Mafya Sevgilim (Neo Toprak)

SADIK'IN KÜÇÜK KADINI

Sadık

Cansu'm, benim küçük kadınım.

Minicik bedenini kollarıyla sarmalamış bir şekilde oturuyorup film izliyorduk. Filmin ilk yarım saatinde korkmuş ve zorla kapattırmaya çalıştıştı ama ben buna izin vermemiş tam tersine onunla daha fazla yakınlaşma sağlamıştım.

Berke ise Fadime'nin yanına gideceğini söyleyip evden ayrılmıştı, onunla yalnız kalmıştım. Saçlarından buse kondurup tekrardan filme döndüğümde başroldeki kız kafasını duvara sertçe vurup kanatmış ve 32 dişini gösterecek bir şekilde sırıtıyordu.

"Sadık, korkuyorum." diyerek fısıldadı Cansu.

"Korkulacak bir durum yok, normal bir film aşkım." diyerek sakinleştirirken filmdeki başrol kız ise cebinden bıçak çıkartıp ekrana yaklaştı ve bir an da bağırdı.

"Öldüreceğim bütün insanlığı." diyerek söylenirken Cansu ise daha fazla sarıldı bana.

"Sadık, ya seni öldürürse. Ben ne yapacağım?" diyerek ağlamaya başlayınca gözyaşlarını silip alnına dudaklarımı bastırdım.

"Öldüremeyecek, yok ederim onu. Ağladığın için filmin yapım şirketine dava açacağım." diyerek bağırdım ve sinirle 113 inç MacBook Pro'mu kırdım.

Cansu'mu ağlatmıştı ve bunun bedelini ödeyeceklerdi, dava açacaktım.

"Yapma aşkım." diyerek yanağımdan öptü.

Yanağımdan öpmüştü, iki dudağının arasında çıkan her kelimesine tapan ben neden bu kadar sevinmiştim?

"Canım sıkıldı, yemek yapmamı ister misin?" diye sordu gönlümün tek sahibi olan kız.

"Bu parmaklarla mı yapacaksın dudağını yediğim ponçik sevgilim."  diyerek parmaklarını öperken odaya aniden giren kişiye baktım. Bu hadsiz de kimdi?

Refleks olarak yastığımın altındaki silahı alıp kapıya uzattığımda abim Talha'yı olduğunu fark edince silahı yerine koydum. Cansuya baktığımda gözlerinin dolduğunu fark etmiştim, onu bu kadar korkutmaya hakkım yoktu. Onu bu sefer ben üzmüştüm, yastığımın altındaki silahı kafama sıksam yeriydi fakat bunu yaparsam Cansu daha çok korkacak ve ağlayacaktı.

Abim Talha attığı terlikle düşüncelerim kaybolmuş ve gerçeklikle bütünleşmiştim. "Yine mi laptopu kırdın hayırsız? Kaçıncı bu ha, bir de Alper'e örnek olacaksın?" diye bağırdı.

Başım öne eğilip yalandan gözlerimin dolduğunu daha fazla göstererek abime baktım. Onu bu halimle kandırabilirdim.

"Öküzün trene baktığı bakma bana, o silahı yerine koy. Uyurken kendine sıkarsın."

"Ne zaman kendime zarar verdim abi?" diye sordum. 

Ses tonum sanki içime kaçmıştı fakat bunu belli etmemek abimin gözlerine baktım. "İstersen kız arkadaşının yanında bunu tartışmayalım." diyerek konuyu kapattı.

*****

Cansu

Sadık için yemek yapacaktım, Sadık'ın kıskançlığından dolayı sade giymiş olduğum elbiseyi Sadık'ın kıyafetleriyle değiştirmiştim.

Sadık en sevdiği yemeği sushi yapacaktım ama sushiyi ilk defa yapacağım için kötü olacağını düşünerek Japon yemekleri yapan bir yemek dükkanından sipariş verdim. Sadık'ın abisi Talha Abi Sadık'ın odasından çıkmamıştı ve onunla uzun uzun konuşuyordu.

Çok baskıcı bir ailesi vardı açıkçası.

Düşüncelerimi kapının ziliyle birlikte yok etmiştim, o kadar da zile basmayın demiştim kardeşim diyerek içimden geçirdim.

Kapıyı hızla açtım, gelen sipariş ettiğim sushilerdi.

Talha Abi gelmeden hemen sushilerin parasını ödedim ve mutfağa gidip Sadık için tabak hazırladım.

Ah, ne kadar da zekiyim be!

Son olarak limonata yapmak için A101'den aldığım toz limonatayı sürahiye döküp karıştım, kendi ellerimle ona limonata yaptığımı söyleyecektim; bardak alıp limonatayı koydum.

Tepsiyi alıp Sadık'ın odasına doğru giderken bir yandan da etrafı inceliyordum; acaba değerli bir eşya var mıydı?

Saçmalama Cansu görgüsüzlük yapma pls diyerek içimden geçirdim.

Sadık'ın odasına girdiğimde Sadık perdeleri kesiyordu ve abisi Talha Abi onu engellemeye çalışıyordu. "Sakin ol Sadık, kendine gel." diye bağırdı.

"Evleneceğim abi, onsuz yaşayamıyorum." diye bağırdı Sadık.

"İki gün önce tanıdın Sadık, o bize göre değil şu anlık." diyerek Sadık'ı sakinleştirmeye çalıştı.

"Ona aşığım, kadınım olmasını istiyorum." 

Sadık'ı itmesiyle birlikte Sadık'ın elindeki perde de çıktı ve yerde olan Sadık'ın kucağına düştü.

"Beni istemiyor musunuz?" diye sordum.