BÖLÜM-8

25.9K 340 27
                                    

Odaya girdiğimiz de Christian derin bir nefes çekerek yatağa uzandı. 
Ayakları yatağın dışında, yatağa çapraz yatmış, odanın tavanına bakıyordu.
Adımlarımı ona yönelttim. 
Yataktaki yanına yerleşip onunla birlikte tavanı incelemeye başladım.
Ne düşünüyordu?

Bedenimi kollarının arasına alıp saçlarımı öptü. 
Yarasının olduğu bölgeye dikkat ederek sarıldım Christian'a.

"Anastasia."

Fısıltı gibi dudaklarından dökülen adım içimi ürpertmişti. 
Hareketsizce devam etmesini bekledim. Cevap vermeden göğsünde parmaklarımı gezdirmeye devam ettim.

"Herşey çok karmaşık Anastasia. Düşünmekten yoruluyorum."

Ne demekti bu?  Neyi düşünüyordu. Bedeninde gezen parmaklarımı durdurdum. 
Sadece  dokunuyordum. 
Kafasını kurcalayan şey neydi tahmin edemedim. Yutkunup konuşmak için ağzımı araladım.

"Düşünmeni gerektirecek birşey yok Christian. Yanındayım."

Parlayan  dişlerini sahte bir gülüşle dışarı çıkarttı. Dudaklarını tekrar düz bir şekle getirip araladı. 

Tavana bakarak konuşmaya devam ediyordu. Bense onu izliyordum.
Gözlerini sönük led ışıklarında gezdirdi. Tekrar bir noktada sabitlendi.

"Beni iyi tanıdığından emin misin . Ben kimim Anastasia? Christian Grey kim?"

Adını bastıra bastıra , vurgulayarak dökmüştü dudaklarından.

Bana dönerek vereceğim cevabı dinlemeye koyuldu. Göz irisleri benimkileri istila ediyordu. Koyulaşan gözlerinin ne cevap beklediğini bilemedim.
Kirpiklerimi kırpıştırarak düzgün bir cevap vermek için bana tanınan bir kaç saniye de mantıklı bir cevap aradım.

"Bak şimdi Christian."

Odak çeken cümlemle havaya sol elimi kaldırdım. 

"Bunu  bir şerit gibi düşün." 

Başıyla onaylarak ne diyeceğimi merak eden gözlerini sol koluma dikti.Gülümsememi bastırdım.

"Bu şerit benim Christian. Bu şerit Anastasia Stelle. Tamam mı?"

-Evet.

Dik tutuğum sol kolumun gerisinde kalan boşluğunu göstererek ;
-Burası senin Anastasia Stelle'den önceki hayatın.

Gülümsedi.

Sol kolumun diğer boşluğunu işaret parmağımla göstererek ;
"Burasıda Anastasia Stelle ile hayatın. Ve ben Anastasia Stelle den önceki hayatını yok sayıyorum." 

Sol elimle sağ elimi birbirine kenetleyerek ileriye doğru tuttum.
"Önemli olan benimle bundan sonraki hayatındaki Christian Grey. Benden önce kim olduğun önemli değil. Benimle birlikte olan Christian önemli."

Havada duran birbirine kenetlenmiş ellerime uzanıp dudaklarına götürdü. 

"Benim Anastasia'm."

***



-Bayan Katty, bir tane daha balık alabilir miyiz?

Seslenen Bella'ydı. 

Bayan Katty onaylayıp fırındaki balığa yöneldi.
Christian masada karşısında oturan Elliot'la birlikte sohbet ediyordu. 

Önümdeki tabağa yönelttim bakışlarımı.  
Salatadan bir çatal alarak ağzıma götürdüm.

"Evlenmeyi düşünüyor musunuz?"

Tabağımdaki peçeteyi ağzıma götürüp çıkmaya çalışan havuçları durdurdum. Evlenmek? Hiç aklımızdan geçen birşey değildi. 
Ciddiyetini koruyan Bella'ya çarpık bir bakış yollayarak suyumdan yudumladım.

Christian ve Elliot da konuya dahil olmuştu.
Elliot yanındaki sevgilisinin elinden tutarak onayladı.

"Aslında doğru söylüyor. Christian, Anastasia hamile. Fazla ertelememelisiniz."

Christian tabağının yanındaki çatalını kaşıkla paralel hale getirdi.
Ellerini kenetleyip çenesinin altına yerleştirdi.

"Bunu Anastasia ile daha konuşmadık. " 

Christian'ı onaylayan bakışlarımı Bella'nın üzerinde sabitleyip konuyu değiştirdim.
Evliliği daha konuşmamıştık.

Ailem daha hamile olduğumu bilmiyordu. Evlilik icin erken diyebilir, belkide hiç karışmazlardı. Ah bilemiyorum.

Tanrıya şükür çok başka konulara dalınması uzun sürmedi.

***


Thomas sakin adımlarla içeri girip, masanın etrafından dolaştı. Kahvesini yudumlayan Christian'a ulaşınca kulağına birşeyler fısıldayıp hepimize iyi akşamlar dileyerek odayı terketti.

Christian tepkisizdi. Kahvesinden bir yudum daha alıp masaya yerleştirdi.
Ne oldu diye  sormasamda meraklı bakışlarımı üzerine dikmiştim.

"Birazdan geleceğim Anastasia. " mırıldandıktan sonra sandalyesinden doğruldu.

"Müsadenizle. " 


Elliot onu onaylarken, ona birşeyler anlatmaya çalışan Bella'ya geri döndü. 
Bende aynı şekilde yemeğime. 

Christian odadan ayrılır ayrılmaz , çocuklardan müsade isteyip bende çıktım.

Mutfak kapısından  bahçeye çıktı. Neden?

Arkasından ilerlemeyi kesip mutfağın biraz ilerisindeki sinema odasına girdim. Buradan bahçe gözükürdü. Bir yandan yaptığım şeyden utanıyor, bir yandan devam ediyordum, parmaklarım buz kesmişti.


Işıkları açmadan pencereye yöneldim. Christian havuzun kenarındaki kadına doğru ilerledi.

KADIN???

Yüzümü cama yapıştırmış izlemeye devam ediyordum. 
Christian'ı farkedince ona doğru dönen kadının yüzünü seçmekte zorlanmadım

BAYAN ISABELLA.

Ne alakaydı şimdi bu??


Cama gerginlikten o kadar  fazla solumuştum ki , buharını silip tekrar izlemeye koyuldum.

Christian'ın gömleğinin üzerinden yarasının olduğu tarafa dokundu.
ONA DOKUNDU.

Yanlarına gitmemek için kendimi zor tuttum. Avuçlarımı sıkmaktan tırnaklarım etime geçmişti ve kanıyordu.
İzlemeye devam ettim.


Biraz konuştular. 
Christian etrafı inceleyip duruyordu.

Bi yerden benim çıkmamdan geriliyormuş gibi.

Daha fazla tahammül edemeyeceğimi düşünüp odadan çıktım.


Yemek odasındaki yerimi alıp meyve tabağındaki çileğe yöneldim.

Bella ve Elliot bıraktığım gibiydi. Onları düşününce kalbim ısınıyor. Gerçekten iyi anlaşıyorlar.

Üçüncü çileği elime aldığımda , 

"Biz artık kalkalım. Sizde dinlenin canım. Yine ararım seni tamam mı?"

Bella'yı onaylayarak yanaklarından öptüm. Elliotla da vedalaşıp odadan onlarla çıkıyordum ki ikaz ettiler. 

"Yolu biliyoruz Ana sen dinlen yorulma canım . İyi akşamlar."

Gülümseyerek onayladım.
Masadaki yerime tekrar geçtiğimde Elliot'un gülüşmesini işittim. Christian'ın geldiğini anlamıştım.
Bahçe kapısından çıktığı eve ön kapıdan giriyordu..

Gerginliğim tavan yapmıştı.

Derin bir nefes alıp elimi karnıma götürdüm. 
Sakin ol Anastasia.. 
Bebeğini düşün.


Christian'ın yanıma gelmesini beklerken bir çileği daha ağzıma atıyordum ki kapı kolunun oynamasıyla çileği tabağa bıraktım. Üzerimdeki gömleğin bir düğmesini daha açtım.

Oturuşumu dikleştirdim.

Christian içeri girip biraz önce Bella'nın oturduğu sandalyeyi kavrayarak  masaya yerleşti.
Tam karşımdaydı.

"Birşey mi oldu?"

Kravatını bollaştırıp önündeki kaşıkları düzeltti.

"Hayır Anastasia. Holdingde bir problem olmuş, o yüzden çalışma odamda telefondaydım bebeğim."

Yalan söylüyordu? 
Boğazımdaki yumruğu su içerek gidertmeye çalıştım. Bağırmamak için zor tutuyordum kendimi.

Sakin ol Anastasia.


Oturduğum sandalyeden kalkıp Christian'ın yanına yürüdüm.
Beni izliyordu.
Sandalyesinin kenarına oturup,oturunca iyice kısalan eteğime bakış atarak elimi Christian'ın bacağına götürdüm, gözleri ortaya çıkan göğüslerimi hedef almıştı.

Grey gülümsedi.

Dudaklarını hedef almış Christian'a yakınlaşırken duraksadım.
Duraksamamla birlikte göğüslerimdeki gözlerini gözlerime dikti.

Boğazımın kuruduğunu hissettim.

"Christian.. Bayan Isabell'in burada ne işi vardı?"



"



DARBE 2 (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin