KADER OYUNU 6

262 26 7
                                    

Sabahtan beri bir sürü evrak işiyle ilgilenmiş ondan dolayı yanımıza gelmemiş. Devrim ile sohbet kısmına girdim ve mesajını okudum.

"Sıkılmadın dimi? "
"İşlerim vardı gelemedim."
"Demek beni tanımıyorsun ha."

Üst üste attığı mesajlara gülümsedim  ve bende ona ona cevap vermek için yazmaya başladım.

"Hayır,sıkılmadım muhabbet koyu burda." 
"Evet ilk başta tanımadım daha sonrada bozuntuya vermedim."
                     "Sıkıntı yok keyfine bak."

"Demek öyle keyfin yerinde."
"İyi bakalım."
"Zaten bir saat oldu buraya geleli ne kadar da çabuk kaynaştınız."

"Sıcak kanlıyım ,insanlar beni hemen sever."

"Peki sen hemen severmisin?"

Attığı mesaji okudum ama cevap vermedim. Görüldü atıp çıktım.

Kendimi daha kötü hissetmeye başladım Ateş'de elini elimin üzerine koyup bana baktı.
"İyi misin? Yüzün solmuş , ellerinde sıcak." dedi. Endişeli gözleri yüzümde dolaşıyordu.
"İyiyim sadece kan şekerim düşmüş olmalı uzun  yoldan geldik ya." dedim.
" Yemek yedin mi yola çıkamadan önce, yolda yemedin onu biliyorum ya buraya geldikten sonra bişeyler atıştırdın mı?" diye sordu. Bu sefer cevap vermek yerine başımı iki yana "Hayır" anlamında salladım. O sırada odanın kapısı açıldı ve elinde bir tepsi baklavayla Devrim girdi. Herkes alkış çalarken Ateş ve ben çalmadık çünkü Ateş benim elimi tutuyordu. Ekin ayağı kalkıp Devrim'in elindeki baklava tepsisini aldı ve masya koydu. Burak ta dolaptan kola çıkardı. Yusuf da tabak ve çatal getirdi.
Devrim gelip çaprazımdaki ne tam yanımda ne tam karşımda olacak şekilde oturdu. Devrim üzerine siyah bir tişört ve siyah bir kot giymişti.
Yusuf tabak ve çatalları masaya bırakırken "Hayrola komutanım siz özel günlerde tatlı alıp gelirsiniz?" diye sordu. Herkes gülümserken Ateş'in yüzü endişeyle kaplıydı hayla.
"Ee  oğlum timimize yeni üyeler girdi. Komutanımız almasaydı biz alacaktık." dedi Burak. Herkes gülmeye başlamıştı.
"Ee haklılar. Hoşgeldiniz sizde " dedi Devrim bize bakarak.
Barış ve Savaş aynı anda "Hoşbulduk"  diyince herkes güldü.
Barış ve Savaş  yine aynı anda "Şey..yani " diyince bu sefer kahkaha atanlar dahi oldu.
"Siz hep böyle karo halinde mi konuşursunuz ?" dedi Devrim gülmelerinin arasında. Barış ve Savaş aynı anda "Hayır" diyince
yine gülüşmeler ve kahkahalar havada uçuştu. Ortalık sakinleşince Devrim söze girmeye hazırlandı."Eee haydi ben mi koyayım tatlıları tabaklara?" diyince Burak tatlıları ve Umut da kolaları doldurdu ve servise başladı.
Bana kola ve tatlı servis ettiklerinde istemediğimi belirttim. Ateş bana bakınca açıklama yapmak zorundaymışım gibi hisettim.
"Midem almıyo biliyorsun." dedim Ateş'e bakarak.
Ateş"İyi değilsen hastaneye gidelim birtanem." Yüzünde endişe ve korku vardı.
Devrim"İyi misin Eylem, ne oldu?"  diye sordu tedirgin dolu bir sesle. Geri kalan herkeste bana öyle bi bakiyordu ki mecbur konuştum.
"İyiyim sadece kan şekerim düşmüştür büyük ihtimal, biraz dinlensem geçecektir."dedim.
"Sen git dinlen istersen ama önce birşeyler ye sonra ilaç alıp içersin sonra da yatarsın." dedi Ateş.
"Gerek yok ben ilaçlarımı alıp yatarım." dedim. Ateş'in elini sıkıp izin istedim.
"Dur bende senle geleyim daha sonra da Yiğitle konuşucam zaten." dedi Ateş.
"Telefonlarımı açmadı geri de dönmedi mesaj da atmadı." dedim Ateş'e.
Sen onu kafana takma mutlaka işi vardır güzelim, aradığını görünce oda seni arar sonra." dedi. Ateş abime olan düşkünlüğümü biliyordu.
"Neyse iyi akşamlar." dedim ve ayağı kalktım ama başım döndü ve sendeledim . Koltuğun kenarına tutunarak tekrar oturdum.Benim sendelememle Ateş, Burak, Devrim, ve Barış ayağı kalktı. Ateş beni kucağına almaya niyetlensede itiraz ettim ve bir eliyle belimi diğer eliyle ise kolumu tutarak odama yürüttü. Gece ilaç alıp yattım.

2 Saat Sonra...

Gözlerimi açtığımda ortamda hafif bir toprak kokusu vardı muhtemelen yağmur yağmıştı. Gözlerimi tam açıp yatakta oturur pozisyonuna geldim. Elime telefonu alıp saate baktım 16.38 ' di.
Kalkıp üzerimi değiştirdim.
Yüksek bel siyah bir kot, beyaz bir göbeğimi açıkta bırakacak bir tişört ve üzerine siyah bir deri ceket ve beyaz bir spor ayakkabı giyip saçlarım hafif dalgalı olduğu için sadece taradım ve makyaj olarak sadece göz kalemi çektim.

Biz dinlenme odasındayken pide sipariş vereceklerini söylemişlerdi. En son lise son sınıfta  Ateş, Savaş, Barış ve ben birlikte okulu ekip yemiştik ondan sonrada eve yarıbaygın halde dönmeye başladık.

Dinlenme odasına girdim; Devrim Ateş, Savaş, Barış,Yusuf, Mehmet ve Ekin vardı. Tüm tim içerdeydi. Ben de içeri geçtim, tüm koltuklarda birileri vardı tek bir yer kalmıştı ikili koltukta ki Devrim' in yanına oturdum.
Ateşlerin yüzündeki yorgun ifade yok olmuştu, onlarda dilnenmiş olmalıydı.




Teşekürler Süreyya seni seviyorum😘

Yıldızları patlatın şurdan⭐
👇
👇
👇

ASKERİ DEVRİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin