1- BAŞLANGIÇ

816 82 10
                                    

Sabah alarmın sesiyle uyandım ve alarmı kapattım.Yine her zamanki gibi bir gün olacağını tahmin ederek yataktan doğruldum.Ve mutfağa gidip , kahvaltı hazırmı diye baktım fakat annemler daha uyanmamıştı tabi .

Ve ailemi uyandırdım önce anne ve babamı uyandırdım sonrada kız kardeşim Meşeyi uyandırdım mutfağa davet ettim. Annem kahvaltıyı hazırlamaya başladı ve bende sabah haberlerini izlemek için televizyonun karşısına geçtim.
Annem içerden bağırdı
"Kahvaltı Hazıır."
Bende kahvaltı masasına oturdum.

Kahvaltıyı yapıp odama çıktım ve çamtamı hazırlayıp koridora yöneldim.

Montumu giydim ve dışarı çıktım. Otobüs durağına yürüdüm. Birkaç dakika bekledikten sonra Otobüs geldi ve bindim.

Okula varmıştım. Merdivenlerden çıkarak sınıfa girdim.

5 dakika sonra coğrafya öğretmenimiz sınıftaydı. Dersi pek sevmediğimden uyuyarak geçirdim. Ama birşey farketmiştim sınıfta eren yoktu. Ama eren pek geç gelmeyen birisiydi. Neyse yakında öğrenirim düşüncesiyle tekrar uyumaya başladım.

Bir sonraki dersimiz ingilizceydi dersin yarısında içeriye sınıf öğretmenimiz girdi. Ve konuşmaya başladı :
"Arkadaşınız Eren ....... Ormanında kayboldu sakın endişelenmeyin biz bu gizemi çözmeye çalışacağız." dedi.
Ve sınıfta bir uğultu oluştu herkes ereni konuşuyordu. Şahsen bende ereni seviyordum ve onun için üzülmüştüm.

Öğle arası olmuştu ben hala ereni düşünüyordum ona ne oldu diye. Kantine indim ve yemeğimi aldım kulağıma "Erene nolmuş o çok iyi biriydi " gibi sesler duyuyordum.

Olanlardan sonra dışarı çıkıp yemeğimi yemiştim ve sonra 11 ler arası basket maçımız vardı bende oynadım ama
mağlup olmuştuk çünkü hâlâ eren aklımızdaydı.

Takım kaptanı bağırdı" Her neyse gençler motive olamıyoruz bu maçı alamadıysak diğeri için oynarız."

Dersler bitmişti.En sevmediğim gün pazartesiydi çünkü "OKUL" Okuldan çıkarken kulaklığımı takıp çıkıyordumki arkamdan biri bağırdı" METE DUR BEKLE. " dedi. Ve yanıma geldi konuşmaya başladı.Gelen 11/B sınıfından Işıldı.

"Merhaba . Bu Erenin olay senide biraz germiyormu. Sence bu gizemi çözebilirmiyiz. "

"????" şaşırdım.
Bir yudum suyundan aldu ve konuşmaya başladı.
"Eren bizim mahallede oturuyor ve cumartesi gününden beri onu göremiyorum aileside perişan bir durumda sencede bu işte bir gariplik yokmu ? "

"Bencede bu işe bir göz atmamız gerek ben şimdi eve gideceğim istersen şu ormana bir göz atalım ?"

"Tamam bende bizim sınıfta Anıl diye birisi var onada söyledim oda bizimle gelebilir mi ? " dedi.

Bende ona dönerek cevap verdim
"Tabi ki ne kadar çok kişi olursak o kadar iyi "
"Tamam saat 4 de buluşalım ben Anılada söylerim "
"Peki ya nerde buluşacağız "
"Saat meydanında" "İstersen numaramıda kaydet buluşurken sorun olmasın"
"Tamam" diyerek ayrıldım.
Birde baktım ki eve gelmişim saat 15.20'yi gösteriyordu. Anahtarımı alarak kapıyı açıp içeriye girdim.Meşe benden önve gelmiş olmalıki odasından sesler geliyordu.Odaya doğru yönelecektim ki telefonuma mesaj geldi.

Gelen:IŞIL
Gönderi: Mete saat 4 de saat meydanında Anılda gelecek.
Ben:Tamam 4 de oradayım

Mesajı cevapladıktan sonra Meşenin odasına kapısını çalıp girdim. Kardeşim Kulaklığını çıkarıp bana "merhaba" dedi bende el sallayarak yanıtladım ve odadan ayrıldım.

Odama girdim üstümü değiştirdim ve saatimide koluma takıp mutfağa yürüdüm. Yemeğimi yedim ve saate baktığımda 15.50 idi. Bende hemen evden çıkıp saat meydanına doğru yürüdüm. Oraya vardığımda ışıl ve sarı saçlı orta uzunluktaki saçları ve mavi gözleri olan birisiyle beni bekliyordu.

Gidip onlara "Merhaba " dedim. Işıl konuşmaya başladı "Anıl meteyle tanışmak istermisin ?"
Anıl denen çocuk sessiz biriydi sanırsam. Ama lafa girdi ve
"Ben Anıl Işılla aynı sınıftayız konuşmayı pek sevmem o yüzden biraz sessiz birisiyim."

"Bende Mete 11/A sınıfındayım. Memnun oldum."

"Bende memnun oldum."
..............

Ormana doğru giden bir otobüse bindik ve orman o kadar ıssız bir yere benzemiyordu.Çünkü orman şehirden çok uzak değildi. Otobüsten indik ve ormana doğru yürüdük. 10 dakika falan yürüdükten sonra ormana yaklaşmıştık.Ormana girmeden önce gözüme bir şey çarptı tabela."TEHLİKELİ BÖLGE" tabelanın üzerinde sanki kan izleri vardı ama kuru kan. Bizde o bölgeye yürüdük ve ormanın asıl korkunç tarafının burası olduğunu anlamıştım.

Ve içeriye doğru ilerledik. Kuru kan izleri vardı. Ve hışırtı sesleri. Işıl herhalde çok korkmuş olacaktı ki benim elimi tutup sıkmaya başladı. Aslında çok güzel bir kızdı ve kanım ısınmıştı ona, ben onu güzelliğini düşünürken o benim elimi tuttuğunu farkedince kendini benim kenarıma attı. Anıl yakınımızda bir şey olduğunu ve bizi izlediğini öne sürdü. İzleri takip ederken kaybolduğumuzu zannettik ve geldiğimiz yerden geri dönmeye çalışırken arkamızı döndüğümüzde, ağaçta korkunç birşey yazılmıştı,yani kazılmıştı sanki tırnaklarıyla kazımış gibi duruyordu. "Kaçmaya çalışmayın madem araştırmaya geldiniz yardımcı olurum" yazıyordu.

Işıl kaçmak istiyordu hemen ama sesler bizide korkutuyordu hırıltı sesleri. Biz ormanın çıkışına yönelmeye çalışırken Anılın ayağına bişey takıldı ve düştü galiba kanamıştı. Yanına gittik ve onu kaldırmaya çalıştım kalktığında yürüyemiyordu ama bizim hemen burdan ayrılmamız gerekiyordu. "Hemen uzaklaşmamız gerek arkadaşlar."diye bağırdım.
Sonunda yolu bulduk çok korkmuştuk sanki arkamızdan biri kovalıyordu. Ağaçların arasından yol görünüyürdu ki Işıl bağırdı. "AAAAA"

Ve onun baktığı tarafa baktığımda bir yazı daha......

Y.N.: KAPAK İÇİN MertxonlinE ' A TEŞEKKÜRLER...
ARKADAŞLAR SİZDE BAZI YERLER TEKRAR İKİ KERE ÇIKIYOR MU?

KURTADAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin