MAVI

~10~

Deniz odandan çıkarken ben donmuş ve öylece kapıya bakıyordum. Söyledikleri ile aklım isyana hazırlanırken , öpücüğü ile beyin fonksiyonlarım yanmış ve kontrol duyularımın eline geçmişti.

Ne yapacağıma karar veremiyordum , demek istediği......myani ben kesin yanlış anlamışımdır bal gibi de doğru anladın ama ...ama bana zarar vermeyeceğini söylemişti ben de sana seni bir sürtük gördüğünü söylemiştim hayır ... Hayır hayır hayır hayır olmaz istemiyorum. Hızlıca banyoya girdim , suyu açıp bulduğum bütün banyo köpüklerini içine boca ettim ve kıyafetlerini çıkardım. Su dolana kadar beklemeyi düşünüyordum ama üşüdüğüm için kuvvetin içine kollarımı bacaklarıma dolayarak oturdum. Suyun akma sesi bedenimi rahatlatırken , ister istemez gözlerim kapanmaya başladı...

"ÖYKÜ AÇ ŞU KAPIYI YOKSA KIRIYORUM" Deniz'in bağırma sesi kulaklarımda yankılanıp uykumu darmadağın ederken gözlerimi açmaya mecalim yoktu ama birden kırılma sesiyle yerimden sıçradım " aklını mı kaçırdın kızım sen haa beni delirtmeyemi çalışıyorsun , niye cevap vermiyorsun , vermiyeceksen niye kapıyı kitliyorsun haa cevap versene " aralıksız konuşmasıyla korkudan nefesim kesilmişti , ama kendimi savunmalıydım derin bir nefes alıp " şe....şey ben banyo yapıyordu..." en son nerden ve ne şekilde olduğumu hatırlamam ile cümlemi kestim. Hızla gözlerimi vücuduma çevirdim; köpüklerden ne kadar vücudumu kaplasada tamamen örtmüyor ya da vücudumu görünmez yapmıyordu. Hemen kollarımı bacaklarıma sarıp küvetin en ucuna ilerledim. Inanamıyorum , ınanamıyorum Deniz'in karşısında çıplak kaldığıma inanamıyorum. Deniz'e bakmak istemiyordum ama açıklama yapmam gerekiyordu yavaşça başımı ona doğru kaldırdığımda Deniz'i böyle görmeyi beklemiyordum. Deniz; gözleri bana odaklanmış , gözleri gece denizdeki fırtınalara benzemişti , ve de ağzı şaşkınlık getirisi açık kalmıştı. Bu hali utanmamı artırırken aynı zaman da çok sevimli gelmişti ama tebessüm edemeyecek kadar gergindim. Seni zaten yatağına atacaktı şimdi yatağa bile ihtiyaç duymadan istediğini alır ve gider anlamadım ee artık o iğrenç vücudunu gördü yatağa lüzum görürmü sanıyorsun haklısın. Deniz bana doğru hamle yapınca istemsizce çığlık attım ve duvarla bütünleşecek kadar geri gittim " şhh sakin ol , sakin ol Öykü sadece suyu kapatacağım" konuşunca çığlık atmayı kestim ama hala daha da geri gitmeye çalışıyordum , bana doğru bir kaç adım attı ama korkudan artık titriyordum , beynim de sürekli o iğrenç adamın yaptıklarını canlandırıyordu " benim deniz sana zarar vermeyeceğim , sadece evi su basmadan suyu kapatmak istiyorum" başımın hemen yanında duran su vanasını kapatıp suyun gitmesi için tıpayı çıkardı ve bir kaç adım geri gitti. Dizlerinin üzerine çömelip ve bana bakmaya başladı , yumuşak ve sakinleştirici bir ses tonuyla konuşmaya başladı " Öykü beni duyabiliyor musun?" Kafamı evet anlamında salladım frf hala titriyordum " güzel , benim kim olduğumu biliyorsun dimi ve sana zarar vermeyeceğimi de?" Bu sefer kafamı Hayır anlamında salladım çünkü onun sadece adını biliyordum ve eve geldiğimizde beni yatağa atacağını ima etmişti " benim ismim Deniz , ayrıca sana kötü bir şey yapmayacağım konusunda bana güvenebilirsin , sana zarar vermek istemiyorum " sesi öyle yatıştırıcıydı ki titremem dinmişti " seni banyodan çıkartabilir miyim?" Hemen başımı hayır anlamında salladım , ben Çıplaklık ve o da bir erkekti olmaz " banyoda böyle kalamazsın yoksa hasta olacaksın" ayağa kalkınca irkildim ama o banyodan çıktı ve saniyeler içinde kocaman siyah bir havlu ile geri döndü ve bana doğru sakin adımlarla ilerledi. Küvetin içindeki su bitmişti ve şimdi beni örten hiçbir şey yoktu , bugün utançtan ölmezsem iyidir diye düşünürken Deniz'in burnumun ucuna kadar geldiğini fark etmemiştim , korkup sıcrarken Deniz "şhhh" diyerek havluyu etrafıma sardı. Ben beni bırakıp odadan tamamen çıkacağını düşünürken o beni tek hamlede kucağına aldı. Havluya sıkı sıkı tutunurken Deniz beni önce banyodan sonra odadan dışarı çıkardı , tam ağzımı açmış nedenini soracakken Deniz sorulmamış sorumu cevapladı " sen farkında değilsin ama odayı şu bastı " gözlerim kocaman açılırken başımı çevirip odaya doğru baktım, içerisini göremesemde kapıdan merdivenlere kadar heryer su içindeydi. " b..be..ben özür dilerim ben uyuya kalmışım" utançtan yüzümü saklamak için başımı boynuna gömdüm " afedersin" gülüşü ile göğsü hafif sarsıldı " önemli değil ama bir dahaki sefere uyumak için yatağı seçersen memnun olurum " alaycı sesi ile utancım katlandı da katlandı ama artık vücudum gevşemişti. Ikinci kattaki odalardan birine girdik , Deniz beni yatağın ortasına bıraktı " sana giyecek bir şeyler alıp geliyorum " diyerek odadan geri çıktı. Deniz çıkınca odayı inceledim; odada ki mobilyalar koyu kahve idi , perdeler hardal sarısı ve uzundu , yatak odanında tam ortasında ve kocamandı yatak örtüsü de perdeyle aynı renkteydi ama üstünde koyu yeşil işlemler vardı ama odada ki en göz çarpıcı şey hemen yatağın karşısında duvara asılmış devasa televizyondu. Küçükken tv izlemeyi çok sevdiğimi hatırlıyordum ama nerdeyse beş yıldır izlemeyi bırak varlığını bile unutmuştum. Deniz elindeki kıyafetler , kurutma makinesi ile içeri girdi "al bakalım" diyerek kıyafetleri yatağa bıraktı ve kurutma makinesini yatağa yakın prize taktı " kapının önünde bekleyeceğim iki dakika var" diyip çıktı. Hızlıca havluyu üzerimden attım , kilotumu ve eşofmanı giydim ama sütyenin klipsini yapamadığım için direk kazağı giydim. Sütyeni yatağın yanındaki komidinin çekmecesine sakladım ve aynı anda Deniz kapıdan içeri girdi , hemen döndüm ama Deniz beni görmüştü " ne yapıyorsun" diyerek bana doğru geldi " h..hi..hiç" diyerek komidinin önünde durdum " hayır çekmecenin içine bir şey koydun gördüm" diyerek çekmeceyi açmak için eğildi ama elini önüne geçtim " lütfen bakma" diyerek yalvardım doğruldu ve gözlerimin içine baktı "ne saklıyorsun?" diye şüpheyle sordu , yalan söylememek için " önemli bir şey değil gerçekten" , Deniz, "önemli değil ise göster" dedi " ya lütfen bakma hem zaten ne saklıyor olabilirim ki ?" Diye gözlerinin içine baktım. Dudakları kıvrıldı iyice bana doğru gelerek eliyle yanağımı kavradı " kızarmanı sağlayıp aynı zaman da göstermemek için bana karşı duracak şey ne ise hiçbir fikrim olmamakla beraber merakımı uyandırdı " yanağımı okşarken hipnoz olmuş gibi gözlerimi gözlerinden çekemiyordum. Ve bir anda beni kendine çekti , ben kendi ayağıma takıldım ve düşmemek için kollarım otamatikman boynuna dolandı.
Deniz'in bir kolu belime dolanmış ve ben kollarımı boynuna sarmıştım. Düşeceğim düşüncesi ile panik olduğumdan gözüm kapalı ve nefes nefeseydim. Deniz beni kendine bastırarak eğildi , birkaç saniye sonra geri doğruldu. Beni kendinden uzaklaştırdığını ondan sonrada diğer elini saçlarım da hissettim , önümde olan saçlarımı arkaya aldı. Gözlerimi kırpıştırarak açtım; Deniz ile göz gözeydik ve de yüzlerimiz yine çok yakındı , hemen geri kapattım , Deniz'den gülme sesi geldi " gözlerini açmayacak mısın?" Sesinden eğlendiği belliydi. Kafamı iki yana salladım ve bir daha güldü. O güldükçe artık göğsünde olan ellerim titreşiyordu , ayrıca nefesini yüzümde hissedebiliyordum ve bu bütün mantıklı düşüncelerimi katlediyordu. Ayağımdaki ıslaklıkla başımı aşşağı eğip gözlerimi açtım ; yerde çok olmasada şu vardı sonra Deniz'in kotunun ıslak olduğunu gördüm , başımı kaldırmadan " pantolonun ıslanmış" dedim , aynı zamanda ayaklarımı farklı yerlere koyarak sudan kaçmaya çalışıyordum " ne yapıyorsun?" Sordu Deniz, başımı kaldırdım " ne yaptım ki?" Neyi kast ettiğini anlamamıştım. Gözleriyle ayaklarımı işaret ederek " ayaklarınla ne yapıyorsun?" Diyerek açıkladı " sudan kaçıyorum" dürüstçe cevapladım , bu sefer kahkaha attı , ve aynı zamanda Adem elması bana göz zevki sundu, yutkundum , vücudumdan bir elektrik akımı geçti. Azım açık Deniz'i izliyordum, sol göğsüm sıcacık oldu. Ve kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek bir şey yaptı; burnumun ucunu öpüp başımı göğsüne bastırdı ve bana sarıldı. Inanamadığım kısmı burnumu öpmesi ve sebepsiz , yanlış anlamasız sarılmasıydı. Başımı yüzüne bakabilmek için yukarı doğru kaydırdım , o da bana bakıyordu, bir anda hızla eğilip kucağına aldı ve yatağa yatırdı....