↬1☘︎

1K 86 23
                                    

Min Yoongi & Park Jimin

☘︎

Bugün yoğun bir iş temposundan çıkmış ve Jimin ile buluşucağımız yere doğru gidiyordum. Sanki herkes birlik olup tam da bugüne işleri yığmışlar gibiydi. O kadar çok iş vardı ki Jimin ile buluşacağımı bile unutmuştum.

Geç kalmamak için hemen arabama bindim ve gaza bastım. Jimin böyle şeyleri dert etmezdi ama onu sürekli olarak bekletmek istemiyordum. O benim için çok kıymetliydi ve bir daha onun gibi birisini de bulamayacağımı biliyordum. Gerçi bulmak da istemiyordum, o bana yetiyordu. Arabayla hız kontrolüne dikkat ederek giderken Jimin'in beni aramasıyla telefonu açtım.

"Sevgilim nerdesin?"

Bana sadece sevgilim demesi bile tüm günün yorgunluğunu üstümden almış gibiydi. Bu yüzden hafifçe gülümsedim, benim üzerimdeki etkisini seviyordum.

"Sinema salonununa çok yaklaştım, sen orada mısın?"

Arka tarafta insanların koşuşturmalarını veyahut konuşmalarını duymuyordum. Belki de film çoktan başladı diye düşünüp kendime kızmaya başlamıştım bile.

"Evet oradayım hızlı ol Yoongi, film başladı. Ben içeride seni bekleyeceğim tamam mı?"

Derin bir nefes alıp konuşmaya başladım. Bahanelerim vardı ama elbette ki hiçbiri Jimin'den daha önemli değildi. Bu yüzden elimden tek gelen şey özür dilemekti.

"Özür dilerim Jimin, emin ol ki bunun telafisini yapacağım. Sen filmi izleyip beni bekle tamam mı? Ben yanına mısır ve içecek de alıp gelirim."

Şu an onu görmesem de dudak büzdüğünü hayal edebiliyordum. Hiçbir zaman böyle şeyleri dert etmediğini ve işimin yoğun olduğunu bildiğini söylüyordu. Çok anlayışlıydı.

Ben de sırf bu yüzden kendime kızıyordum. Jimin ne kadar işi olursa olsun beni asla bekletmezdi. Ben de onun tam tersi gibiydim. Gerçi bugün sırf onunla buluşacağım için tüm işlerimi bitirmiştim ama maalesef ki tam çıkacağım zaman unutulan belgeler olduğu söylenmiş ve yine geç kalmanın eşiğine gelmiştim.

"Yoongi, özür dilemene gerek yok tamam mı? Ben seni bekliyor olacağım, dikkatli gel."

Onun söylemlerine gülmüştüm. Belki de hayatımda yaptığım tek ve en iyi şey onu tanımak ve sevmekti.

"Seni seviyorum."

"Ben de seni seviyorum."

Telefonu kapatmasıyla beraber iç çektim. Onu cidden çok özlemiştim, neredeyse bir haftadır yüzünü görmüyordum. Geçen gün işlerimi yine düzene sokmuş ve buluşmak istediğimi söylemiştim ama bu sefer de onun işinin çıktığını söylemişti. O yüzden ikimiz de bugün işlerimizi bitirip beraber sinemaya gidicektik ama maalesef ki yine ben her şeyi mahvetmiştim.

Aklımdaki binbir düşünce ve hayıflanmalarla geçen bir yolculuğun sonunda sinema salonuna geldiğimde arabamı park etmiş ve içeri girmiştim.

İçeriye girdiğimde sadece resepsiyonda olan genç adamı görmüş ve yanına doğru ilerlemeye başlamıştım.

"Ben iki mısır ve iki içecek alacaktım."

Resepsiyondaki genç adam beni baştan aşağı süzmüş ve yüzünü buruşturmuştu. O böyle yapınca kaşlarımı çatmış ve ben de üstümdekilere bakma gereği duymuştum.

Danger 乂 YoonMinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin