Öncelikle diğer hesabım sürekli hata verdiği için bu hesaptan yeni bölümleri yayınlamaya çalışacağım. Bu bölümden sonra yeniden diğer bölümleri de bu hesaba aktaracağım. Sinir katsayılarım inanın şuanda tepelerde dolaşıyor. :( Wattpadden hi,ç hoşlanmıyorumdum sırf sizin için burada takılmaya devam ettim ama gerçekten son bir haftadır bıkmış durumdayım. Umarım bölümü beğenirsiniz. Elimden geldiğince bölümleri erken göndermeye çalışıyorum ama netim yok bu yüzden zorlukla gönderebiliyorum. frown ifade simgesi Yorum vevote sayısına göre yeni bölümler erken gelecek haberiniz
Genç kız iş görüşmesinin ruhsal yorgunluğu ile evinin kapısından içeriye girerken evdeki tıkırtılar ile duraksamıştı. Salona geçtiğinde ise eşyalarının toparlanmaya başladığını ve eşyalarının bir yere yığıldığını görmüştü. “Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz?” içeride öfkeyle eşyaları toparlamaya çalışan ev sahibini gördüğünde genç kız şaşırmıştı. Adam öfkeyle genç kıza dönerek bavulunu Güneş’in ayaklarının dibine fırlatmıştı. “Hemen evimi boşaltın, bu kadar yeter. Kaç aydır kira vermiyorsunuz. Ben hayır kurumu değilim.” Güneş adamın sözleri ile şaşırmıştı. “Siz neden bahsediyorsunuz, ben kiramı vaktinde ödedim hep.” Adam onun sözlerine daha da çok sinirlenmişti. “Ben aylarca kira almadım!” adamın sözleri keskin bir bıçak gibi genç kadının kalbini kesmişti. Kendi kendine söylenmeye başlanmıştı. “Bu yalan, Özge kirayı yatırıyordu!” Aklına bunun olmaması için dua etmeye başlamıştı. Arkadaşının kendisini kandırmış olma ihtimalini düşünmek bile istemiyordu. Sakinliğini korumaya çalışarak “Kaç ay borcumuz var size?” diye sordu. Adam etrafında ki eşyaları toplamaya devam ederken “Altı aylık borcun var ama bu artık önemli değil, evimi hemen terk ediyorsunuz.” Genç kız donup kalmıştı. Altı aylık borcu hesaplamaya çalışıyordu. Bu çok fazla olmuştu. Bu kadarını beklemiyordu. Zorlukla karşılayabildiği kirasının bu kadar birikmesine inanamıyordu. O sırada adamın koluna girip eline valizini tutuşturduğunun farkında bile değildi. Dalgın bir şekilde apartman kapısına kadar çıkarıldığının farkında bile değildi.“Bunu yapmaya hakkınız yok, beni evden çıkaramazsınız!” Son anda kendisine gelen genç kız adamın sert bir şekilde kendisini savurmasıyla dengesini kaybederek merdivenlerden yuvarlanmıştı. Ev sahibi merdivenlerden düşen genç kıza şok olmuş bir şekilde bakıyordu. Hızlı bir şekilde genç kızın yanına inerek korkuyla Güneş’i yerden kaldırmaya çalışıyordu. “Allah kahretsin, bir bu eksikti…” adam genç kıza dokunmaya çalıştığı anda sert bir şekilde kenara fırlatılmıştı. “Dokunma ona!” yere düşmesi ile sert çıkan öfkeli sesi duyması bir olmuştu. Adam bir şeyler anlatmaya çalışıyordu ama onu dinleyen yoktu. Sonunda yerinden kalkmaya çalışmıştı ama yediği yumruk ile yeniden yere yapışmıştı.
“Şu yaptığına bak, eğer ona bir şey olursa sana yapabileceklerimi tahmin bile edemezsin!” adam korkuyla öfkeli karanlık bakışlara yutkunarak bakmıştı. Doğu adamının bulduğu adrese geldiğinde kapıdan çıkan Güneş ve kolunu tutan adamı görünce ileriye doğru atılmıştı ama adamın genç kızı savurmasıyla yerinde donup kalmıştı. Genç kızın merdivenlerden yuvarlanmasını dehşete düşmüş bir şekilde yerinde kalarak izlemekten başka bir şey yapamamıştı. Yaşadığı şoku atlatınca da hızla genç kızın yanına varmış ve başında ki adamı kenara fırlatarak Güneş’in başını ellerinin arasına almıştı. Elinde hissettiği sıcaklık ile korkuya düşen genç adam yerden doğrulan adamı öfkeyle yakasından tutarak yumruğunu savurmuştu. Doğu korku ile tekrar Güneş’in başına çökerken adamına seslenerek arabanın arka kapısını açmasını istemişti. Apar topar kolları arasına aldığı genç kızı arabası ile hastaneye yetiştirmişti.
Acil servisten içeriye kollarında Güneş ile giren genç adam etrafa bağırmaya başlamıştı. Yardım istiyordu ve adamı da şaşkınlıkla Doğu’yu izliyordu. Yıllardır çalıştığı adamın bir kadına bu kadar yakınlık göstermesi çok şaşırtmıştı onu. Genç patronu kadınlardan nefret ediyordu. Sonunda sedyeye yatırılan genç kızın aşağıya doğru sallanan eli genç adamın yüreğini ağzına getirmişti. Acil müdahale bölmesine alındığında ise genç adamı dışarıda tutmak oldukça güç olmuştu. Adamlarına olayın nedenini öğrenmesi için emir verirken deli boğa gibi hastane koridorlarında dolanmaya başlamıştı. Yaklaşık iki saat sonra ise özel odaya alınan genç kızın başında bekliyordu. Başına aldığı darbe ile sarsıntı geçiren genç kızın kafasının gerisinde büyükçe bir yara açılmıştı. Birkaç gün müşahide altında tutulması gerekiyordu. Bir süre genç kızın yüzünü izlemişti. Yıllar sonra Güneş’i görmek genç adama ne hissedeceğini şaşırtmıştı. Küçük kız büyümüş ve bir genç kız olmuştu. Başında ki bandajın altından yastığa yayılan saman rengi saçlarının yarısı kanla kırmızıya boyanmıştı. O saçları okşamamak için kendisini zor tutmuştu. Yumruğunu sıkarak hızla yerinden kalkmıştı.