3- SIR

470 34 16
                                    

MULTİMEDİA'DA METE   VAR.

Sabah uyandığımda annem odamı topluyordu. Bugün büyük gün diye kalkıp banyoya girdim ve kendime bakmaya başladım gözlerim yorgun olduğunu çok belli ediyordu ve vücudum da biraz solgun duruyordu,elimi yüzümü yıkayıp tekrar odama girdim. Üstümü değiştirdikten sonra aşağı indim. Annem ben yüzümü yıkarken aşağı inmiş olacaktı ki kahvaltı hazırlıyordu, mutfak masasına oturup annemi izlemeye başladım. Hayallere dalmıştım ki annem beni içinden çıkardı. "Oğlum burdamısın?  Hadi kahvaltına başla. " dedi.

Bende bugün neler olacağını düşünerek tabağımdaki yemeği karıştırdım ve gözüme saat takıldı saat geç olmuştu hemen yemeğimi yemeye koyuldum. Yukarı çıkıp çantamı hazırladım ve montumu giyip çıktım. Otobüsü duraktan kalkarken gördüm fakat yetişemedim. Anlaşılan okula yürüyerek gidecektim ve derse geç kalacaktım.

Yürümekten bıkmam aksine yürümek hoşuma gidiyordu. Ve vücudumu zinde tıtuyordu. Yürürken yolda Anıl'ı gördüm. Onunla beraber yürürken aklıma dün gece bırakılan not geldi ve konuya giriş yaptım.
"Anıl dün gece camda bir not buldum sanki ormandaki kimse bizden yardım diliyordu ve bize bir sır vermek istiyordu bugün oraya gideceğim sende gelirmisin."

"Tabi ki mete sen nereye ben oraya seninle beraber o ormana gideceğiz." dedi.
"Sağol Anıl beni yanlız bırakacağını sanmıştım ama benim artık yakın arkadaşlarım arasındansın." diyerek omzuna yavaş bir yumruk attım, oda bana karşın koluma yavaş bir yumruk attı ve birden kahkahaya boğuldu.

"Neden güldün Anıl noldu. "
"İlk defa bu kadar samimi arkadaşım okdu onun için gülüyorum." dedi.

Ve okula ikimizde geç kalmıştık. Sınıfa çıktım kapıyı tıklatıp içeri girdim. Derse yirmi dakika geç kalmıştım ders edebiyatdı uf çok sıkıcı. Oflayarak içeri girdiğim için öğretmen biraz kızmış olacaktıki bana ters ters bakıp yerime oturmam için işaret etti. Bende yerime geçip derste yazı yazdınızmı diye sıra arkadaşıma sordum sanırsam çok yazı yazmışlardı
"Teneffüste alırım." dedim.
Oda onaylarcasına başını salladı. Ders bitmişti ama bir sonraki derste edebiyatdı bende arkadaşımdan defteri alarak yazmaya başladım. Ayakta duran kişiyi sonradan farkettim. Kafamı kaldırdığımda karşımda Faruk duruyordu bir an faruğada söylemek aklımdan geçti. Konuşmaya başladım.
"Faruk sen bize katılmak istiyordunya sanabir fırsat bugün o ormana beraber gideceğiz istersen sende gel." dedim.
" Ooo sonunda aklına düşmüşüz Mete. Tabi gelirim." diyerek sırıttı.

Bende ona tebessüm ettim. Hoca gelmişti derse başladı derste bize kağıt dağıtmıştı o kağıt üzerinden dersi işledi ve ders bitti. Bitince telefona mesaj geldi.
Gelen: Işıl
Gönderi: Mete bende seninle bugün ormana gitmek istiyorum.

Ben: Işıl senin gelmeni istemiyorum lütfen sana zarar gelmesini istemiyorum dün bana bir not geldi ve senin gelmeni istemiyorum

Işıl: Mete seninle gelmek istiyorum.
Ben: Işıl sana zarar gelmesini istemiyorruum.

Sonra mesaj gelmedi bir sonraki ders yönetim dersiydi öğretmen sürekli boş bırakıyordu. O derste bitince sonraki ders matematikti ders başladı. Ve dersi çok dikkatli dinlemiştim zaman çabuk geçmişti. Ve yine okul bitmişti. Giderken Işılı gördüm ışıl bana sinirli bir şekilde bakarak yanıma geldi.
"Mete bende gelmek istiyorum dedim sana neden istemiyorsun."
Bende " Işıl sana zarar gelmesini istemiyorrumm. " uzatarak söyledim ve ışıl bana sarılıp yanağımdan öptü ve
" Birşey olursa beni haberdar et lütfen dikkatli ol."
Dedikten sonra ben kızardığımı hissettim. Işıl baybay ederek yanımdan uzaklaştı sonrada Anıl ve Faruğu gördüm.

Yanıma geldiler ve onlara bir plan yapmamız gerektiğini söyledim. Onlarda beni onayladı. Ve sonra ben konuşmaya girdim
"Arkadaşlar yanımıza birer bıçak almalıyız ne olur ne olmaz ve saat 4 te buluşalım. Anıl aynı yerde Faruğa yolda giderken söylersin. " dedim.

Sonrada yürüyüş yapmak istedim eve geldiğimde yarım saat olmuştu okuldan çıkalı, hem yavaş yürümüştüm hemde Anıl ile konuşmuştum. Yemeği yedim ve üstümü değiştirip saate baktım saat dörde çeyrek vardı hemen kapıyı kilitleyip dolmuşların durduğu yere gittim. Saat meydanı adlı dolmuş geldi bindim. Biraz sonra saat meydanındaydım ve inecek var diye bağırdım. Dolmuş durdu indiğimde Faruk ve Anıl bankta oturuyordu.

"Hadi gençler gidelim." diye bağırdim. Banktan kalkıp bana baltılar ve sonra konuşarak otobüs durağına yürüdük. Otobüs geldi bizde bindik. Ormana yaklaşmıştık. Otobüsten indik ormana yürüdük içeri girdiğimizde ağaçta bir kağıt gördük o yanındakiler kim yazıyordu.

Bende Faruk ve Anıl diye ormana bağırdım. Sonra hışırtılar geldi ve çalıların arasından üstü başı yırtık kanlı Eren bize yaklaştı. Ve konuşmaya başladı.

"Arkadaşlar sakın korkmayın ben burayı kaybolduğumdan beri bir sığınak halinde kullandım. " dedi.

Ben çok şaşırmıştım çok acayip duygular yaşıyordum şu anda duygu patlaması oluyordu vücudumda. Taki Eren yeri göstererek oturmamızı söyledi. Oturduktan sonra anlatmaya başladı.

"Biz pikniğe geldiğimizde ormanda dolaşmaya karar vermiştim ve sonra kayboldum. Ormandan hırıltı sesleri geliyordu ve o gece dolunaydı ve üstüme bişey atladı bir kurtadamdı ve beni ısırdı biraz sonra bende artık kurtadam olmuştum ama kurtadamken ki yaşadıklarım pek aklımda kalmıyordu. O günden sonra bende bir kurtadam oldum." dediğinde ben çok şaşırmıştım hepimiz ağızlarımızı açmış onu dinliyorduk ve o konuşmaya devam etti
"Sizin buraya geldiğinizde ki hışırtı sesleri bana aitti ve o yazıları ben yazmıştım sizi korkuttuysam özür dilerim.. Her neyse ben artık sizinle başka kurtadamlara karşı kurtadam olarak size yardım edeceğim ve tabi kabul ederseniz. " dedi.

Ben hemen konuşmaya atladım
" Eren bunca zaman bizi korkuttun ama sen benim arkadaşımsın eğer gerçekten bize yardımcı olmak istiyorsan evet bize yardım edebilirsin kabul ediyorum çünkü sen bizden daha güçlüsün ama senin biraz eğitilmen gerek yani kurtadamken ki yaptıklarını hatırlaman gerek ve iyi bir kurtadam olman gerek eğitimine burada devam edebiliriz çünkü kimseye zarar vermemen gerek seni eğitecek birini bulmam gerek bu iş içinde babama soracağım." dedikten sonra Eren konuştu.
"Tabi ben size çok yardım etmek isterim ama beni kontrol etmeniz gerek burda olup olmadığıma bakmanız gerek çünkü benim bu halde kaçma ihtimalim olabilir."

"Tamam tabi kontrol ederiz çok iyi bir düşünce ama seninde bize yardımcı olman gerek ." dedim.

"Tamam ben şurda bir taş yarığı var orada kalıyorum ama bana yemek getirebilirmisiniz?"

"Tamam" dedikten sonra ayaklandık saat geç olmuştu 6 ya geliyordu.

Otobüse bindik ve eve doğru gittik. Eve geldiğimde kapıyı anahtarımla açtım içeride annem yemek yapıyordu anneme gerçekleri söylemek istemedim.
Annem "Oğlum neden geçiktin?"
"Anne arkadaşlarımla dolaştımda. " diyerek odama çıktım üstümü değiştirdim.

Aşağı inip yemeği yemeye başladık beraber. Yemeği yedikten sonra odama gittim ve biraz yatağa uzandım.

Sonra telefondan ses geldi. Mesaj gelmişti.
Işıl: Mete eve geldinmi neler oldu
Ben: Evet Işıl çok sağol düşündüğün için sana birşey anlatacağım yarın.
Işıl: Ama merak ediyorum söyle bugün.
Ben: Yarın anlatırım. Lütfen zorlama çok yorgunum.

Yayaktan kalkıp ödev yapmaya çalıştım son birkaç gündür doğru düzgün ders çalışamıyordum. Biraz çalıştıktan sonra uyumaya karar verdim. Ama aklıma Eren geldi onun için yemek almayı unutmamak için bir kağıt yazıp masanın üzerine koydum. Sonrada uyumak için yatağa yattım.

Y.N.: ARKADAŞLAR UMARIM BEĞENİRSİNİZ. BİRAZ  GEÇ OLDU. İLERLEYEN ZAMANLARDA OLAYLAR DAHADA GELİŞECEK. LY VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM.

KURTADAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin