım ben düşünmeye devam ettikçe nüksetmişti. Sabaha karşı, gün henüz yeni doğmaya başlarken tekrar uykuya dalmıştım. Taehyung öğlene doğru beni uyandırmaya gelmişti. Zorla kaldırmaya çalışmış, ne kadar kaldırmaya çalışırsa çalışsın uyanmadığımı görünce bolca küfür ederek okula gitmişti.Hasta hissediyordum. Hatta muhtemelen bu bir his değil, bir gerçekti. Ellerimi birbirine sürtünce buz gibi olduklarını gördüm. Yatağın tüm sıcaklığına rağmen ayaklarım da üşüyordu. Ateşim muhtemelen çok yüksek değildi ama bir an önce önlem almazsam artacaktı. Yataktan binbir zorluk ve sızlanmayla kalktım. Pencereden gözüken hava hâlâ biraz bozuktu, üstüne akşamın serinliği de çökmüştü.
Kendime gardırobumdan birkaç parça kıyafet çıkardım. Uzun çoraplarımı da yatağımın yanındaki komodinin çekmecesinden çıkarttım. Bütün eşyaları yatağın üzerine bırakarak odamdan çıktım. Hol boyunca ilerleyip banyoya girdim. Normalde banyoya girerken yanımda duşta kullanacağım eşyaları da getiriyordum. Bu biraz sinir bozucuydu çünkü neredeyse küçük bir bavul taşıyordum. Duşakabine girdim ve suyu ılık açtım. Suyun çoğalmasını beklerken kıyafetlerimi çıkarttım ve suyun altına girdim. Bedenimden aşağı akıp giden sular dün boyattığım saçlarının rengini ve ateşimi de alıp götürüyordu. Birkaç şampuan daebesinden sonra duş jelimi de life döktüm ve vücudumu temizledim.
Biraz olsun kendime geldikten sonra suyu kapatıp bir havlu aldım. Saçımı ve vücudumu havluya doladım. Suyun altından çıkınca biraz üşümüş gibiydim. Banyodan çıkıp hızlı adımlarla koşar gibi odama gittim. Çıkarttığım eşofman takımı ve uzun çorabımı daha fazla üşümemek amacıyla hızlıca giyindim. Saçımdaki havluyla saçımın nemini aldım. Daha fazla üşütmemek için çekmeceden çıkarttığım kurutma makinasını saçlarıma tutarak saçlarımı kuruladım. Boğazımda acı bir tat birikmişti. Muhtemelen boğazlarım da birazdan ağrımaya başlayacaktı. Mutfağa doğru yürüyüp buzdolabını açtım ve neler yapabileceğime baktım. Kendim için kesinlikle bir çorba yapacaktım ama akşam olmasına rağmen Taehyung hala gelmemişti.
Aniden hissettiğim merakla cebimdeki telefonu çıkarıp en yakın arkadaşımı aradım. Kısa birkaç çalıştan sonra telefon açıldı. "Efendim?" Dedi Taehyung boğazını temizleyerek. "Nerdesin?" Diyerek karşılık verdim. "Okuldan sonra bizimkilerle karşı sokaktaki kafeye geldik. Sen iyi misin, sesin hasta gibi çıkıyor?" Arkadan birkaç konuşma duyuldu. Bizimkiler de merak etmiş olmalıydı. Okulu pek aksatan biri değildim. Bende birkaç defa küçük küçük öksürdüm. "Üşüttüm sanırım," burnumu çektim. "Havalardan dolayı, bir anda bozdu." Havayı suçlamış olmama karşın güldü. "Gelirken sana mandu ve tavuk alacağım, söz." Taehyung'la konuşunca biraz rahatlamış, kafamı dağıtmıştım. "Gelirken bizimkileri de alıp gel o zaman. Bende bize kimbap ve çorba yapacağım." Beni onaylayan bir mırıltı çıkardı. "Tamam." Dedi harfleri uzatırken.
Telefonu kapatıp mutfağa geçtim. Dolaptaki sebzeleri çıkarttım ve onlarla bir sebze çorbası yapmaya başladım. Çorba pişmeye devam ettikçe güzel kokular yayılıyordu. Ateşim biraz daha düşmeye başlamıştı ama vücudumdaki kırgınlık devam ediyordu. Pişen çorbanın altını kapatıp kimbapı yapmaya başladım. Kimbap için lazım olan malzemeleri aldığım anda dün marketten aldığımız ttebokkileri gördüm. Eğer vaktim ve enerjim kalırsa onlardan da pişirebilirdim. Kimbap için ufak ufak kestiğim sosisleri az bir yağ ile tavada kavurdum. Hafif kavrulan sosilerin altını kapattım. Tezgaha koyduğum yosunun üzerine pilavı düzgünce yayarak üzerine malzemeleri yerleştirdim. Salatalık, sosis ve havucu teker teker ekledim. Patlamamasına dikkat ederek yuvarladım. Birkaç tane daha kimbap rulosu yaptıktan sonra tat vermesi için susam yağı ile ovalayıp ısırık büyüklüğü halinde doğradım. Tabağa düzgünce yerleştirerek üzerine biraz susam serptim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
all the stars | yoonmin
Fiksi PenggemarHayatını yaşasan iyi edersin, zamanımız tükeniyor. ruh eşleri, reenkarnasyon, alternatif evrenler