At arabasının camından dışarıyı seyretmeye dalmıştı Felix
"Hep böyle duygusuz musun?"
"Sanane"
"Yapma Felix az canlı ol" dedi Minho
"İstemiyorum"
"Senin için o kadar zahmete giriyoruz. İstersen o kimsenin olmadığı eve geri götürelim sende salgından öl"
"Minho kes sesini" dedi Jackson
At arabası durdu "Geldik galiba"
Önden Jackson indi "Gelin"
Minho Felix'in kolundan tutup inmesine yardım etti
"Ben kendim inerim"
"Hı tabii inersin" diyip göz devirdi minho
Karşılarında pekte lüks olmayan bir ev duruyordu. Jackson kapıyı iki kere tıklattı. Kapıyı bir kadın açtı.
"sizi bu kadar erken beklemiyordum Bay Jackson" Jackson kenara çekilip kadının Felix'i görmesini sağladı
"Ah Felix demek sensin, tıpkı annen gibi çok güzelsin" kadın bir an duraksadı "oh ama çok zayıfsın çok çabuk hastalanırsın biraz kilo almalısın, ve ben Hwasa bahsetmişlerdir. Hadi gel içeri"
Felix içeri doğru adımladığı gibi çocuk sesleri bastı etrafı. Gülüşmeler kahkahalar.. Felix'in yapmadığı şeylerdi. Aslında Felix hayatında hiç gülmemişti.
"Gel bakalım içeriye"
Felix salona girdiği gibi ayağına bir oyuncak araba çarptı.
Çocuklardan en küçüğü konuştu "bak bunu bana Moonbyul aldı" dedi ve gülümsedi Felix'e doğru
"Hmm" dedi Felix ve yandaki koltuğa oturdu.
Hwasa içeri girip çocukları tembihledi" Bu yeni misafirimiz çok fazla kalmayacak onunla iyi geçinin,onun adı Felix"
"Feliş mi?" Diye sordu en küçükleri
"Hayır Felix dedi aptal" dedi ortancalardan biri
Hwasa odadan çıktığı gibi çocuklar Felix'in başına toplandı
"Neden buradasın?"
"Bende bilmiyorum, kalmakta istemiyorum!"
Çocuklar hep bir ağızdan kahkaha atmaya başladılar
Çocuklar güldükçe Felix sinirleniyordu.
Ortanca ikizler Felix'in kolunu çekiştirmeye başladılar"Hadi gelll bizimle oyun oyna"
"İstemiyorum! İstemiyorum!"
Ortancalardan biri Felix'in kolunu hızla çekti."BIRAK DEDİM SANA APTAL VELET BIRAKTAN NE ANLIYORSUN?!"
Çocuklar Felix bağırınca duraksadılar. Etraf sessizliğe boğulmuştu. Ama bir anda en büyükleri gülmeye başladı ve şunları söyleyip tekrar etti
Bir hayli aksi bay Felix
Nasıl büyüyecek bahçesi?
Bir hayli aksi bay Felix
Nasıl büyüyecek bahçesi?"Kes sesini küçük velet!"
"Kesmezsem ne olur? Döver misin ha,bu çelimsiz vücudunla?"
Felix dayanamayıp kalktı,odadan çıktı ve kapıyı çarpıp mutfağa geçti. Hwasa endişeyle ıslak ellerini mutfak gömleğine silerken konuştu
" Ne oldu Felix yine mi şımardılar yoksa?"
Evet
"Hayır, sorun yok"
"BASİL!! HEMEN BURAYA GEL!"
Çocuklardan en büyüğü geldi
"Hemen özür dile Felix'den"
Basil başını eğdi
"Özür dileriz. Seni sinirlendirdik"
Felix bir şey demedi,susmayı tercih etti
O sırada bir telefon çaldı. Hwasa hemen oraya gitti Felix de peşinden.
"Merhaba? Ah Lisa, evet evet geldi. Siz ne zamana gelirsiniz?"
Telefonun kablosuna işaret parmağını dolayarak konuşuyordu.
"Peki tamam"
Hwasa Felix'e dönerek
"Birazdan gelirler" dedi
Felix'in aklına bir şey takılmıştı
"Jackson ve Minho nerede onlar gelecek mi?"
"Onlar şu an merkezdeler. Bilemiyorum ama büyük ihtimalle gelirler. Jisung seninle ilgilenmek için gelecektir."
"Jisung?"
"Minho'nun eşi"
Felix kafa sallayıp kenardaki koltuğa uzandı.
"Basil ve kardeşleri bu odaya girmezler burada rahatça dinlen uzun yola gideceksin" dedi Hwasa
"Bende Moonbyul'un yanına gideyim"
________________________
Eveeet bir bölümün sonuna geldik. Umarım beğenmişsinizdir. Biraz kısa bir bölüm oldu yine.Nasıl uzatacağımı bilmiyorum ama olsun.Bu gün ful boşum akşam yada öğle bir bölüm atarım diye düşünüyorum. Pek memnun olmadım ama olsun<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑺𝒆𝒄𝒓𝒆𝒕 𝑮𝒂𝒓𝒅𝒆𝒏 ∆𝑪𝒉𝒂𝒏𝒍𝒊𝒙∆༒
Mystery / ThrillerEğer bakmayı bilirseniz tüm dünya bir bahçedir.. Şımarık ve bencil Lee Felix, eniştesi ile yaşamak için Japonya'ya gönderilir... Fakat işler sandığı gibi değildir...