ALİNA

-4. Bölüm-

Selam.

LGS bitti ve bende geri döndüm.

Güzel bir dönüş olsun istiyorum. Umarım başarırım.

Keyifli okumalarrr...

-----

Alina'dan

Karnıma giren sancıyla gözlerimi araladım.

Bir beş dakika sonra kendime geldiğimde şiddeti daha da artmıştı.

Sıcak su torbası iyi olurdu...

Yataktan yavaşça kalkıp, Sophia Hanım'ı bulmak için odadan çıktım.

Merdivenlerden yavaş yavaş inerken, aşağıya indikçe konuşma sesleri gelmeye başladı.

Tonları erkek sesini anımsatıyordu. Demek mi erkekler.

Vayy canınaa hadi canımm ciddi misin yiiaahh?

Sus be.

Sonunda en alt kata inip salona girdim.

Girmez olaydım..

----

Şu an salonda dört erkek birey var.

WTF?!

Lan!

Abim mi var yoksa?!

YAŞASIN!

Ama dört tane çok değil mi ya?

Dördü de beni inceliyordu.

Ama ben bu bakışlara alışık olduğum için hiç bozuntuya vermiyordum..

Bir tanesi konuşmaya başlayınca tüm bakışlar ona döndü.

"Alina sen olmalısın! Otursana. Hem tanışırız."

Sen öyle diyorsun da bey abiciğim diğerlerinin bakışı hiç öyle demiyor.

Kafa sallayıp, boş bir yere oturduk.

Hâlâ karnım ağrıyordu.

Ve belli etmemeye çalışmak çok zor!

Hele hepsi bana bakarken!

Dayanamayıp yüzümü buruşturdum ve oturduğum yerde biraz kıpırdandım.

Bu hareketimden sonra biri konuşmaya başladı. Bu onlara benzemiyordu, arkadaşları olabilirdi.

"Gece sert geçmiş anlaşılan?"

Pardon?

Düşüncemi dışa da vurdum.

"Pardon?" Hayır ne demekti bu. Tabii ki biliyorum ama, hangi hakla? Biraz saygı rica edeceğim.

"Boşver." dedi ve alaylı bir sırıtma sundu? Eğer rahatsız olduğumu belli etmezsem muhtemel bir daha yapacaktı ve ben şahsen karakolluk olmak istemiyorum!

"Karşında bir kadın var, ya hayır bunu da geçeceğim tanımadığın bir kadın var. Neyin ne olduğunu bilmeden ne bu sözler. Biraz olgunlaşmanı öneririm. Yok ben böyle iyiyim diyorsan da benimle konuşmamanı şiddetle öneririm." Sonlara doğru dişlerimi sıktığımı fark ettim ama yapabileceğim bir şey yoktu sinirlenmiştim fakat ilk günden ve bunca şeyin üstünden bir kavga kaldıramazdım.

Şaşkın bir şekilde bana bakan diğer erkekleri ve söze girmek için ağzını açan o saygısızı es geçip ayağa kalktım. Hem tanımadığım bu kadar erkeğin yanında rahat edememiştim hem de karnım feci derece de ağrıyordu!

Uyumak istediğime karar verip geri odama çıktım.

Sıcak su torbasını boşver yorgan tek atar.

Odama girdim ve gözüme çarpan ilk şey pedlerim oldu. Pedlerim.. LAN DEĞİŞTİRMEDİM!

Hızlıca arkamı dönüp kontrol ettim. Neyse ki bulaşmamıştı ama değiştirsem iyi olur.

Pedimi değiştirip yatağa geçtim.

Kulaklığımı taktım ve sevdiğim bir şarkıyı açıp kendimi karanlığa bıraktım.

Ölmeden bi' kez bak ağlamaktan korkma
Kus ve biraz gülümse, fotoğraftan kaçma
Burada tramvay yok gençliğim travma
Buna saçmalamak denir sonra öl ve hep rahat kal...

-----

Uw biraz kısa oldu fakat daha olaylara tam başlatamadığım için uzun uzun yazamıyorum kusura bakmayın.

Dediğim gibi umarım guzel bir donus olur..

Görüşmek üzereee