'6' [m]

666 62 35
                                    

beklenilen smutt geldi wuu ii okumalr
--

Banyodan yeni çıkan Seonghwa odada telefonuyla oynayan eşine bakış atarak saçını kurulamak üzere yatağa oturdu.

Makineyı çalıştırmak için prize taktığı sırada Hongjoong eşini fark ederek dizi üzerinde yürüyerek Seonghwa'nın arkasında yerini almıştı. Ellerini ıslak saçlarda gezdirerek kokusunu daha da arttırıyordu.

"Kurutma makinesini bana ver, hayatım." Elini öne doğru uzatarak beklemişti. Seonghwa denileni yaparak makineyi vermiş, gözlerini kapatarak ellerini yatağa yaslamıştı.

Hongjoong, nazikçe eşinin saçlarını kurutmaya başladığında karşılarında duran boy aynasından gözleri kapalı Seonghwa'yı izliyordu, 'Bunu çok özlemişim' diyerek tebessümle içinden geçirdi.

Makineyi yatağın üzerine bıraktığında elleriyle ipek gibi olmuş saçlar ile oynamaya başladı. Hâlâ arkasında duruyor bir yandan da Seonghwa'yı izlemekten de geri kalmıyordu.

Aniden Seonghwa'nın önünü dönmesiyle sırtı yatak ile buluşmuş, eşinin elleri kafasının iki yanında sabitlenmiş kendisine bakıyordu.

Seonghwa, yataktaki adamın üzerine eğilerek yüzünün her bir yerini öpmeye başladığında, Hongjoong kıkırdıyordu.

"Ne yapıyorsun?" dediğinde, Seonghwa dudaklarını pembemsi dudaklara kapayarak dinlendiriyordu.

Eşinin gerilen dudakları ile ayrılmış yüzünün her ince ayrıntısını izliyordu şimdi de.

"Dünyanın en güzel varlığı olduğunu biliyorsun değil mi?" Yanağına öpücük kondurmuştu.

"Böyle söyleyince diyecek bir şey bulamıyorum."

"Bunu bildiğim için yapıyorum zaten. Ama illaki bir şey demek istiyorsan biliyorum demen yeterli, güzelim."

"Hayır.." Gülerek ellerini sallamıştı. "O kadar güzel ya da yakışıklı değilim. Abartıyorsun."

"Kim demiş abarttığımı? Sen gördüğümün en güzelisin."

"Bu kadar övme beni. Ayrıca sen de bu zamana kadar karşılaştığım en yakışıklı insansın." Elinin tersini adamın yüzünde gezdiriyordu.

"Birbirimiz için yaratılmışız o zaman?"

"Kesinlikle, sevgilim." Kollarını üstündeki adamın boynuna dolayarak eğilmesini sağlamış dudaklarını derin öpücük için birleştirmişti.

Nefessiz kaldığından ayrılan Hongjoong ile, Seonghwa başını beyaz boyna gömerek hafifçe ısırıp izler bırakmaya başlamıştı. Arada dişlerini ince deriye geçirerek Hongjoong'un sızlanmasını sağlıyordu.

Seonghwa'nın elleri ise altındaki bedenin vücudunu tekrardan ezberler gibi keşfe çıkmıştı.

Dudaklarını kızarmaya başlamış tenden ayırdığında, eşinin üzerindeki geceliğin düğmelerini açmak için uzanmıştı. Elleri acele etmeliyim düşüncesi ile birbirine karıştığında Hongjoong ellerini tutarak kendisi açmış bütün vücudunu ortaya çıkarmıştı.

my far away love ∷ Seongjoong [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin