Lavinya|11

1.7K 92 20
                                    

Tuanadan
Biz demirin gitmesine sevinirken sınıfa demirin girmesiyle sustuk.
Demir: çok sevinmeyin en yakın zamanda geri gelicem. O zaman sen benim olacaksın güzelim. 
Demir koluma dokununca sinirlendim.
Tauan: ÇEK ELİNİ!
Yağız: demir yürü git almıyım ayağımın altına!
Demir: şimdilik gidiyorum güzelim ama geri dönücem.
Demir Yağızın koluna çarpıp sınıftan çıktı.
Yağız: güzelim miş şimdi ben ona gösteririm güzeli
Tuana: yağız sakin ol.
Çağan: Bu Demir çok olmaya başladı.
Yağız: Seni ilgilendirmez!
Tauana: Yağız çağan haklı, bu çocuk geri gelicem diyorsa bi yolunu bulur gelir.
Leya: Ne yapıcaksın? Yani ne yapıcaksınız?
Ülkü: Senide ilgilendirmez.
Mert: Ülkü, Leya Tuananın eski arkadaşı ve Demiri de en az Tuana kadar iyi tanıyor.
Ülkü: Sus Mert!
Mert: tamam ya bişey demedim.
Tauan: Mert haklı Ülkü. Sorunumuz kimi ilgilendirip ilgilendirmemesi değil arkadaşlar bir çözüm bulmalıyız.
Deniz: Okuldan atıldı işte nasıl geri gelebilir ki?
Tuana: bilmiyorum ama o bir şekilde sıyrılır işin içinden.

Leyadan
Zil çalmış dersler bitmişti. Kütüphanede kitabımı unuttuğumu farkedip hızlıca aşağı indim. Tam yukarı çıkıyordum ki Ülkünün arka kapıdan çıkması dikkatimi çekmişti. Acaba birşeyler mi karıştırıyordu?
Hemen Tuana yı arayıp arka kapının önüne gelmesini söyledim.
Tuanadan
Leyanın beni neden aşağıya çağırdığını merak etmiştim.
Yağız: Tuana gelmiyormusun?
Tuana: şey arkadaşlar siz gidin benim bir işim var yarın okulda görüşürüz.
Yağız: iyi öyle olsun.

Bizimkilerin yanından ayrılıp hızlıca aşağıya indim.
Tuana: Leya noluyor?
Leya: Tuana, Ülküyü arka kapıdan çıkarken gördüm sencede tuhaf değilmi?
Tuana: Bize lavaboya gidiyorum demişti. Yine ne karıştırıyor bu kız?
Leya: hadi peşinden gidelim.

Leyayla birlikte arka kapıdan çıkıp arka bahçeye gittik. Ülkü ve Berili görünce şaşırmadım.
Tauan: tabi ya kimin yanına gidicek tabikide Berilin.
Leya: ne konuşuyorlar acaba?
Tauana: bilmiyorum birazdaha yaklaşalım.

Onları duyabilmek için birazdaha yaklaşıp gizlice dinlemeye başladık.
Beril: Ülkü sana demiştim eğer Çağanla aramı yapamazsan tüm foyan ortaya çıkar diye.

"Çağandan bahsediyor" dedi Leya fısıldayarak. "Konuşmaları kayda alalım elimizde bir kanıt olur, belki işimize yarar" dedim bende aynı ses tonuyla. Leya başıyla onaylayıp cebindeki telefonu çıkardı ve video çekmeye başladı.

Ülkü: saçmalama beril. Eğer bunları herkese söylersen seninde başın yanar!
Beril: benim niye başım yancakmış? Senin arkadaşların.
Ülkü: seninde başın yanar çünkü biz bunları birlikte planladık eğer herşeyi herkese anlatırsan Çağan senden soğur ve aranızı hiçbir zaman düzeltemezsin.

Beril durdu ve biraz düşündü.
Beril: haklı olabilirsin. Ama bu sana son şans Ülkü. Yağızın peşinden koşmayı bırakta Çağanla aramı yap artık!
Ülkü: sessiz ol Beril biri duyacak şimdi. Başımızı yakmaya mı çalışıyorsun!
Beril: Umrumda değil Ülkü. Dediğim gibi Çağanla aramı yapamazsan yanarsın!

Beril Ülkünün yanından ayrıldı. Bizi görmesin diye saklandığımız yerde eğildik.
Ülkü: Çoğonlo oromu yopomozson yonorson. Salak kız.

Ülkü de gittiğinde kimsenin bizi görmediğinden emin olup çıktık. Elimizde harika bir video vardı. Ülküye oynayacağım oyun için kanıt olabilirdi.
Leya: şimdi napıcaz?
Tuana: gerisini bana bırak ben halledicem.
Leya: aklında bişey mi var?
Tauan: Ehh var bişeyler.
Leyaya gülümseyip elimi kaldırdım ve "çak" dedim. Leyada elini kaldırıp elimin üstüne vurunca güldük.
Leyayla gülmeyi bile özlemiştim.

Leyadan
Tuanayla vedalaşıp eve gittim Ülküyle uğraşırken zaman geçmiş güneş batmıştı bile eve geç kalmıştım. Hızlı hızlı eve doğru yürüdüm. Annem kapıyı açıp;
"Kızım nerdeydin? çok merak attim seni neden geç geldin?" dedi. Bazen annem 11. Sınıf olduğumu unutuyordu.
Leya: Anne endişelenme bu kadar arkadaşlarımla birlikteydim. Hem ben 17 yaşındayım sencede merak edilecek yaşı geçmedimmi?
Bahar(Leyanın annesi): Olsun anneyim ben merak ediyorum.
Annem bana sarılınca gülümseyip bende ona sarıldım. Annemle yemek yiyip odama çıktım. Ödevlerimi yapmaya başladım gerçekten bu sıralar derslerimi çok boşalmıştım. Ödevlerimi tamamlıyınca Yağızın verdiği kitabı elime aldım. İstemsizce tebessüm ettim. Kitabın ilk sayfasını açınca bir kurumuş gül birde not vardı. Notu açtım
Hiçbir gül kurumadan kalamıyor..
Yazıyordu. Ama kağıdın bir kısmı yırtıktı. Bu neydi şimdi? Kağıdın geri kalan kısmında ne yazıyordu? Ben düşüncelere dalmışken telefonuma gelen mesajla telefonu elime aldım. Mesaj yağızdandı.

Yağız: yüzün nasıl? Hayla acıyor mu?
Leya: Daha iyi

Telefonu bırakıp kitabı okumaya başladım.

Ertesi sabah Tuanadan

Gözümü açmamla duvardaki saati görmem bir olmuştu. İlk dersin başlamasına yirmi dakika vardı. Geç kalmıştım hızlıca yataktan kalkıp banyoya girdim yüzümü yıkayıp üstümü değiştirdim. Aşağı indiğimde annem ve babamın çoktan işe gitmiş olduğunu farkettim. İnsan beni de uyandırır diye kızdım kendi kendime. Çantamı alıp kahvaltı yapmadan hızlıca evden çıktım.
Koşa koşa okula geldim. Okula girmemle birine çarpıp yere düşmem bir olmuştu.
Tuana: önüne baksana!
Çağan: Asıl sen önüne bak biri kovalıyormuş gibi koşan sensin.
Tuana: off geç kaldım ne yapayım.
Çağan kalkmam için elini uzattığında elinden tutup kalktım.
Çağan: merak etme daha ders başlamadı.
O sırada zil çaldı.
Tauan: artık başladı. Hadi sınıfa gidelim.
Çağan kafasıyla onaylayınca sınıfa doğru yürüdük. Karşıdan gelen Berilin tuhaf tuhaf bakmasıyla kendimi tutamayıp güldüm. İkisine de çok pis oyun oynayacaktım. Benimle uğraşmanın ne olduğunu anlayacaklardı :)

Leyadan
Sınıfa giren Tuana ve Çağana gülümseyip yerime oturdum. Sera hoca derse girince sınıftaki gürültü, yerini sessizliğe bıraktı.
Sera Hoca: Günaydın çocuklarım.
Sınıf: Günaydın Hocam.
Sera hoca: Çocuklar biliyorsunuz ki her yıl yapılan okulumuzun maskeli balosu var. Bu yıl da bu baloyu yarın yapacağız.
Sınıf: Oleyy
Sera Hoca: sessiz olun.
Şimdi balo için herbirinize bir eş seçicem.
Deniz: hocam lütfen bu sefer Kasırga ve Maviayı karşık seçmeyin. Bari balomuz güzel geçsin.
Çağan: biz çok meraklıydık size.
Mert: he he demirin burnunu kıran da benim zaten.
Esat: demir ne alaka şimdi?
Deniz: ohoo kardeşim senin daha dünyadan haberin yok. Git takım kaptanına sor kim için kırmış demirin burnunu.
Yağız: sus deniz.
Sera Hoca: yeter! Susun artık.
Partnerlerinizi seçiyorum.
Leya-Özgür
Tuana-Arda
Esat-Melis
Yağız-Balım
Deniz-Pınar
Mert-Selin
Defne-Berat
Çağan-Ecre
Ülkü-Burak
Evet herkesin eşi belli olduğuna göre artık derse geçebiliriz.

Balıma zaten çok gıcık oluyordum şimdi Yağızla eş olunca daha da gıcık olmuştum.
Yağızdan
Sera hocanın, daha önce defalarca kavga ettiğim Özgür ile Leyayı partner yapması sinir etmişti.
Tuanadan
Sanki sınıfta başka kız yokmuş gibi en nefret ettiğim kişi ile, Ecre ile Çağan partner olmuştu.
Çağandan
Sera hoca, sınıfa yeni gelen geldiği gibi Tuanaya gözünü diken Arda ile Tuanayı partner yapmıştı..

Bölüm biraz içime sinmedi :\
Bidaki bölüm birazcık kaoslu olcak.
Sizi seviyorum ve 500 okunma için çok teşekkür ederim 🙏🏻🤍

Lavinya {Tamamlandı}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin