wolfgang | hyunjin ff ✔

yedinci bölüm | kökler

İyi Okumalar ✨  | Wolfgang 🐺

Satır arası yorumlarınızı bekliyorum 💞

Kim Young'un Gözünden;

Alice'in iç çekerek yanıma oturması ile gözlerimi bakışlarım ifadesiz yüzünde gezindi. Yorulmuş olduğu her halinden belli oluyordu, üstelik hala beslenmemişti. İnsan kanı içmek konusunda kararsız davranmaya devam ediyordu. Derin bir nefes vererek diğer koltuklarda oturan sürümde gezdirdim gözlerimi. Herkes sessizce ya elindeki kadehleri yudumluyor ya da gözlerini kapatmış bir şekilde dinleniyordu. Yeonjun bile sessizliğini korumaya devam etmekteydi. Herkes yorulmuştu.

Dudaklarımı birbirine bastırarak Alice'in dizlerindeki elini tuttum. "Şu toplantı bitsin, hemen uyumaya gidiyorsun Alice Kim. Bitik görünüyorsun." Koyu kahvelerini birkaç saniye yüzümde gezdirdikten sonra hiçbir şey demeden usulca kafa sallamıştı.

Omuzlarımı düşürerek oturduğum koltukta geriye yaslandım. Buradaydık, kurtların büyük malikanesinde salonda diğerlerinin gelmelerini bekliyorduk. Onlar bize bildiklerini biz de deneyimlerimizden bahsedecektik. Avcıların büyük bir mesele olduğunu kabul etmiştik. Hatta ateş ve baruttan farkımız olmamasına rağmen bu mesele karşısında bir araya gelmiştik. Geriye sadece iki adım kalmıştı. Bir plan yapmak ve uygulamak.

Adım sesleri duyulmaya başladığında oturduğum yerde biraz daha doğruldum. İstemsizce geriliyordum. Az sonra atmosfer oldukça değişecekti. İlk olarak Christopher'ın odaya girmesi ile arkasından tüm kurt çetesi salona giriş yapmışlardı. Kimse çıtını çıkarmazken herkes buldukları yerlere oturmuşlardı. Bana doğru ilerleyen uzun beden gözlerini benden ayırmadan kendini yanıma attırmış yüzündeki hafif sırıtışı bozmadan bana bakmaya devam etmişti. Hwang Hyunjin, her zaman ki gibiydi.

Kafamı çevirerek karşıma oturan kıza baktım. Jung tam benim karşıma oturduğunda birkaç saniye bakışsak da bakışlarımı konuşmaya başlayan Christopher'a çevirdiğimde göz kontağımız son bulmuştu.

"Herkesi bir arada görmek garip de olsa en azından kavga etmeden aynı ortamda bulunabilmemiz  ilerlediğimizi gösteriyor."

Kimseden ses çıkmazken Yeonjun gözlerini devirerek elindeki kadehten bir yudum almıştı. Ardından Jeongin'in kısık sesli küfürünü işitsek de kimse kulak asmamıştı.

"Buraya plan yapmak için toplandık. Kurtlar olarak avcılar hakkında daha çok bilgiye sahibiz. Uzun süredir ormanda nöbet tutarak onları gözetliyoruz. Siz vampirlerin ise deneyimleri bizden daha fazla. Eğer iyi bir plana sahip olursak karşımızda hiç şansları kalmaz." Bu sesin sahibi pek fazla konuşmayı tercih etmeyen donuk bakışlı Changbin'e aitti.

Christopher onu kafası ile onayladı ve cümlesine devam etti. "Şimdilik bildiklerimiz en köklerinden iki lider bulunduğu. Biri Namjoon. Göz önünde bulunmayı seven lider. Sahalarda en çok görebileceğimiz uzun adam. Diğer lider hakkında henüz bir bilgimiz yok. O genelde sahne arkasından ipleri yönetmeyi tercih ediyor. Silahlardan ve yeni avcı adayları bulmaktan sorumlu. Namjoon ise onları eğitiyor."

"Ve Young onun sevgilisini öldürdü." dediğinde Yeonjun, dilimi dudaklarımın üzerinde gezdirmekteydim.  "Her yerde bizi arıyor olmalı. Young'u biliyor. Geçen günde Vien ve Felix'e saldırdılar. Yani hepimizi tanıyor olmamalılar. Kolay kolay insan içine çıkmamalıyız."diye sonlandırdı sözlerini. Bunun üzerine Felix ayağa kalkarak ellerini cebine soktu. "Bana sorarsanız ilk olarak kökleri çürütmeliyiz. İkinci lideri halledersek hem avcı sayısı azalır hem de silah kaynakları yok olur."