ÜVEY ABİM JUNGKOOK

🐰24. BÖLÜM 🐰

Arkadaşlar nedeni yok yazasım gelmedi ne bilim aklıma bir şey gelmedi. Uzunca ne yazmam gerektiğini düşündüm. Neyse umarım bu bölümü beğenirsiniz<3

                                                          ~~~~

Aradan 3 gün geçer~

Jungkook sırf benim yüzümden okula 3 gündür gitmiyor. Bu beni bir yandan üzsede bir yandan kendimi değerli biri gibi hissediyorum. Jojo ve Minye sürekli beni aradılar ve beni eğlendirmek için ne yapabiliriz diye düşünmeye başladılar. Bu kadar ilgi görmek beni biraz şımartmıştı. Bu arada ben bana saldıran adamdan intikam almaktan vazgeçtim. Daha doğrusu jungkook vazgeçirdi. Ben halledeceğim sen merak etme sen o güzel ellerinle o pis adama dokunup kirletme dedi. Jungkook o adama ne yapacağına dair en ufak bir fikrim yok aslında çokta umrumda değil. Sonuçta jungkook o adama ne yapacaksa doğrusunu yapar.

Morluklarım geçmişti artık okula gitme vaktim geldi geçiyor. Annemgilin de eli kulağındadır her an gelebilir. Bu yüzden bütün yaralarımın üstüne ne olur ne olmaz diye kapatıcıyla kapatıyordum. Bu gün okula gideceğim için mutluyum. Derslerden de geri kaldım. Okul kıyafetimi giydim. Bacağımda ki yaralar gözükmesin diye uzun çorap giydim. Okul eteğimle uzun çorabımın arasında gözüken bacağımıda güzelce kapatıcıyla kapattım. Zaten gömlek giydiğimden diğer yaralarım gözükmüyordu...

Jk-YN HADİ GEL. GEÇ KALACAĞIZ.

Dedi kesinlikle derslere bayılan, çalışkan, inek jungkook... Hemen aşağıya indim Jungkook'un beni süzmesinin bitmesini bekledim. Sonra arabaya bindik. Yol boyunca Jk bana bir kaç  uyarıda oww pardon ne birkaçı baya fazla uyarılarda bulundu. Okula sonunda geldik ve sonunda Jk'un uyarıları son buldu.

Neymiş  Bong Coyla görüşmüyecekmişim. Tabi o onu Bong Co demek yerine 'kılkuyruk' diyordu. Sonra Min Gyu götüne bulaşmıyacakmışım. Okulda yanından ayrılmayacakmışım. Jong Wo denen şahısın bana yaklaşmamasını söyledi eğer yaklaşırsa şeyine tekme atmamı söyledi bla bla bla.

Aklıma fena bir fikir geldiğğ. Bizim Min Gyu götü benim Jungkookuma herkesin bildiği gibi hoşlantısı var. Ben de Jkla sevgiliyim. Ama bunu okuldakilere söyleyemeyiz. Annemgile söylerler sonra olaylar olaylar. O yüzden benim daha iyi bir fikrim var.

Sınıfa girdik. Min Gyu sürtüğü ve diğer sürtük kankalarıyla fısır fısır arkada ayakta bir şeyler konuşuyorlardı. Biz sıramıza oturduk. Sonra ders başladı. Bu gün toplam 6 ders var. İyi iyi güzel güzel. İlk iki ders arka arkayaydı arada 20 dakikalık tenefüs oldu ve biz üniversite olduğumuz için ders sürelerimiz uzun. Şuan 30 dakikalık ara var.

Min Gyu sürtüğü arkada arkadaşlarıyla konuşup gülüşüyordu. Jungkook okulumuzdaki cafeye gitmişti ve hemen geleceğini söylemişti. Min Gyu bana tip tip bakmaya başladı bende pis pis sırıtıyordum. O buna gıcık olacak ki bana daha da mal gibi bakmaya başladı. Jungkook içeriye girdi ve gülümsüyordu bana. Sonra eline baktım elinde muzlu süt, ve sütlü biscolata bisküvi getirdi. Owww bayılırım ben bunlara.

Jungkook'a sarıldım ve Mİin Gyu görebilecek bir şekilde boynunu öptüm ve kokladım. O da sarılışıma şaşırsada karşılık verdi. Min Gyu sinirden domates gibi olmuştu. Ve bu benim daha keyifli olmamı sağlıyordu. Jungkook kendine de muzlu süt almıştı ve bu benim sürekli dikkatimi çekiyordu. Her okulumuzdaki cafeye gittiğinde kendine muzlu süt alıyordu. Sanırım o da benim kadar muzlu süte aşıktı. Biscolata yı açtım ve ortaya koydum Jungkook yemiyordu ve Min Gyu daha da sinirlensin daha aklıma fikir gelmişti hihihi.

Yn- Aaa ama Koookiee lütfen ye.

Jk-Sen ye bebeğim.

Elime hemen bisküviyi aldım ve Jungkook'a yedirmeye başladım. Min Gyu sanki benim üzerime atlıyacak gibi bakıyordu. Sonra onu umursamadım ve Jungkook'a bisküvi dayadım ağzına o bir ısırık aldı ve geri kalanı da yemek için hamle yaptı ama izin vermedim ve kendi ağzıma attım. O bu durumdan keyif almış gibiydi ve sırıtıyordu.