Lavinya {Tamamlandı}

Lavinya|27

Tuana erkenden kalkıp duşa girmişti bugün onun için fazlasıyla önemliydi ve bu önemli günü kimsenin mahvetmesine izin vermeyecekti.
Eşofmanlarını giyip aşağıya indi. Hızlıca kahvaltısını yapıp çantasını da alıp evden çıktı.
Okula vardığında kimse yoktu. Saat erkendi hıclıca spor odasına, cihangir hocanın yanına gitti.
Tuana: günaydın hocam
Cihangir hoca: günaydın tuana, nasıl heyecanlımısın?
Tuana: hemde nasıl yerimde duramıyorum hocam
Hoca gülmüştü öğrencilerinin böyle heyecanlı olması onuda mutlu ediyordu.
Cihangir hoca: merak etme ben sana ve takımına güveniyorum eminim ki kimseyi hayal kırıklığına uğratmayacaksınız. O maçta başarılı olucaksınız.

Yüzü düşmüştü tuananın zeynebe güvenmiyordu çünkü. Bu maçı kazanmamaları için elinden geleni yapacağını da biliyordu. Zeynepten korkmuyordu arkadaşları için üzülüyordu sadece.
Cihangir hoca: neyin var tuana?
Tuana: bişeyim yok hocam sadece endişeliyim bazıları için.
Cihangir hoca: sen merak etme eminim ki önceki maçlardaki gibi bu maçta da harika oynayacaksınız
Tuana gülümsemişti, hocasının güvenini boşa çıkarmamak için elinden ne geliyorsa yapmaya hazırdı. Zeynebin oyununu bozmak için de tabi.

Tuana Cihangir hocanın verdiği formaları almış sınıfa yeni gelen arkadaşlarının yanına gitmişti.
Tuana: bunlar maçta giyeceğimiz formalar.
Hazırlanıp aşağıya inicez.
Yağız: tamam hadi inelim
Deniz: off çok heyecanlı
Çağan: valla bizden heyecanlısın deniz sen maça girsen heyecandan oynayamazsın heralde
Esat: sjdgsigddjd
Deniz: ne gülüyorsunuz ben sizin için heyecanlıyım
Tuana: neyse hadi gidelim de hazırlanalım
Çağan: merak etme eminim ki biz kazanıcaz ve kupa bizim olucak
Tuana: umarım

Spor odasından çıkmış bahçeye inmiştik.
Cihangir hoca: çocuklar bu servis ile rakip okula gideceğiz
Deniz: hocam bizde gelebilecekmiyiz
Cihangir hoca: sınıfça gideceğiz deniz böylece arkadaşlarınızı izleyebileceksiniz
Deniz: oleyy
Sera hoca: hadi çocuklar herkes binsin
Zeynep: çağan yanın boşsa oturabilirmiyim?
Çağan: şey evet boş, oturabilirsin tabi
Zeynep Çağanın yanına geçince Demir gelmişti.
Demir: yanına otursam olur mu?
Tuana: OLMAZ
Demir: alt tarafı yanına oturcam tuana
Tuana: Sana olmaz dedim demir
Çağan önündeki demirin yanına gitti
Çağan: bi sorun mu var?
Tuana: yok sorun falan
Arda: demir!
Demir: ne bağrıyon lan
Arda: ne işin var senin burda
Demir: sana ne olm
Tuana: Arda boşver şunu gel otur

Tuana Ardanın yanına geçmiş cam kenarına oturmuştu.
Arda: hadi sende ikile
Demir: görücez olm senle
Demir önlere biyere geçmiş, çağan ve zeynep arkaya tuana ve arda da onların arkasına oturmuştu. Esat ve defne Çağanların önünde yağız ve leya da en öndeydi. Mert ve deniz ise en arkadaki dörtlü koltuğa yayılarak oturmuştu.
Servis kalkmış rakip okula doğru yol almıştı.

Cihangir hoca: yolumuz az kaldı arkadaşlar herkes hazırmı
Tüm takım: hazırız hocam
Cihangir hoca: güzel, hadi benim çocuklarım gösterin kendinizi hepinize güveniyorum.

Yol bitmişti rakip okula varmışlardı. Servisten teker teker indi herkes.
Tuana servisten inerken birinin çantasına ayağı takılmış olacak ki düşecekmiş gibi oldu. Önündeki çağan kolundan tuttu genç kızın.
Çağan: dikkat et
Tuana bakmakla yetindi. Kırgınığı bir türlü geçmiyordu.

Nihayet sahaya geçtiler maçın başlamasına dakikalar vardı. Diğerleri arkadaşlarına şans dilemek için yanlarındaydı.
Deniz: hadi alın şu maçı sizi çikolatalı sütlerim kadar seviyorum.
Gülmüşlerdi denize, hep güldürmeyi başarıyordu.
Leya: size güveniyorum eminim ki burdan elimizde kupayla geri dönücez
Yağız: umarım
Leya sevgilisine sımsıkı sarılmıştı, yağız alnından öptü Leyanın.
Çağan: öhö öhöm
mert: birileri kıskandı
Deniz: çağancım senide görcez kardeşim
Çağan: maç günü kendini dövdürme denizcim
Deniz: sanada yaranılmıyo
Zeynep: neyse maç başlıcak gidelim
Arda: bol şanslar
Tuana: teşekkür ederiz
Esat: hadi çağan yapın şunu güveniyoruz size
Çağan: Alıcaz o kupayı
Defne: tuana güveniyorum size
Tuana: o kupa bizim olucak merak etmeyin