4.Bölüm

34 4 5
                                    

Canım gerçekten çok acımıştı. Ve birden sinsi bir gülüş duydum ve kafamı sertçe eliyle havaya kaldıran kişiyi görmüştüm.
-hatirlatma-
·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·   ·
Bana sanki canımı alacakmış gibi bakan Chungha ya baktım. Eliyle çenemi tutmuş sıkıyordu. Chungha çok güçlüydü çünkü dövüş sanatları öğrenmiş çok güçlü bir kızdı. Ona gücüm yetmiyordu. Bu yüzden neredeyse 2 yıl zorbalık görmüştüm.

-"Bakıyorum da ben ortalıkta yokken yawşaklık yapmayı da öğrenmişsin Bery? Bu ne cesaret?"

-"Benim ne yaptığım seni ilgilendirmez Chungha. Sadece beni rahat bırak. Kendinden güçsüz olanlara zorbalık yapmayı neden bu kadar çok seviyorsun? Doğru ya senin gücün sadece güçsüzlere yeter ezik."

Bunu dememle bir yumruk yemem bir olmuştu. Yumruk tam dudak kenarına gelmişti bu yüzden dudağımın kenarı patlamıştı. Kanıyor du. Ama o anın siniriyle acıyı hissetmiyordum. Yıllarca içimde birikmiş kin ve nefretle dolup taşımıştım.

-"Boyun kadar konuşmayı daha öğrenememişsin Bery. Sana kim oldugunu hatırlatmami istermisin! Senin gibi yabancı sürtüklerin benim ve hyunjin gibi kişilerin yanında olmaya hakkı yok! "

Hyunjin mi.. O an bazı şeyler aklımda teker teker oturmaya başlar gibi olmuştu. Chungha hyunjini seviyor gibi halleri vardı. Gözleri kıskançlıkla doluyor gibiydi.

-"Orosbu olmayı kimden öğrendin Bery? Cidden çok basarilisin 7 erkekle birden sürtük lük mu yapmaya çalışıyorsun! Hah benden betersin. Sana şimdi güzel bir ders verceğim!.

Bunu dedi ve bacağıma tekme attı. Sendeledim ve beni geri duvara vurdu.

-"Hahah! Chungha hyunjin den mi hoslaniyorsun! Onun yanında gerçekten çok yetersiz kaldığının farkında değilmisin? Sen sadece korkağın tekisin!"

Bunu dememle bir yumruk daha yemiştim ve yere düşmüştüm. Chungha benden neredeyse 5 cm uzundu ve ben onun yanında çok küçük kalıyordum.

Benim saçımı tutarak yerden kaldırdı ve ben artik çektiğim bu acıya katlanamıyordum.

Chungha bana tekrar vuracakken arkadan biri gelip Chunghanin elini tuttu ve onu sertçe yere attı. Chungha yere yapışmış şaşkın şaşkın ona bunu yapan kişiye bakıyordu. Ağrıyan başım ile gelen kisiye baktım.

HAN JİSUNG GELMİSTİ! Ve cidden çok sinirli  görünüyordu. Chungha'yı yere attıktan sonra endişeyle bana yaklaştı iki eliyle benim minik yüzümü avuclari arasına aldı. Yüzüm onun elleri içinde kaybolmuş gibiydi.

-"Olamaz Bery sen iyimisin? Ben çok özür dilerim çok geç kaldım kendimden nefret ediyorum."

Gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı. Han gozyaslarimi elleriyle sildi ve yerde olayın şokundan çıkmaya çalışan Chunghaya yaklaştı.

-"Chunga gerçekten ne zaman akillanmayi düşünüyorsun! Hyunjin in sana çok güzel bir ders verdiğini sanıyordum!! Bakıyorum dersini alamamış sın."

-"TANRİM BANA O SÜRTÜĞÜ MÜ SAVUNUYORSUN JİSUNG! O GAVUR PİÇİ SENİ  İCİN BU KADAR ÖNEMLİ Mİ!!?"

-"Seni ilgilendirmeyen konulara burnunu sokmayı bırak artık Chungha. Ciddi söylüyorum bir daha Bery e yaklaşmaya çalışırsan işin sonu çok feci bitecek haberin olsun. İnan ki senin sonunu getirmem tek lafıma bakar!!"

Kollarını omuzlarıma yerlestirerek beni oradan götürdü. Onun kolları arasında kendimi okadar hafif hissetmiştim ki. Onun kokusu burnuma dolarken ben yaşadığım acilari unutmaya başlamıştım bile.

Beni yakınlardaki bir parka getirdi ve orda üstü kapalı kamelya ya oturduk. Benim gözlerim ve yanaklarım kızarıktı. Ne diyeceğimi hiç bilemiyordum.

-"Bery ben gerçekten özür dilerim olanları çok geç gördüm. Bidaha o kızın sana bunlari yapmasına izin vermeyeceğim!"

Şuan büyük bir duygu karmaşası yaşıyordum. Acı ve öfkenin içine Han'a karsi duyduğum heyecan ve sevgi karışmıştı.

O an yere bakarak iç çektim ve gözlerime dolan yaşları bırakmamak için büyük bir savaş veriyordum. Ama Han yine elleriyle yüzümu tutmaya başlamıştı. Ve savaşı kaybettim. Gözlerimden deli gibi yaşlar akmaya başladı ve hıçkırarak ağlamaya başladım.

Han yüzümü onun boyun ve göğsü arasinda bir yere koydu ve bana sıkıca sarıldı.

-"Bana içini dökebikirsin Bery. Sana gerçekten yardımcı olmak , yanında olmak istiyorum. Şuan istediğin kadar ağlayıp rahatlayabilirsin. Senin için hep burdayım."

Bu sozleri duyunca daha beter ağlamaya başladım. Ve o an Han a aşık olduğumu anladım. Onun her sözü kalbime işliyor beni çok duygusal yapıyordu.

Yaklaşık 10 dakika Han'a sarılarak ağladım. O ise benim saçlarımı okşayarak beni rahatlatiyordu.

Sonunda ağlamam sona erdiğinde ondan çekildim o ise yanaklarimi okşuyordu. Elleri okadar hafiftiki ellerinin ağırlığını yüzümde hissetmiyordum bile.

-"B-Ben çok teşekkür ederim Han . Sana nasıl teşekkür etmem gerektiğini hiç bilmiyorum. Beni o kadar rahatlattın ki .. Gerçekten çok teşekkür ederim."

Bana tüm şefkatiyle gülümsedi. Bana bu dünyadaki en önemli varlikmisim gibi hissettiriyordu.

-"Bunu düşünme Bery. Ben senin için herzaman burdayım. Sana bundan sonra hiçbir şey olmayacak söz veriyorum."

Ve ellerini kanayip yara olan dudağıma götürdü. Canım biraz acımıştı ama bunu belli etmemeye çalıştım. Ama o anlamıştı.

-"Beni burada bekle Bery. Şurada bir eczane var. Yarana pansuman yapmak için gerekli ilaçları alıp geleceğim. "

Gülümseyerek yanımdan ayrıldı. Ben nasıl bu kadar hızlı bir şekilde bu çocuğa vurulmuştum? Onun yanında hiç olmadığım kadar iyi hissediyordum. Ondan hiç ayrılmamak hep yanında olmak istiyordum.

Ama kendime hakim olmam gerekiyordu. Onun sadece ismini biliyordum neyden nelerden hoşlanır hiç bilmiyordum. Han Jisung'u tanımadan ona vurulmuştum.

Düşünceler içinde beklerken Han ın eczaneden çıkıp buraya geldiğini gördüm. Ve yine kalbimde ve karnimda kelebekler uçusmaya başlamıştı.

 Ve yine kalbimde ve karnimda kelebekler uçusmaya başlamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

_______________________________________

Eveeeeeet bu bölümde böyleydi .
Umarım beğenmişsinizdir.

Artık aşk meşk olaylarının içine girmeye başladık 😅😁

Birdahaki bölümde görmek üzere !!

Yeni Bir Başlangıç  -Han Jisung-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin