3

1K 78 192
                                    

"I hate the crowds, you know that."

•┈┈┈••✦ ✦••┈┈┈

birkaç ay sonra:

"Bu seni 3 ay göremeyecek olmam anlamına geliyor." dedi Eren ve eliyle Mikasa'nın siyah saçını geriye doğru attı. "Alt tarafı yaz aylarımı ailemle birlikle yazlığımda geçireceğim, temelli gitmiyorum ki. Hem modern bir çağdayız. Telefonlarımız var istediğimiz zaman konuşabiliriz." Mikasa'nın dediğine karşılık Eren ofladı.

"Evet ama işte, yine de seni çok özleyeceğim." dedi ve Mikasa'nın yanağına küçük bir öpücük kondurdu. Sonrasında Mikasa konuştu. "Ben de seni çok özleyeceğim." Onların bu hallerini gören sınıf arkadaşları ise iğreniyormuş gibi dil çıkarmışlardı. Historia hariç.

"Gerçekten çok tatlısınız. Resmen ikiniz birbiriniz için yaratılmışsınız." dedi Historia. Bir yandan Ymir de Historia'nın saçları ile oynuyordu.

Jean, Mikasa ve Eren'in bu hallerini gördüğünde içindeki kıskançlık duygusuna engel olamıyordu ama Mikasa mutlu olduğu için o da mutluydu.

Armin tahtadaki notları defterine geçiriyordu. O, bu gruptan bağımsız bir şekilde takılıyordu.

Annie hiçbir şeyi umursamadan sırasının üstünde uyumaya çalışıyordu.

"Hey, bugün Mikasa gitmeden önce biraz eğlenmeye ne dersiniz?" dediğinde Mikasa ve Eren sırasında oturacakken, bu cümleyi kuran Connie'ye doğru dönmüştü. Diğerleri de aynı şekilde Connie'nin teklifini duyunca onlar da Connie'ye doğru dönmüştü.

"Nasıl bir eğlence?" diye sordu Mikasa önüne düşen siyah saçlarını arkaya doğru atarken. Eren bir elini Mikasa'nın omzuna atıp onu kendine doğru yakınlaştırmıştı. Jean, bu harekete onların görmeyeceği bir şekilde göz devirdi.

"Bu eğlencede yemek yiyeceksek ben varım." bunu söyleyen kişiyi tahmin etmek çok zor değildi. Connie, Sasha'nın bu dediğini umursamadan konuşmaya başlamıştı. "Şu spor salonunun biraz uzağında bir yer varya bu gece orada bir parti olacakmış. Biz de gidelim. Hem yarın Mikasa gitmiş olacak. Bu gece güzelce eğlenelim." dediğinde Mikasa düşündü. Bu güzel bir fikir olabilirdi.

Konuşmanın başından beri sessiz kalan Eren sonunda konuşmuştu. "Bunun yerine Mikasa'yla tek başıma vakit geçirmeyi tercih ederim." Eren bunu dediğinde Mikasa, Eren'e doğru döndü. "Zaten çoğu vaktimizi beraber geçiriyoruz. Biraz arkadaşlarımızla vakit geçirmemiz sorun olmaz." Mikasa bunu dedikten sonra Eren başını 'hayır' anlamında salladı ve yeşil gözlerini Mikasa'nın kahverengiye çalan yeşil gözleri gözlerine çevirdi.

"Kalabalığı sevmiyorum, bunu biliyorsun." dedi Mikasa'nın kulağına doğru fısıldayarak ama çevresindeki arkadaşları Eren'in bu dediğini duymuştu.

"Bence bir süre kalabalık bir ortamda durabilirsin." Mikasa bunu söyledikten sonra Annie başını sırasından kaldırmış, Armin yazdığı notu tamamlamış, Ymir de Historia'nın saçıyla oynamayı bırakmış onların bu tartışmasını izliyorlardı.

"Neden bunun yerine beraber vakit geçirmiyoruz?" diye sordu Eren ayağa kalkarak. Bu tartışma büyüyecek gibi görünüyordu. Mikasa oflayıp başını kaldırmıştı. "Eren gitmeden önce sadece biraz arkadaşlarımla da vakit geçirmek istiyorum. Neden böyle davranıyorsun?" Eren elini kendi boynunda gezdirirken konuştu. "O zaman o partiye arkadaşlarınla git Mikasa." bunu söyledikten sonra hızlıca sınıftan çıkmıştı. Mikasa arkasından "Eren!" diye seslense de Eren umursamamıştı.

"Bu neydi şimdi?" diye sordu Annie anlamsız bakışlarla Mikasa'ya bakarken. Sasha Mikasa'nın oturduğu sıranın boş koltuğuna oturdu. "Üzülme, eminim geri gelip seninle daha doğru bir şekilde konuşmak isteyecektir. Hem eğer yemeği olan bir partiye katılmayı reddediyorsa bu onun salaklığı." Mikasa, Sasha'nın bu dediğine güldü. Sasha böyleydi. Mikasa üzüldüğünde onu teselli edip gülümsetmeyi başarırdı. Mikasa ona minnettardı.

"Nereye gidebilir ki zaten, çok boş bir hareketti. Teneffüs bittiğinde buraya gelecek." dedi Annie. Uykusu bölündüğü için Mikasa ve Eren'e sinirliydi. "Bu kavga için uykumun bölündüğüne inanamıyorum." dedi ve tekrardan başını sıranın üstüne koydu.

•••

Teneffüs zili çaldıktan birkaç dakika sonra Eren sınıfa gelmişti. Hocanın olmadığı zamanlar gürültüden birbirini duyamayan bu sınıf şimdi sessiz bir şekilde oturuyordu. Hepsi Eren'in ne diyeceğini merak ediyordu.

Eren onların beklentilerinin aksine hiçbir şey söylemeden Mikasa'nın yanına oturmuştu. Sessizliği ilk bozan kişi Mikasa olmuştu. "Konuşmayacak mısın Eren?" diye sorduğunda Eren ona bakmadan defterine bir şeyler karalamaya başladı. Mikasa sinirlenerek Eren'in elinden kalemi aldı. "Eren sadece son günümü sen ve arkadaşlarımla geçirmek istiyorum ama sen sadece seninle geçirmemi istiyorsun, kalabalığı sevmediğini bahane etme." dediğinde Eren, Mikasa'ya doğru döndü.

"Mikasa, neden sadece ikimiz vakit geçiremiyoruz?" diye sorduğunda Mikasa sinirle ofladı. Onları sessiz bir şekilde izleyen Jean, Eren'in yüzünün ortasına bir yumruk geçirmemek için kendini çok zor tutuyordu.

"Bu gece o partiye gel Eren, lütfen." dediğinde başka bir şey söylemeden önüne döndü ve hocanın gelmesini bekledi.

•┈┈┈••✦ ✦••┈┈┈•

•┈┈┈••✦ ✦••┈┈┈•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu kalpler kitaplarımı okuyan kişilere gelsin seviyorum sizi diğer bölümlerde görüşürüzzzzz😋💗

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu kalpler kitaplarımı okuyan kişilere gelsin seviyorum sizi diğer bölümlerde görüşürüzzzzz😋💗

cardigan | eren yeager • tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin