Little Girl

𝐿𝑖𝑡𝑡𝑙𝑒 𝐺𝑖𝑟𝑙

Crescent bir kaç saniyeliğine ihtimalleri düşünmeye başladı.

" Şaşırmız gözükmüyorsun?"
" Sizin kıçınıza tekme basacak biri varsa... Bunu bilmemek ayıp olurdu, değil mi?"

Ethan göz devirdi.

" Yenmesi için gizli bilgileri kim verdi sanıyorsun?"

Crescent alayla güldü.

" Sen mi? Eminim sizin vereceğiniz bilgilere zerre ihtiyacı yoktur, hatırlatmak isterim ; o kurt adam, vampir ve cadı. "

Ethan'nın cevap vermesine izin vermeden dolabını sertçe kapatıp oradan uzaklaştı. 
Kimya sınıfına girince yerine - Scott'ın yanına- oturdu. 
Scott bakışlarını ona çevirdi. 

" Hey... İyi misin ? "

Crescent bakışlarını ona çevirdi. 

" Evet. "

Kısa kesince Scott kaşlarını çattı. 

" Daisy ne diyor ? "

Crescent derin nefes aldı. 

" Konuşmaları anlatmakla uğraşmayacağım... Kısaca Daisy , alfa sürüsünü geldikleri deliğe geri göndermiş. Sadece ikizler kalmış. "

O sırada içeriye Sophia girdi. 
İkilinin bakışları ona döndü. 
Sophia sakince gülümsedi ve sırasına geçti. 

Mr. Harris içeriye girince herkes önüne dönmüştü. 
Ardından derse başlamışlardı. 

~

Derek ağır adımlarla kapının önüne ilerledi.
Siyah kapının önünde durunca derin nefes aldı. 

Yavaşça kapıyı çaldı. 
Kapının açılmasını bekledi. 
Kapı açılınca gördüğü kişiyle sessizliğini bozmadı. 

" Sende kimsin ? "
" Damon! Kim gelmiş? "

İçeriden başka bir erkek sesi gelmişti, ardından kapıya gelmişti. 

" Sende kimsin ? O da kim ? "
" Stefan... Bilseydim kapıyı suratına kapatır ya da içeri alırdım. "

Stefan göz devirince , Damon'da ona karşılık göz devirdi. 

" Hey çocuklar- Derek ? "

Daisy kulaklığını çıkarıp yanlarına adım attı. 

" Derek bu mu ? "

Damon yüzünü buruşturdu.

" Daha iyisini bulabilirsin , hala vaktin var . Biliyorsun , değil mi ? "

Stefan arkadan Damon'nın kafasına vurunca Damon göz devirdi. 

" Ne haliniz  varsa görün... Ama Daisy bu çocuk seni üze- Ne vuruyorsun be ?! "

Damon içeri geçince Stefan göz devirdi ve o da peşinden ilerledi.

" Derek? Burada ne işin var? "
" Konuşuruz diye düşünmüştüm."

Daisy terden alnına yapışan saçlarını geriye doğru itti.

" Tabii-"
" Daisy? "

Duyduğu sesle derin nefes aldı.
Her şey üst üste gelmeye başlamıştı.
Daisy arkasına döndü sinir bozucu bir gülümseme yerleştirdi yüzüne.

" Babacığım? "
" Bu, tatlı, küçük, minicik, kurt kim? "

Klaus iğneleyici tonda konuşunca Daisy göz devirmemek için zor tuttu kendini.

" Derek. İsmi Derek babacığım."

Klaus sırıtınca Derek bakışlarını Daisy'e çevirdi.

" Ben gideyim-"
" Bence Niklaus, küçük kurt bizimle yemeğe kalmalı. "

Klaus güldü ve kollarını iki yana açtı.

" Bana uyar."

Klaus sırıtarak içeri girince Daisy bakışlarını çitlere yaslanmış Elijah'a çevirdi.

" Cidden mi?"

Elijah ağır adımlarla yanlarına ilerledi.
Ardından Derek'in kulağına doğru konuştu.

" Seni tanımak isterim, küçük kurt."