Hiç kimseye söylemediği şey, birinin hayatını tükettiğinde, bunun bir tadı olduğudur.
Kızarmış bir çilek gibi tatlı ve keskin kan kokusuyla sırılsıklam, çok fazla olduğunda neredeyse bunaltan baş döndürücü bir lezzet.
051121✔️
@valdera
Gözleri eskiden kolun olduğu yerde. Aki'nin gözleri şimşek hızıyla yüzüne kayıyor. Angel, bir zamanlar Aki'nin kolunun olduğu çukurdan bakışlarını çekiyor.
Bir kol sadece bir koldur, ama onu bir an için tutan kol bu. Tuttuğu el de kalmamış gibi.
Birbirlerine olan bağlılıklarını bir kenara atmış olmaları, sefil hissettiriyor. Ne de olsa Angel'ın kimseye elleri olmadan dokunması artık çok zor.
Bu adamın hayatta olması bir mucize. Görev ne kadar ürkütücü görünse de Angel hâlâ ona inanmak istiyor.
Ama Aki sırf onun için kaçmaz.
Angel'dan gelen basit bir dilek yeterli değildir.
Yine de onu takip etmekten kendini alamıyor, yanında konuşuyor ve kelimeleri değerli hediyeler gibi saklıyor.
Gözleri Makima'nınkilerle buluştuğunda tekrar partner kelimesini hatırlıyor ve ilk defa kendini bu kadar hasta hissediyor. Kusacağını sanıyor.
Acı, duyularını bunaltıyor ve anılarını net, korkunç bir odak haline getiriyor.
Makima onu ileri çağırıyor.
Angel gider, çünkü Angel emirlere uyar.
Artık emirlere uymaktan başka bir şey yapılamaz.
Gözlerinde ölüm parlıyor, ama o bunun merkezinde değil.
Vizyonu Aki ile dolu, koyu, kanlı bir kırmızıya boyanmış.
Hayatının tadına varıyor ve sahip olacağı son hatıra olarak bunun tadını çıkarıyor.
୨୧
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
