-21-

1.2K 156 67
                                    


Yanındaki koltukta uyuyakalan Minho'yu görmesiyle Jisung yavaşça ayaklandı ve yanına geçti. Kafasını hafifçe kaldırıp omzuna koydu ve tekrardan Minho'ya baktı. Gerçekten çok güzeldi, gerçek olamayacak kadar.

Hyunjin'in yanına oturmasıyla gözlerini Minho'dan çekti ve ona döndü.

"Jisung, nasılsın?" Hyunjin'in sorusu üzerine Jisung "Gerçekten bunu mu sormaya geldin" diye düşünse de başka bir yere bağlayacağını varsayarak cevapladı.

"İyiyim, sen nasılsın?"

"Ben de iyiyim. Senden bir konuda yardım isteyebilir miyim?"

"Tabi ki, konu neydi?" Hyunjin gülümsedi ve yere bakmaya başladı.

"Şey, siz Felix'le yakınsınız değil mi?" Jisung konunun nereye gideceğini az çok tahmin edebiliyordu.

"Yani, evet."

"Sana hiç benden bahsetti mi?" Jisung gülümsedi.

"Neden soruyorsun ki bunu?"

"Merak ettim sadece."

"Öyleyse kendisine sor." Hyunjin gözlerini devirdi.

"Kendisine sorabilseydim sana gelmezdim değil mi?"

"Ondan çekiniyor musun?"

"Hayır, ya da bilmiyorum. Sadece-" Felix'in yanlarına gelmesiyle Hyunjin susmak zorunda kaldı.

"Ne yapıyorsunuz burada? Minho hyung ne çabuk uyumuş." Jisung Minho'nun o an uyumadığının farkında olsa da bir şey demedi ve yalnızca gülümsedi.

"Öylesine konuşuyorduk. Benim bir lavaboya gitmem lazım." Jisung Felix'e göz kırptıktan sonra lavaboya doğru ilerledi. Felix'in Hyunjin'den hoşlandığını biliyordu ancak Hyunjin'in Felix'ten hoşlanıp hoşlanmadığından emin değildi.

Tüm bunlar olurken ise Minho halen uyuyordu, daha doğrusu uyuma taklidi yapıyordu.

"Hyunjin, sen neden filmi izlemedin?"

"Sıkıcı geldi bana. Sen neden izlemiyorsun?"

"Film bitti ya Hyunjin. Farkında değilsin sanırım."

"Ah evet, biraz uykuluyum da." Aslında Felix'i izlerken filmi unutmuştu, ancak bunu söyleyemezdi elbette.

"Ben de uykuluyum." Felix kafasını Hyunjin'in omzuna koydu ve gözlerini kapatmadan önce Hyunjin'in tepkisini görmek için yüzüne baktı. Hyunjin bunu beklemediğinden gözleri fırlayacak kadar açılmıştı ancak bunu fark ettirmemeye çalışıyordu. Bu yüzden gözlerini kapattı ve uyumaya çalıştı, bu şekilde uyuyamayacağını bilse de.

İkisi de gözlerini kapattıktan sonra Felix tam uyku moduna girecekken Minho'nun ani sıçramasıyla kalkmak zorunda kaldılar.

"Ne yapıyorsunuz önümde?" Minho'nun sorduğu soruya Felix dalga geçermişçesine güldü.

"Ne yapıyora benziyoruz?"

"Gidin aşkınızı başka bir yerde yaşayın, benim gözümün önünde değil." Minho'nun sözleri üzerine Felix kızardı.

"Ne aşkı? Ayrıca daha demin Jisung ve sen de böyleydiniz."

"Biz zaten aşk yaşıyoruz. Neyse, siz gitmeyecekseniz ben gidiyorum. Bu arada birbirinizden hoşlandığınızı iki dakikada anladım, o kadar çok belli ediyorsunuz." Minho ayaklanıp salondan çıktıktan sonra Felix halen Hyunjin'e arkası dönük bir şekilde oturuyordu. Yüzü kıpkırmızıyken dönmeyi de düşünmüyordu, ancak bilmiyordu ki Hyunjin'in de ondan bir farkı yoktu.

Phobia | MinSungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin