1- İlk Karşılaşma

1.4K 73 98
                                    

Öncelikle kitapta fazla konu bütünlüğü olmayabilir şimdiden bilginize, hadi iyi okumalar :p

Medya kaynakça: https://pin.it/3bU4EJR

UYARI: kan, ceset, yamyamlık

Rahatsız oluyorsanız bu bölümü okumayın

3. POV:

Yuki fakir bi ailenin en büyük ikinci çocuğuydu. Ailesi olabilecek en kötülerdendi: Annesi ona sürekli hakaret edip çok kez öldürmeye çalıştı. Babası alkolikti ve onu ve kardeşlerini her görüşünde çok kötü döverdi. Ayrıca fakir oldukları için tarlayı sürmeleri için onu ve kardeşlerini çalıştırırlar.

Diğer tüm kardeşleri bu ağır şartlara dayanamayıp ölmüştü, hatta bazıları daha doğmadan öldü. Yuki ise şanslı olandı. Vücudu fazladan dayanıklı ve çevikti. Ayrıca sağlıksız derecede az yemesine rağmen yaşına göre inanılmaz güçlüydü.

12 yaşındaydı, bir gün gene sabanla tarla sürüyordu. Anca zifiri karanlıkta işi bitirip uyumak için tek odalı barınağa gidiyordu. Orası evi bile diyemeyecek kadar kötü bir yerdi. Daha yaklaştığında içeriden gelen iki çığlık sesi duydu. Şaşkındı çünkü her zamanki gibi babası annesini dövseydi sadcece kadının çığlıkları olurdu. Bu farklı...

İçinde garip bir duygu vardı. Korku mu... Umut mu... Endişe mi... Bilmiyordu. Yavaşça tek odalı eve gidip kapıyı açtı. İçeride alışık olmadığı 3. bir figür vardı. Pencere pervazına tünemiş figür tek hamlede içeri zıpladı. Ay ışığı yüzünü aydınlattı.

Anormal soluk cildinin üstü şerit şerit dövmelerle kapalıydı ve pembe saçları vardı. Gözünün beyazı maviydi ve sarı gözlerinin içinde anlayamadığın bir yazı yazıyordu. Her haliyle buraya ait olmadığını açıkça ifade ediyordu.

Ruhsuz bi ifadeyle odadaki 3 kişiye sırayla göz gezdirdi. Önce adama, sonra kadına, en son da Yuki ye baktı. Yuki de gözü fazla takılı kaldı. Mücadele ruhu yaşına göre kesinlikle inanılmaz... diye düşündü.

Sonra buraya neden geldiğini hatırlayıp adama yöneldi. Adam elindeki içki şişesini rastgele sallayarak "YAKLAŞMA ÇOK FENA OLUR!!! İĞRENÇ ŞEY! YAKLAŞMA!!!" diye bağırarak geriledi ve gidecek yeri kalmayınca duvara tosladı. Yabancı tek hamleyle zorlanmadan adamın boynunu kırdı. Adam gürültüyle yere düştü ve kadın da olayı dehşetle izliyordu. Yuki ise ruhsuz bi ifadeyle olan biteni izliyordu.

Cesetten yavaşça kan akarken yabancı cesedin dibine eğildi. Adamın bir kolunu çekiştirip kopardı ve yemeye başladı. O, odanın diğer tarafındaki iki kişiyi umursamadan cesedi yiyordu. Bir süre sonra kızların bakışlardan rahatsız olmuş gibi yemeği bırakıp ayağa kalkıp yavaşça dehşete kapılmış kadına döndü. Yüzü ve üstü kanla kaplı olunca kadın daha da korkup kaçacak yer aradı. "YAKLAŞMA!! SENİ CANAVAR..!" Kadın kapıya doğru koşup Yuki yi yabancının önüne fırlattı ve "B-BANA DOKUNMA!!! ONU ÖLDÜR BENİ DEĞİL!!" diyip kapıdan çıkıp arkasına bile bakmadan kaçtı.

"Zayıf şey..." yabancı söylenip önüne düşmüş küçük kıza baktı. Yuki ise hala boş gözlerle bakıyordu. "Hey ufaklık, sen de kaçsana." Dedi yabancı tekrar cesede dönerek. Ama Yuki bir şey demedi de yapmadı da. Bir süre sonra ilk kez konuştu "Ş-Şey... bay iblis?" Diye önündeki iblise seslendi. Adam şaşırarak ona baktı "Ne var? Görmüyor musun yemeğimin ortasındayım." "Kusura bakmayın ama... Onu tamamen yiyecek misiniz?" Dedi, gözlerinde ilk kez bi duygu ifadesi belirdi: Umut. Nihayet kurtuluşunun umudu. Zulüm hayatından kurtuluşunun umudu.

İblis şaşkınlıkla Yuki ye baktı. Belki yanlış duymuşumdur... diye düşündü ve teyit etmek için "Ne dedin?" Dedi. Yuki utanarak "O-Onu tamamen yiyecek misin..?" Dedi çekingen bir sesle. "Sayılır, kemikleri pek sevmem." Diye açıkladı fakat hala şaşkındı. "Niye sordun ki? Mezar falan mı yapacaksın?" Diye merakla sordu.

❄Kar Tanesi❄ [Akaza x Yuki] (OC)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin