-kanıt-

24 6 3
                                        

Sabah güneşin rahatsız edicek derecede yakan ışınlarıyla gözlerimi açmıştım.başımın ağrısıyla uyanmakta ayrı bir işkence türü olsa gerek…Dün gece Kağan’ın beni getirdiği yerdeydik çimenlerin üzerinde uyuya kalmış olmalıyım öbür uçta da Kağan yatıyordu,dün gece aklımda kalan 1-2 parça vardı  ilk olarak Kağan’a sarıldığımı hatırlıyordum

Nee!! Bir dakika ne dedim ben??Kağan’a sarılmak mı?OHA o pisliğe nasıl sarılırım ben!!

Yerde bira şişeleri ve sigara paketleri doluydu  neredeyse hepsini o içmişti.

Aptal hala ayıkamamıştı!güzel bir şaka hiç te fena olmaz aslında

Aklıma gelen planla muzhipçe gülerek arabaya ilerledim bagajdan küçük bir su şişesi alarak kağanın başına dikildim veee suyu boşaltmaya başladımmm J

Kağan suyun yüzüne çarpmasıyla gözlerini pörtletmişti  daha sonrada doğrularak ne olduğunu anlamaya çalıştı hala anlayamamıştı gerizekalı,ayağa kalkarak bağırmaya başladı

“AZRAAA! Ne bu ya çocuk musun sen!!şu halime bak”

Sinir küpüne dönmüştü onun bu hali gülmemi daha da şiddetlendirirken  beni kovalamaya başladı  ormanlık alana doğru Allah (Allah’ın a sı büyük.çarpılmayalım giderayak) ne verdiyse yardırmaya başladım çita gibi koşuyordu maşallah arkama baktığımda aramızda az bir mesafe vardı çığıra çığıra koşuyordum arada bir “imdat!! Peşimde şizofrenin teki vaooor!” diye de bağırıyordum bunun üzerine Kağan

“şizofren ha! Şimdi gösteririm ben sana kim şizofren!” dedi bende ona dil çıkartarak koşmama devam ediyordum ki bir el saçımı kaptı.Kağan katıla katıla gülüyordu durup eline vurarak

“mal mısın ya bıraksana saçımı aptal!! Off bıraağk çok acıyoo!” diye çemkirmeye başladım baktım ki böyle olmuyo var gücümle kasıklarına sert bir tekme attım o iki büklüm olmuşken bende fırsattan istifade koşmaya başladım.Gerçekten bu erkekler aptalın teki! J tek bir hamlemizle onları etkisiz hale getirebilme özelliğine sahipken Allah aşkına ne bu cesaret??

Bir ağaca yaslanıp derin derin nefes almaya başladım Kağan ilerden sövdüre sövdüre geliyordu o çok fazla yaklaşmadan koşmaya başladım arkadan çığırıyordu hayvan

“Azraaa beklesene kızım ya! Azcık yavaş ol ne bu at mı kovalıyo?” bunun üzerine

“eveeööt” diye bağırdım susmuştu.işte adamı böyle sustururlar.

Arkamı döndüşümde aramızda az bir mesafe kalmıştı arayı açmak için önüne taş fırlattım,taşa takılıp düştü salak! Bende ona karşı hönkürmemi kestikten sonra koşmak için öne yelteniyordum ki  ayak bileğimden sıkı bir elin beni kavramasıyla yere yapıştım!!!kahretsin! çelme takmıştı gelen takıyo geçen takıyo bu ne be! Hayvan Kağan’ın kahkahaları son bulmuştu ancak ben hala yerimden kalkmamıştım ölü taklidi yapmaya karar verdim Kağan ayağıyla beni dürtüyor

“Azraa Azraaa” diyordu en son yüzüme doğru eğildiğinde tabana kuvvet saçlarından çekmeye başladım sonra boynundan tutunup cırmalamaya başladım o ise çoktan ayağa kalkmış ve beni indirmeye çalışıyordu.Mübareğin boyuda iki katım olduğu için öylece boynundan tutunmuş sallanıyordum saçları darma dağın olmuştu eliyle saçını düzelterek yanıma yanaştı yüzümü elerinin arasına alarak

“noldu bayan çılgın yoksa dün geceki sözünüzü unuttunuz mu” dedi.ne sözünden bahsediyordu bu? Kafasını yere falan çarptı kesin pişkin pişkin

“ne sözü be?” dedim nefesini yüzüme üfleyerek

“unuttun mu yoksa dün gece bana…….ruhumu sana teslim ediyorum……….demiştin.ruhunda kalbinde benim artık.”

Uğradığım şok bana çok fazlaydı ayrıca ben ayıkmış değildim hatırlamıyorum yani olmaz bu olamaz!

Sakince

“ben öyle bir şey olduğunu hatırlamıyorum.hem varsa öyle bir şey kanıtla bana!Kanıtlayamazsın çünkü öyle bir şey yok”

Alaycı bir gülümseme yayıldı yüzüne

“görüceksin bunu sana kanıtlıcam”

Son sözü bu olmuştu  “görüceksin bunu sana kanıtlıcam” !!!

canlarımmm :Dumarım beğenirsinööz :D

multideki neşeli şarkı benden size gelsin :) ;)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 23, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ŞebeklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin