Jisung, Minho ile sevgili olalı yaklaşık bir ay oluyordu. Bu bir ay içerisinde birbirilerini daha çok tanımış ve birbirlerine daha fazla alışmışlardı. Jisung kendini en çok Minho'nun yanındayken rahat hissediyordu, Minho da aynı şekilde.Minho artık Jisung'un tüm huylarını biliyordu. Neyden hoşlanıp neyden hoşlanmayacağını da öğrenmişti.
Her gün okula birlikte gidip, birlikte dönüyorlardı. Hafta sonlarını da birbirleriyle geçiriyorlardı. Jisung annesine yalan söylemeye alışmıştı artık, bahane sunacakken Seungmin'in adını geçirdiğinde annesi hemen izin veriyordu zaten.
Minho ve Jisung'un ilişkisi çok güzel ilerliyordu, şimdilik.
———————————————————————
Jisung her zamanki gibi sabah uyanır uyanmaz telefonuna Minho mesaj atmış mı diye baktı. Ancak herhangi bir şey göremeyince şaşırdı. Fakat bunu pek takmadı, sonuçta uyuyakalmış olabilirdi.
Okul kıyafetini giydikten sonra saçını özenle taradı ve dişlerini fırçalayıp kapıya ilerledi. Montunu ve ayakkabılarını giydikten sonra tam çıkacakken annesinin seslenmesiyle durdu.
"Jisung"
"Efendim?"
"Seni bu sıralar evde pek göremiyorum, bunun sebebi ne acaba?" Jisung içinden "Sana ne" diye geçirse de annesine başka bir şey uydurmuştu tabi.
"Seungminlerde oluyorum genelde."
"Evet ama sen bana dışarı çıkıyorum dedikten sonra pencereden bakıyorum ve seni dışarıda hiç göremiyorum." Jisung şimdi stres yapmaya başlamıştı. Buna ne uyduracağını bilemiyordu.
"Sen görememişsindir."
"Bana karşı dürüst olabilirsin, bir sevgilin mi var yoksa?" Jisung kulaklarının kızardığını hissetti.
"Bu sıralar pek bi dalgınsın zaten, fark etmedim sanma."
"Saçmalama anne."
"Saçmalamıyorum, hadi söylesene kim bu kız?" Jisung'un sinirleri bozulmaya başlamıştı.
"Saçmalıyorsun." dedikten sonra dışarı çıktı. Minho ile sevgili olduklarını söyleyeceği son kişi bile değildi annesi.
Apartmanın önünde Minho'yu beklemeye başladı. Yaklaşık yedi dakika sonra endişelenmeye başlamıştı, daha önce hiç bu kadar geç kalmamıştı. Bu yüzden Minho'yu aramaya karar verdi.
Telefon biraz çaldıktan sonra kapandı, Jisung internet çekmiyordur herhalde diye düşündü ve eve gitmeye karar verdi.
Minhoların evinin katına geldince kapıya yöneldi ve zili çaldı. Biraz bekledikten sonra kapıyı Minho'nun annesi açtı.
Jisung, Minho'nun annesini ilk kez görüyordu, bu yüzden başta ne diyeceğini unutmuştu.
"Şey, Minho evde mi?"
"Evet."
"Bugün okula gelecek mi?"
"Bilmiyorum, kendisine sor." Kadın kendisini içeri davet edince Jisung daha önce bir çok kez geldiği için Minho'nun odasının nerede olduğunu bildiğinden oraya ilerledi.
Kapıyı çaldıktan sonra içeri girdi ve Minho'nun yatakta öylece oturup duvara baktığını gördü. Neden öyle durduğuna bir anlam verememişti.
"Minho?" Jisung seslendikten sonra Minho gözünü baktığı duvardan ayırmadan onu cevapladı.
"N'oldu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Phobia | MinSung
FanfictionAnksiyete sorunu olan Jisung'un, okula gidip gelmek ve ara sıra müzik dinlemek dışında yaptığı pek bir aktivitesi yoktu. Doğduğundan beri yaşadıkları evden taşınmaları da onu pek memnun etmemişti. Yeni bir sayfa açmak gibi de bir amacı yoktu, ancak...