Manipüle edilmiş, her şeyi çalınmış bir kızın hikayesi.."Ve bildiğim tek bir gerçek vardı. Ben benden her şeyimi çalan adama aşık olmuştum."
"Son olarak Beauxbatons büyücülük okulu ve güzel bayanları!" Yutkunurken içeriye dans eşliğinde giren ve oldukça çekici gözüken kızları izledim.
Üç büyük büyücülük okulunun müdürleri büyük ve göz alıcı kupanın yanına gidip bir kaç konuya değinmeye başladıklarında odağımı kürsüden yemek tabağıma odakladım.
Tunuvaya katılmak gibi bir amacım yoktu ki olsaydı bile verilen ödül istediğim şeyi karşılamazdı.Ancak benim aksime sonsuz şöhret ve para birinin ilgisini çekmişti, yılanı andıran gözleri olan biri...
Kollarını göğüsünde bağlamış ciddiyetle izliyordu. Şöhret, para ve Kendini kanıtlama arzusu... Bunları yaşamak için deliriyordu.
Gücünü kanıtlamak istiyordu.
Dudaklarımın kenarı kıvrıldı, adını yazacaktı. Buna hiç olmadığım kadar emindim."2 gün içinde katılmak isteyen her öğrenci adını kupaya atmak zorunda ancak." Dedi Dumbledore ve konuşmasını sürdürdü.
"Bakanlık sadece son sınıfların katılmasını uygun gördü..." Büyük salondan yakarışlar yükseldi. Gözümü devirmeme engel olamadım, çoğu korkup katılmayacaktı zaten. Neyin şovunu yapıyorlardı?
Tom ayağa kalktı ve büyük salonu terk etti.
Peşinden kalktım. Büyük salondan çıkarken görünmezlik tılsımımı mırıldandım.
Peşinde olduğumu biliyordu, son üç yılda olduğu gibi...İhtiyaç odasına girince köşede beklemeye başladım. Toplantısı yoktu, adını yazıp yazmayacağını düşünüyordu.
Mezun olur olmaz saldırılara başlayacaktı, neden zorluyordu?Gücünün birazını bana vermeyi kabul etmemişti. Şimdi neden daha da fazlasını istiyordu!
Sinirlerime hakim oldum, şu an ondan hesap soracak bir konumda değildim. Ölümyiyen olmak zorundaydım ve olmak için gerekirse canımı ortaya koyacaktım.
Tılsımımı bozdum. Koridorda sert adımlarla ilerlerken duruşumu dikleştirdim, onun için büyük bir adım atmam lazımdı.
İstediğim güce ulaşmam için büyük bir şey yapmam lazımdı.
Koridorların arasında hayaleti andıracak şekilde süzülerek ilerlerken kimseye görünmeden hogwarts'tan çıktım. Herkes büyük salondaydı ve yemek saatiydi. Bu yüzden kimse çıkmama veya karanlık ormana girememe mani olmamıştı...
İlk görevi öğrenmem lazımdı. Bunun tek yoluda yakın zamanda okuldan atılan ve artık nöbetçilik yapan Hagrid'ti.
Kulübesinin yanında sihir bakanlığından olduğunu düşündüğüm biriyle konuşuyordu.Tekrar kendime hayalbozan tılsımını mırıldanırken kamufle olmuş biçimde kulübeye biraz daha yaklaştım.
Sihir bakanlığı sihirli yaratıklar müdürü.Anlaşılan yaratıklarla alakalı bir görev onları bekliyordu. Hızla kulübenin aşağısına doğru koşmaya başladım. Ufak tepenin eteklerine geldiğimde önüme çıkan en büyük kayayı asamla kenara çektim.
Karşıma tahtadan bir kapı çıktığında paslı demir kulpundan tutup kapıyı açtım. Merdivenleri hızla inmeye başladım.
Hogwarts'ın mahsenleri, merhaba!Meşalelerden birini aldım ve cebimde ki kibriti yakıp meşaleyi yaktım. Koridorda hızlı adımlalar ilerlerken artık koridorları ezberlediğim için önüme bile bakmadan ilerliyordum.
Karanlık ve rutubet yüzümü buruşturmama neden oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Power - T.M.R
FanfictionRachel Willow güç için her şeyi yapacak, ruhunu satacak biriydi. Tom Riddle ise onun ruhunu istiyordu. #voldemort #1 27.08.2022 #tomriddle#1 11.11.2022 •Tom Riddle and Fem reader• •Wrt, Bulutlaratutsak• •can, AU mix• •30.01.2022•