WISTERIA | taekook

Omega'm

Yalnızca benim şifacım ol.

Yalnızca benim.

Alnı hâlâ ruh eşinin alnına yaslıyken duyduklarından pek bir memnundu Taehyung. Kurdu bir türlü sakinleşmesine izin vermiyordu.

Yavaşça gözlerini araladığında eşinin kokusunu ciğerlerine çekmeye devam ediyordu. Alfa da kendisinden farklı bir durumda değildi.

Güzel Omega alnını eşinin alnından ayırsa da onunla arasına mesafe koymamıştı henüz. Uzaklaşmak istemiyor, aksine yaklaşabildiği kadar yaklaşmak istiyordu.

'Bu kadarı da fazla.' diye düşündü Taehyung. Bu kadarı fazla. 'Onu tanımıyorum bile. Hani ruh eşleri yalnızca efsanelerde olurdu?'

"Cevap vermeyecek misin? Güzel sesini benden esirgeme Omega'm"

Omega'm.

Krala cevap vermemek, onu bekletmek, sözlerini yok saymak... Herkes bunların büyük saygısızlık olduğunu bilirdi. Kralın emrindeki kimse buna cesaret etmezdi. Ancak ne Omega bunu fark edecek kadar, ne de Alfa bunu dert edecek kadar kendindeydi.

Yalnızca Omega'nın sesini duymak istiyordu. Bu yüzden bir an evvel cevap vermeliydi. Sesini Alfası'ndan esirgememeliydi.

Parmağı yavaşça yanağında gezdirmeye devam ederken gözlerini vurulduğu gözlerden çekip karşısındaki yüzü ve yumuşak saçları incelemeye başladı.

"Kral'ım nasıl isterse. Karşı çıkma lüksüm yok, biliyorsunuz."

Güzel Omega utandığından gözlerini Alfa'nın gözlerinden kaçırdı. Heybetli göğsüne bakıyordu şimdi. Kıyafetinin işlemeleri ne kadar da hoştu.

Senin de olacak, en güzel işlemeler senin üzerinde olacak.

Kurdunun cümleleriyle heyecanlanmadan edemedi Taehyung. Utanmıştı da biraz.

Al al yanaklarıyla Alfa'nın göğsündeki işlemeleri incelemeye devam etti.

"Reddetme lüksün olsa... Reddedeceksin yani?"

Genç Alfa yanlış anlamaya fazlasıyla müsaitti. Kurdu ilk defa böyle davranırken kendisi de nasıl davranması gerektiğini bilmiyordu.

Elini yavaşça Taehyung'dan uzaklaştırmaya başladığında yanlış anlaşılma korkusuyla eşinin elini hızlıca tuttu Omega.

"Hayır! Öyle demek istemedim, yanlış anladın. Y-yani... Yanlış anladınız demek istedim. Mazur görün."

İyice utandığında başını biraz daha eğdi Taehyung. Kral Jeon'unkilerin yanında minicik kalan elleri sıkıca Alfa'nın ellerini tutmaya devam ediyordu.

Yanakları hâlâ kırmızının koyu tonlarındayken nasıl davranması gerektiğini kestiremiyordu.

"Sakinleş lütfen."

Bu defa iki elini de Omega'nın yanaklarına yerleştirdiğinde gözlerini onunla tekrar buluşturdu.

"Karmakarışık olduğunun farkındayım Omega, ben de öyleyim çünkü."

Alfa'nın elleri hâlâ yanaklarındayken hafifçe kaşlarını çattı Taehyung. Çok dengesiz ve alıngan hissediyordu o an. Aksine Alfa biraz şaşkındı, Omega'nın bir anda değişen yüz ifadesine anlam veremedi.

Ancak gözleri büzülmüş dudakları incelerken hâlinden memnun olmadığını da söyleyemezdi.

"Az önce Omega'm dediniz. Şimdi ne değişti?"

Taehyung alıngan ama biraz da utangaç bir tavırla Alfa'nın kıyafetine tutundu. Elinin altındaki işlemeler çok hoşuna gitmişti.

Jungkook daha da şaşırdığından hafifçe kaşları havalandı. Omega'nın tavrı ve yüz ifadesi öyle hoşuna gitmişti ki ellerinden birini yanağından çekip ince beline yerleştirdi.