cp.8 "güvendiği birisi"

169 40 31
                                    


simartiyo muyum sizi

bolumler kisa oldugu icin ikinci bolum guncellemesini de yapayim bari dedim

iyi okumalar

cp.8 "güvendiği birisi"

Jisung arkadaşının boynundaki ısırık izlerine bakarken Jeongin gülüyordu.

"Bu kadar ileri gidebileceğinizi düşünmemiştim."

Felix ters bir şekilde Jisung'a "İşine bak." derken kurtlu oyuncağını kolları arasına almış gülen Jeongine'e dil çıkarmıştı. "Nasıl gerçekleştiğini duymak istiyorum. Ayrıntı ver sarışın."

"Sana ne Jisung? Nasıl geliştiyse gelişti. Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum."

"Çocuğu sonunda yatağa attın ve ayrıntı vermeyecek misin? İyi ben de Chan'ı ararım. O verir bana bilgi."

"Saçmalama!" Felix yüksek sesle bağırırken odasının kapısı tıklatılmış "Bağırmayın!" demişti ikiz kardeşi. "Rahatsız oluyoruz."

Yan odalarında Seungmin ve Hyunjin'le tütsü yakmaya çalışırken ikiz kardeşi yüzünden odaklanamıyorlardı. Fresha en sonunda dayanamamış yine gelmişti kapısının önüne. Saat gece on ikiyi geçmiş olsada Jisung gürültücü biriydi. Bağırmadan tek kelime edemiyordu.

"Fresha'ya ötmemi istemiyorsan anlat."

"Ne zamandır bu kadar adi birisin?"

Jeongin "Ben de merak ediyorum. Elimizden kaçamazsın." dediğinde Felix göz devirdi. "Ben bir şey yapmadım." dedi. "Üstüne gelmemi isteyen oydu."

"Seviştiniz o zaman."

"Hayır." Jisung dudaklarını büzmüş "Bu da mı gol değil ya!" diye söylenirken Jeongin "Bu ısırık izleri ne?" diye sordu.

"Jeongin çekmiş işte bunu." dedi Jisung. "Sevişmemişler. Hoşuma gitmedi. İki saattir karşımda kıvranıyor olmanın nedeni bu olmamalıydı."

"Utanç verici olduğunun farkında mısın?"

"Pardon da neresi utanç verici? Senin yerinde olsam Chan'la şimdiden otuz kere sevişmiştik. Kutlu otuz bir yapıyorduk."

Jeongin duyduklarıyla kahkahasını tutamadığında kapısı tekrar yumruklanmış, kilitli olduğu gerçeğiyle yüzleşen beden "Açar mısınız?" demişti.

Kapının arkasındaki kişi Hyunjin'di.

Jisung yerinden kalkıp "Bana bırakın." dediğinde Felix omuz silkti. Fresha'nın arkadaşlarıyla uğraşmak istemiyordu.

"Efendim bebeğim?" Jisung kapıyı açıp sırıtarak baktığında Hyunjin "Gelsene iki dakika dışarıya." dedi. Sesi bıkkın çıkıyordu. Jisung arkasından merdivenleri inerken sessizce arka verandaya ulaşmışlar, soğuyan havayı hissedince Hyunjin kollarını kavuşturmuştu.

"Fresha seni bir gün ciddi anlamda dövecek farkında mısın?"

"Sen de bana kıyamadığın için mi beni uzaklaştırdın?" Jisung dişlerini göstererek gülümsemiş, Hyunjin'in tişörtünü çekip geriye doğru adımlayarak cam olan kapıdan uzaklaştırmıştı. "Ne yapıyorsun?"

"Beni oynaşmak için çağırmadın mı?"

"Jisung aptal mısın? Seni neden oynaşmak için çağırayım? Üstelik arkadaşlarım burada."

"Heyecanı seviyorsun." dedi Jisung. "Benim arsızlığım, cesaretim ve sana yaptığım şeyler de hoşuna gidiyor."

Hyunjin inkar etmek için dudaklarını araladığında Jisung ona uzanmış dudaklarını birleştirmişti. Hyunjin çocuğu kendisinden uzaklaştırırken "Sırrımı ifşa edecek hiçbir şey yapmam." dedi kuralcı bir sesle.

"Zaten bunları bedava yapmıyorum." dedi Jisung. "Büyük annenin kartlarını alacağını söylemiştin. Ne zaman tarot bakarız?"

"Sürekli bahsettiğin şu arkadaşın Felix, öyle değil mi?"

"Neden onaylamama ihtiyaç duyuyorsun?" Hyunjin nefesini dışarı vermiş, beyaz kanepeye otururken konuşmalarının uzayacağının farkına varmıştı. "Bilmediğim birinin her şeyini göremem."

"Her şeyi görmene gerek yok. Geçen sefer ayrılacaklarını görmüştün. Ayrıldılar. Şimdi sadece senden ne zaman sevişeceklerini görmeni istedim bu kadar."

"Bu neden bu kadar önemli ki? Üstelik ayrılan kişinin kim olduğu da bariz ortadayken sana sadece hayret ediyorum. Bu işte bir parmağın var öyle değil mi?"

"Hyunjin beni tanıyorsun." dedi Jisung yanına otururken. "Sence ben onları ayıracak birisi miyim?"

"Jisung seni tanıyorum ve evet öylesin." dedi Hyunjin. "Chan'ı sevgilisinden sen ayırdın. İnkar et hadi. Bekliyorum. Ama birbirimize hiçbir koşulda yalan söylemeyeceğimiz konusunda söz verdiğimizi de unutma."

Jisung nefesini dışarı vermiş. "Sevişiriz sanmıştım." dedi. "Bu konuşma can sıkıcı."

"Çok istiyorsan git Minho ile oynaş."

Kafasını çeviren Hyunjin'in yanağını öpüp geri çekilirken "Bebeğim kıskanma!" dedi Jisung. "Benimle çıkmak istemediğini söyleyen sendin."

"Hala istemiyorum. Sorularıma cevap ver."

"Pekala çok az parmağım dokundu." Jisung parmaklarıyla 'minik' işareti yaptığında Hyunjin "Belliydi." dedi. "O gördüğüm kara kedi arkadaşın değil, sendin."

"Eh, Felix sarışın sonuçta."

"Jisung ciddi ol biraz. Kaderleriyle oynama."

"Kimseyle oynamıyorum ama seninle çok güzel oyunlar oynadığımız ortada."

"Ben gidiyorum." Jisung, Hyunjin'in bileğini yakalamış "Biraz daha kal!" diyerek kendini sağa sola sallamıştı. "Lütfen beş dakika daha."

Hyunjin göz devirip yanına oturdu. "Çocuk gibisin."

"Bakacak mısın tarot?"

"Başa mı döndük?"

"Hyunjin lütfen! Kardeşim ona senelerdir aşık ve görünüşe göre sevdiği çocuk da ona tutuluyor. Neler olacağını bilmek istiyorum."

"Sana kesinlik vermediğimin farkındasın öyle değil mi?"

"Farkındayım fakat seninle yatmam için tarot fallarına inanmak zorundayım. Bana başka bir seçenek bırakmıyorsun."

"İnanılmaz birisin."

Jisung gülüsemiş, çenesini tuttuğu çocuğu kendisine yaklaştırarak öpmüştü. Hyunjin karşılık verdi. Yılbaşı gecesinden beri Jisung'la olan öpüşmeleri seviye atlamıştı.

İlkini onunla yapmıştı. Çok istediği hayal buluşma planını Jisung onun için gerçekleştirmişti. Arada minik hediyeler alarak gizlice kapısının önüne bıraktığını görse bile birlikte değillerdi. Jisung ona sevgilisi olmasını bir kere, çok sarhoş olduğu bir anda teklif etmişti. Hyunjin onun yapamayacağını düşünüyordu.

Sadece kendisiyle değil, birçok çocukla görüşüyordu.

Onlardan biri de kardeşim dediği çocuğun kuzeni Minho'ydu.

Minho kimse tarafından bilinmediğini sansa bile Hyunjin, gelen elma kokusunu net bir şekilde alabiliyordu. Jisung'un kendi kokusunu tanıyacak kadar çok sevişmişti onunla. Sadece kendisi yoktu. Böyle birini bir anda kısıtlayamazdı.

Öptüğü dudaklardan ayrılırken "Gitmek zorundayım." dedi.

"Yukarı çıkıp o cadının kafasını patlatmak istiyorum."

"Aynen bunu suratına da söylersin."

Jisung dudaklarını sarkıtıp Hyunjin'in gidişini izlerken sonraki fal zamanını heyecanla bekliyordu.

hyunsung askima engel olamiyorum lutfen bir tanecik ficimin icinden firlamasinlar ama cok zor bu aska karsi koymak

bu arada

gormek istediginiz bir seyler var mi (seks haricinde cunku yazicam tamam mi gercekten yazicam)

yorumlarinizi bekliyorum optum iyi geceler

war of heartsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin