on

511 57 28
                                    

Baekhyun P.O.V

Chanyeol ile çıkmaya başlayalı bir hafta olmuştu ve bu hayatımın en güzel haftasıydı.

Ne zaman yalnız kalsak, Chan eğilip beni öpüyor ya da elimi tutuyor veyahut bana sarılıyordu ve yemin ederim ki bu şimdiye kadarki en harika şeydi.

Bu hafta iki çocuğu daha dövmüştü ve hasardan biraz korkmuş olsam da Chan'ı tamamen güçlü ve erkeksi bir şekilde seksi buluyordum. Ona kafa tutanlarda hiçbir zaman bitmiyordu.

Ama dediğim gibi yine de Chanyeol'ü her zaman seksi buluyordum.

Pazartesi sabahı esneyerek okula yürüyordum.

Koridorlarda birkaç kişi vardı çünkü biraz geç kalmıştım.

Dolabımın önünde durup kapağını açtım.

Küçük bir kağıt parçası hemen yere düştüğünde eğilip aldım.

Ön tarafında 'Baek <3' yazdığını gördüğümde Chanyeol'den geldiğini düşünerek hafifçe gülümsedim.

Kimsenin beni izlemediğinden emin olmak için bir sağa bir sola baktıktan sonra kağıdı açtım.

Chan'ın el yazısının tanıdık karalamasıyla karşılaştım ve hevesle okumaya başladım.

"Hey Baek. Sana bir sürprizim var. Aslında sürpriz değil- sadece.. Jest..? Kahretsin, romantik olmakta kötüyüm. Her neyse, öğle yemeğinde kütüphanede buluş benimle. Seni seviyorum - Chanyeol"

Sözlerine kıkırdamadan edemedim, o nazik (bazen) bir dev gibiydi.

Chan'ın bana bir sürprizi olduğunu bildiğimden öğle yemeğine kadar ki derslerim biraz daha hızlı geçmişti.

Ya da onun sözleriyle bir jest.

Chanyeol benim için ne yaparsa yapsın harika bulacağımdan oldukça emindim.

Sonuçta onu seviyordum.

Kütüphaneye vardığımda, kapıyı açıp içeri girerek yavaşça yürüdüm.

"Ahh- Baek. Her zamanki gibi zamanında."

Chanyeol'ü kütüphanemizde bulunan eski bir piyanonun bankında otururken buldum.

"Merhaba Chan. Orada ne yapıyorsun?" Merakla sordum, tam olarak ne planladığını merak ediyordum.

Kaşlarını hafifçe kaldırdı, cevap vermeden önce ceketini çıkardı.

"Bu benim jestim. Yetersiz olabilir ama. Her neyse. Sadece, şşş..."

Piyanonun önündeki kanepeye oturdum ve parmaklarını çıtlatıp çalmaya hazırlanırken onu izledim.

Boğazını temizledi ve kendimi onun piyano çaldığını nasıl bilmediğimi merak ederken buldum.

John Legend'in All Of Me'yi çalmaya başladığını farkettim, bu şarkı favorilerimden olan bir şarkıydı.

Ve sonra şarkı söylemeyede başladı.

"What's going on in that beautiful mind? I'm on your magical mystery ride..."

("O güzel zihninde neler oluyor? Senin gizemli ve büyülü gezintindeyim..")

Sesi çok güzel, derin ve kadifemsiydi, gözlerim onun şu anda ne kadar mükemmel olduğunu görünce fal taşı gibi açılmıştı.

Chan'ın parmakları ustaca piyano tuşlarına dokunarak şarkı söylemeye devam ederken bana bakıyordu.

"And I'm so dizzy, don't know what hit me but I'll be alright. My head's under water but I'm breathing fine."

cigarettes / chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin