Gezmeye devam ederken bir Çığlık duyduk. Ses Köyün ortasından geliyordu. Hemen gittik. Birde ne görelim Doktor Hüseyin amca Kuyuya düşmüş boğuluyor. Hemen yanına gittik. Hemen uzun, dayanıklı bir İp yaptık. İpi kuyuya salladık. Doktor amca'nın tam Baloncukları bitiyordu ki hemen yukarı çektik. Doktor bize Teşekkür etti.
Süleyman : Estağfurullah Hüseyin amca sen Doktorsun. Bizi Tedavi ediyorsun. Biz sana Teşekkür ederiz.
Doktor : Ben sadece Görevimi yapıyorum. Önemli bişey değil. Sağolun
Dedikten sonra herkes tekrar işine döndü. Ben Doktor amca'yı kurtarmamızı düşünüyordum. Hüseyin amca Kuyudayken o İpi hemen nasıl yaptılar çok merak ediyordum. Ama burdan şu belli oluyor ki;
Bu Köy Gelişmek İçin,
Bu Köylülerde Geliştirmek İçin Var.
STEVE (Ata Sözü Değil Steve Sözü)Bu Köyün gelişeceğine inanıyordum ve benim 9 Elmasımında katkısıyla buraya Harika bir Şehir kurmayı düşünüyordum. Köyü daha çok keşfetmek için dolaşmaya devam ettim ve Madenci Şerafettin abiyi gördüm. Madenden aldığı Ganimetleri taşıyordu. Maden taşıdığı Vagonda birsürü Demir vardı. Hemen yanına gittim.
Muhammed : Şerafettin abi bu kadar Demiri nasıl buldunuz? Sizin Maden Sektörü baya gelişmiş galiba.
Şerafettin : Sen bu Demirleri görüptemi söyledin bu sözleri? Bugün çok Maden bulamadık. Kötü geçti. Sen bu Vagonun altına bak.
Çok şaşırdım. Hemen Vagonun alt tarafına baktım. Vagonun altında nerden baksan en az 20 tane Elmas vardı. Gözlerime inanamadım. Ben 9 Elmas'ı değerli bir şey diye düşünürken bu Köyde çok iyi bir Maden yönetimi varmış.