❄Kar Tanesi❄ [Akaza x Yuki] (OC)

7- Buluşma

Medya linki👉 https://pin.it/2xbkZ4u

Yuki POV:

Ertesi günkü aşırı neşemi hemen hemen herkes fark etmişti. Özellikle Shinobu bana çok pis sardı.

Shinobu- Hadi hadi, çıkar ağzındaki baklayı~

Yuki- Sana kaç kez dedim, yok bir şey!

Shinobu- Var bi şey var, yoksa sen bu kadar neşeli olmazsın.

Yuki- Kafayı yicem...

Shinobu- Hadi hadi.

Yuki- Uzun süredir görmediğim bi arkadaşımla görüştüm, o kadar. Rahatladım mi şimdi?!

Shinobu- Ooo desene eniştemiz var~

Yuki- YA NE ALAKA ARKADAŞIM DİYORUM!

Shinobu- Öyleyse niye yanakların al al oldu~?

Yuki- Sen bir anda öyle dersen tabii olur!

Bu kız delirtecek beni... Herneyse o gün boş boş gezdim gelende. Akşam olmasını sabırsızlıkla bekliyordum çünkü Akaza ile rahat rahat konuşabilirdik.

Ama tek sorun şu ki ben hashira görevlerinden vakit bulabilir miyim bilmiyorum. Ayrıca Akaza gelmeyebilir de, geleceğinin garantisi yok...

Neyse gece yarısı civarında devriyem bitti ve şöyle sakin bir yere gidip Akaza yı beklemeye başladım. Bir süre gelmeyince sıkılmaya başladım. O sırada aklıma bir şey geldi ve hemen kargamı çağırdım.

Yuki- Bi mesaj iletmeni istiyorum.

Karga- Benim işim mesaj götürmek, kime gidecek?

Yuki- Akaza ya.

Karga- Akaza kim be?

Yuki- Geçen gün bahsettiğim arkadaşım.

Karga- Ooo aşk mektupları demek- AUHH

Karganın bi tüyünü kopardım sussun diye.

Yuki- Sus ve sana dediklerimi ilet. Hadi bakayım kaldır kara kıçını!

Karga yı gönderdim. Karga bulunduğum ormanlık açıklıktan ağaçların arasına daldı. Ama daha gideli bir dakika olmadan gaklayarak yanıma geri geldi.

Karga- GAAAAAK! ÇABUK ÇABUK İBLİS BU TARAFA GELİYOOOR!!! ÜST KADEME Bİ İBLİS BU TARAFA-

Akaza- Ne baş ağrısısın be..!

Akaza Karga nin demin geldiği ağaçlıktan çıkıp bu tarafa geldi.

Karga- KILICINI ÇIKRA MAL KILIÇ KILI--

Yuki- KAPA ÇENENİ!!

Karganın gagasını elimle kapatmama ramen garip gurup sesler çıkarmaya devam etti.

Yuki- Bak karga, bu Akaza. Sana bahsettiğim arkadaşım. Eğer bundan herhangi birine tek kelime edersen o tüylerini yolarım, sonra seni fırında kızartıp yaban domuzlarına atarım. DUYDUN MU?!!!!

Karga korkuyla onaylayan bi ses çıkardı. Sonra gagasını bırakıp Akaza ya döndüm.

Yuki- Sen ona bakma. Ve iyi haber artık buluşamazsak karga ile haberleşebiliriz. Kargaların asıl amacı zaten mesaj iletmek.

Akaza- Tamamdır, bunu da hallettiğimize göre...

Bu ne diyo diye düşünürken uzun zamandır olmayan bir şey oldu: AYAKLARIM YERDEN KESİLDİ GENE!!

Yuki- AKAZA SİKİCEM BELANI ŞUNU YAPMAYI BIRAK ARTIKK!!!

Akaza- HAHAHAHAHAHAHAHA AMA HALA ÇOK KOMİK TEPKİN!!!

Yuki- HAY AMK EŞEK KADAR KIZ OLDUM HALA AYNI ŞEY!!

Çok kızsam da biraz da hoşuma gitti. Eskisi gibi iyi anlaştığımızın bir göstergesiydi. Sonra beni yere bıraktı.

Akaza- Ee anlat bakalım. Beş senedir neler yaptın? Anladığım kadarıyla hashira olmuşsun.

Yuki- Daha söylemedim bile yuh!

Akaza- Sana sezgilerimi hafife alma demiştim.

Ona ayrı geçirdiğimiz 5 seneyi özetleyerek anlattım. Beni merakla dinledi ve yer yer sorular sordu. Özellikle kendi nefes tekniğim baya ilgisini çekti.

Akaza- Demek kendi tekniğini geliştirdin. Bi adı var mı, yoksa öyle kuru kuru bi şey mi?

Yuki- Tabii var mal. "Buz nefesi" diyorum ben.

Akaza- Sana tam uymuş.

Yuki- Hehe biliyorum~ Eee biraz da sen konuş, bensizlik çok zor olmalı.

Akaza- Evet, fazla yalnızdım. Yani yalnız olmak 200 senedir pek koymuyordu açıkçası ama kısa bir süre yanında biri olunca eksikliğini çekiyo insan.

Yuki- Vay be, gerçekten böyle düşüneceğini sanmazdım.

Akaza- Nedne düşünmeyeyim ki? Eksikliğin hissedilmeyecek gibi değil.

Yuki- Nasıl yani?

Akaza- Ne bileyim yanında deli biri olunca- Auh!!

Kafasına bi tane geçirdim. Deliymiş...

Yuki- Sensin deli!

Gene biraz sohbet ettik, ama konuşmadan ikimiz de sıkılmıştık.

Yuki- He bu arada, biliyor musun artık benim kendi evim var.

Akaza- Pek şaşırtmadı aslında.

Yuki- Niye lan?

Akaza- E taa 12 yaşında tek başına hayatta kalıyordun. Şimdi tek başına pek de şaşırtıcı değil.

Yuki- İyi... Bi bakmak ister misin? Teyze programlarındaki gibi puan verirsin.

Akaza- Olur, zaten sıkılmaya başlamıştım.

Yuki- Haydi beni takip et.

Bir süre yürüdük ve evime vardık. Ben bahçe kapısından direk geçtim ve evin kapısına varınca arkama bakmadan Akaza ga seslendim.

Yuki- Eee bahçe nasıl-

Ama arkamı dönünce Akaza hala bahçenin dışındaydı.

Yuki- Niye sap gibi orda dikiliyorsun?!

Akaza- Allah Allah, acaba neden? Salkım çiçeklerinden olabilir mi?

Şimdi kafama dank etti. Bahçe duvarlarında salkım çiçekleri asılydı. Gidip kapının yakınındaki çiçekleri kaldırdım geçebilsin diye. O da nihayet içeri girebildi.

Akaza- Bahçen güzelmiş.

Yuki- Sağol.

Bahçede bir kaç vazo ve çiçek ayrıca bir kaç tane de heykel vardı. Hepsi dekor amaçlı zaten. Bi de Dino nun kulübesi ve mama kapları.

Eve girince diren sağda mutfak, solda salon vardı ve arada kapı veya duvar yoktu. Zaten fazla büyük değildi. Salonla mutfak duvarı bitince kısa bir koridor vardı evin ortasında. Koridorun solunda banyo, sağında ıvır zıvır odası (yeri gelirse misafir odası olabilir) ve en sonda da benim kaldığım oda vardı.

Ev turu bitince salona oturduk.

Akaza- Minimalist ama güzelmiş. Puanım 8

Yuki- Lan o 2 puanı nerden kırdın?

Akaza- Bi tane gereksiz oda var. Ondan 2 kırdım.

Yuki- Haha ne kadar da komiksin...

.
.
.

Abi aklıma yazacak şey gelmiyor ;-;

O yüzden bölümler kısa olmuyor affedin

Bölüm nasıldı? Umarım hoşunuza gitmiştir <3