Ertesi gün (Pazartesi)
Bugün herkes yine yeni bir okul haftasına başlar. Ancak Süsenin kararı ise hala değişmemiştir. Artık emindi okuldan ayrılmak istediğine. Bugün müdürle konuşacaktı. Ömer ise gitmesini hiç istemiyordu. Okulda onunla kesin konuşup her şeyi anlatacak.
Eren ailesi toplanır, Harikayıda alıp okula doğru giderler.
Okula vardıklarında Ömer Süseni köşede fark etmişti. Telefonuna bakıyordu. Tam yanına gidecekken Süsen onu görüp hemen kaçtı. Ömer'in yüzüne asla bakamıyordu. Hele o evde yaşananlardan sonra. Ömer şaşırmıştı. Süsen giderken Harikada arkasından Süsene seslendi ve onu takip etti.
Oğulcan ise Ömer'in yanına gitti.
Oğulcan- Süsen niye senden kaçtı ki?
Ömer- Bilmiyorum Oğulcan.
Oğulcan- Sen dersten sonra tekrar bir konuşmayı dene. Bak yoksa kız yakında temelli gidecek.
Ömer- Oğulcan bir sus yaa, moralim zaten şu an bozuk. Neyse hadi sınıfa gidelim.
İlk dersten sonra. Harika ile Süsen kantinin ordaki masalardan birine geçip konuşurlar.
Harika- Süsen anlatır mısın artık! Ne oluyor sana? Neden buralardan gideceksin?
Süsen- Harika ben artık burada yapamıyorum. Dayanamıyorum. Hani bir keresinde sen bana girişte sormuştun ya neden Kaan'dan artık hoşlanmıyorsun diye. Bende soğudum artık, hem bu okulda başka yakışıklı olanda var demiştim. Hatırlıyor musun o günü?
Harika- Evet, hatta o günden sonra hiç bir şey demedin bana.
Süsen- Evet çünkü ben artık Ömer'i seviyorum. O klip çekiminden sonra artık emindim onu ne kadar sevdiğimi, ne kadar hoşlandığımı.
Harika- Ömer? Bizim Ömer?
Süsen- Evet Harika. Ben...ben ona gerçekten aşık oldum. Ama sonra Bu saçma sapan sevgili yalanı çıktı. Bak ben Kaanlan hiç bir zaman gerçekten sevgili değildim. O benden habersiz Ömer'e böyle bir şey anlatmış. İşte o günden sonra Ömer benim yüzüme bile bakmak istemiyordu. Hatta defalarca anlatmaya çalıştım, benim evime geldiğindede neredeyse çıldıracaktım artık çünkü beni dinlemek bile istemiyor.
Harika- Ömer senin evine mi geldi?
Süsen- Evet. Ödev için ben onu çağırdım.
Harika- Ben ama anlamıştım zaten bir şeyler olduğunu. Ama neden hala gitmek istiyorsun? Ben sensiz ne yapacağım?
Süsen- Dediğim gibi o artık zaten benimle ilgilenmek istemiyor, ne anlamı var ki o zaman kalmamın. Hem yeni bir sayfa açarım kendi adıma.
Harika- Bak sen biraz daha düşün. Hadi gel sınıfa gidelim ders başlayacak.
Süsen- Tamam Harika.
İkinci molada çoğu kişi kantine doğru gider. Oğulcan ve Ömer tam giderken sınıfın önünde Harika Oğulcana seslenir.
Harika- Oğulcaaannn! Dur bir dakika.
Oğulcan- Efendim Wanderfulum.
Harika- Seninle baş başa konuşmamız lazım.
Oğulcan- Kötü bir şey mi oldu? Bak eğer öyleyse ben hiç dinlemeden gideyim. Ayrılmak mı istiyorsun? Ay kesin kötü bir şey oldu.
Harika- Saçmalama Oğulcaan ne ayrılması.
Ömer- Ben sizi yalnız bırakıyım. Kahve almaya gidiyorum. Siz gelirsiniz sonra kantine.
Harika- Tamam geliriz.
Ömer kantine gider. Harika ve Oğulcan ise az kişinin olduğu bir köşeye gidip konuşurlar.
Oğulcan- Wanderfulum ne oluyor? Anlatır mısın artık.
Harika- Tamam dur anlatıyorum. Şimdi sende fark etmişsindir büyük ihtimal Süsen ve Ömer'in birbirlerine nasıl batığını ve sevdiğini.
Oğulcan- Tabikide, sen sevmeyi bırak bunlar resmen birbirlerine deli gibi aşık olmuşlar. Hatta Ömer Süsenin gideceğini duyunca çok üzüldü. Onunla konuşmak istiyor ama bir türlü fırsat bulamıyor.
Harika- İşte aynı şeyi Süsende istiyor. Önceki teneffüste konuştuk. Neden buralardan gitmek istediğini sordum.
Oğulcan- Eee ne dedi peki?
Harika- İşte artık dayanamıyormuş. Ömerinde onunla konuşmak istemediğini düşünüyor. Sonra şu Kaan olayı da yalanmış. Hiç sevgili olmamışlar dedi.
Ben zaten anlamıştım.
Oğulcan- Bizim salak Ömerde hata. Doğru düzgün kızı dinlemedi.
Harika- Şimdi Süsenin müdürle konuşmadan önceki son şansımız. Benim aklımda bir plan vardı. Bende bu yüzden seninle konuşmak istiyordum. Çözersek anca biz çözeriz.
Oğulcan- Doğru diyorsun Wanderfulum. Sevenleri artık kavuşturmamız lazım. Planın ne peki?
Harika- Bak şimdi beni iyi dinle. Hani beden dersi için tüm aletlerinin olduğu bir tane oda var ya.
Oğulcan- Evet biliyorum orayı.
Harika- Tamam, işte o odaya ikisini kilitleyeceğiz. Anahtar bizde olduğu için çıkamayacaklar ve o yüzdende uzun bir süre orada baş başa kalmaları gerekiyor. Yani baş başa konuşmak için fırsat bu fırsat. Sen Ömer'i çağırtacaksın bende Süseni. Bir bahane bulursun sen. İlk sen Ömerlen girersin sonrada biz geliriz. Süseni içeri iteriz ve hemen kapıyı kapatırız. Nasıl?
Oğulcan- Muhteşem. Ben bayıldım bu plana hadi hemen başlayalım.
Harika- Tamam o zaman. Sen şimdi Ömer'i çağır bende Süseni. Ben anahtarın nerede olduğunu zaten biliyorum. Az sonra tekrar görüşmek üzere şehzadem.
Oğulcan Ömer'in yanına gider.
Ömer- Geldin sonunda. Eee ne dedi Wanderfulun?
Oğulcan- Yok bir şey yaa. Öyle konuştuk işte. Benim sana asıl başka bir şey demem lazım.
Ömer- Ne oldu söyle?
Oğulcan- Ben senin yanına gelirken spor hocasıylan karşılaştık. Aletlerin olduğu odadan bir şey almamı istedi. Sende gel benimle ben yalnız gidemem.
Ömer- Ne istedi ki?
Oğulcan- Ya bir şeyler istedi işte hadi uzatma oğlum.
Ömer- Off bir kahve keyifi yapıyım dedim ondada yine bir iş çıktı. İyi tamam gelirim. Oğlum sende ne korkakmışsın hee.
Oğulcan- Deme öyle Ömer.
Ömer gülerek kahvesini bırakıp oğulcanlan en alt katta bulunan spor salonuna doğru giderler. O sırada Harika ve Süsen.
Harika- Süseen! Dur bir dakika.
Süsen- Ne oldu Harika?
Harika- Nasılsın, iyimisin?
Süsen- Harika sonra konuşsak. Ben müdürken konuşmaya gidiyorum. Kararım kesinleşti.
Harika- Nee! Hayır Süsen lütfen gitme.
Süsen- Üzgünüm Harika bende istemezdim böyle olmasını. Sen bir şey mi istemiştin, niye arkamdan seslendin?
Harika- Sana çok önemli bir şey göstermem lazım.
Süsen- Sonra göstersen?
Harika- Hayır olmaz hadi çok zamanını almaz zaten. Lütfen.
Süsen- İyi tamam.
Harika ve Süsende spor salonuna doğru yürürler. Harika çoktan odanın anahtarını almıştı. Bu arada odanın kapısı zaten açık. Yani Oğulcan ve Ömer önceden içeri girebilirler. Sadece dışardan kapıyı kilitler ve o zamanda içerdekiler çıkamaz.
Ömer- Geldik. Ne lazım söyle.
Oğulcan- Şu arkada kutuların içinde kırmızı toplar olması lazım. Bir baksana.
Ömer- İyi tamam.
Ömer arkadaki kutuların içine bakar. O sırada ise Süsen ve Harikada gelir.
Süsen- Aaa Oğulcan değil mi o?
Harika- Aaa vallahide o, ne işi var acaba?
Süsen- Bilmem, öğreniriz şimdi. Sen ne gösterecektin bana?
Harika- Süsen çok özür dilerim ama bunu yapmam gerekiyor.
Harika Süseni odanın içine iter ve hemen kapıyı kilitler. Ömer ise arkasını çevirip şaşırır. Göz göze gelirler.
Harika- İştee bu. Başardık Oğulcan.
Oğulcan- Evet Wanderfulum.
Ömer ve Süsen neye uğradıklarına şaşırırlar.
Süsen- Ömer?
Ömer- Süsen? Senin ne işin bar burada? Kapı neden kapandı? Oğulcan nerede?
Ömer kapıyı açmayı dener, fakat kilitli kaldıklarını fark eder.
Ömer- Oğulcaan manyak mısın oğlum, açsana şu kapıyı.
Süsen- Harikaaa ne yapmaya çalışıyorsunuz? Açın şu kapıyı.
Harika- Arkadaşlar çok özür dilerim ama bunu yapmamız gerekiyordu.
Oğulcan- Evet kuzi. Baş başa konuşmanız için yaptık.
Ömer- Başlatma kuzenine Oğulcan. Aç şu kapıyı!
Harika- Biz çok yorulduk. Birer kahve içip geliriz. Byeeee!
Süsen- Harikaaaa!
Oğulcan- Görüşürüz gençler. Bak barışmadan çıkmayın haaa! Aaa unuttum biz gelmeden çıkamazsınız ki zaten ahahaha.
Ömer- Oğulcaaan!
Oğulcan ve Harika oradan ayrılıp tekrar sınıfa giderler. Süsen ve Ömer ise o odada baş başa kalırlar. Artık kimse hiç bir yere kaçamaz.
Heyecanlı bitsin istedim. Kontrol etmeye üşendim. Hata veya yanlışlık varsa özür dilerim.
