4.Çaresizlik

639 486 12
                                    

Çaresizliğin bile çaresiz kaldığı yerler vardır bazen...

Büşra'nın Günlüğünden

Çaresizlik demiş miydim? hiç size hayır demedim. Ben o adını çaresizlik koydukları duyguyu iliklerime kadar birçok kez hissettim, hepimiz hissettik.

Şu an birisi gelip bize sorsa çaresizlik nedir diye hepimizin aklına illa ki bir şeyler gelir. İlla ki hepimizin çaresiz kaldığı bir nokta, bir an olmuştur. Benim de çaresiz kaldığım anlar oldu bunlardan ilki babamın annemle birlikte kendini öldürdüğü andı. İkincisi ise buraya geldiğim zaman imzaladığım o antlaşma ve karnıma koyulan şu çip.

Ancak yine de her şeye rağmen ayakta duruyorum. İçim de bir yerlerde bir gün buradan kurtulabileceğime dair bir umut var küçük ama beni ayakta tutmayı başaran bir umut.

Ben hayatım boyunca hep yalnız bir kız oldum daha önce hiç arkadaşım olmadı tâki buraya gelene kadar. Benim burada 6 tane arkadaşım oldu. Henüz birbirimizi tam olarak tanımasakta yine de ben her birinin en az benim kadar iyi birer insan olduğunu hissediyorum.

Günlüğüme son cümlelerimi de yazıp günlüğümün kapağını kapattım. Günlüğümü bir köşeye koyup ılık bir duş almak için kıyafetlerimi ayarlayıp banyoya doğru yol aldım. Banyoya girince suyu ılık bir ayara getirip kıyafetlerimi çıkarttım.

Yavaşça suyun altına girip banyo kapısını her ihtimale karşı kilitledim. Vücudumu iyice sabunlayıp yıkadım. Vücudumdan sonra saçlarımı da yıkayıp banyodan çıktım. Odama geçip kıyafetlerimi giydim. Atalay'dan gelen yeni emre göre bu gün yeniden dövüş sanatları dersimiz var ancak bu sefer takım olarak ders alacağız. Saçlarım hâlâ ıslak olduğu için elime bir havlu alıp saçlarımı kuruladım.

İşim bitince odamın kapısını açıp odamdan çıktım ve ders için aşağıya indim. Aşağıya inince ilk işim takım arkadaşlarımı bulmak oldu. Onların yanına gidip Atalay geldi mi diye sordum. Tam Anıl ağzını açıp cevap verecekken Atalay'ın sesi duyuldu .

"Günaydın gençler bu gün neden burada toplandığımızı söylememe gerek yok herhalde. Evet geçen gün biriysel olarak başaramadığınız dövüş işini bu gün takım olarak deneyeceğiz. Şimdi aranızdan iki takım liderinin gelip ilk dövüşü yapmasını istiyorum. Hem arkadaşlarınıza da biraz örnek olmuş olursunuz.

"Peki şimdi kim gönüllü? Bizim takımın gözleri bendeydi. Kimseden çıt çıkmayınca aniden gelen bir cesaretle ben gönüllü oldum. Atalay buna keyifle gülümsedi.

"Peki kim Büşra'nın karşısına çıkmak ister? "

Benden sonra adının Melis olduğunu duyduğum bir kız gönüllü oldu. Melis'le kısa bir an göz göze geldik. Bana çok kötü bakıyordu adeta beni yiyecek gibiydi.

"Selam küçük kız ben Melis. Ya sen ?"

"Birincisi ben küçük bir kız değilim farkındaysan aynı yaştayız. İkincisi adım Büşra"

"Büşra mı bu ismi çok duymuştum. Hatta biliyor musun orta okulda iken bana bulaşmak gibi bir hata yaptığı için ayaklarım altında böcek gibi ezdiğim bir kızın adı da Büşra'ydı. Görüyorum ki sen de en az o kız kadar aptalsın çünkü sen de bana bulaşmak gibi bir hata yaptın. "

Bu kız kimdi de böyle bana aptal diyebilecek cesareti kendinde bulabiliyordu. Bi de alttan alttan seni de böcek gibi ezerim demeye çalışıyor. Acaba bu kızın benden bir kaç yaş büyük bir kızı nasıl dövdüğümden haberi var mı?

"Hey sen kendi kendine ne mırıldanıyorsun orada? Mırıldanmayı keste bir an önce işimizi halledelim.

"Peki sen istedin Melis hemen halledelim işimizi."

Kayıp Parçalar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin