Poyraz'la Ortak Noktalarımız 2

117 25 1
                                    

Ertesi gün tatilin son günüydü. Bugün yine Poyraz'a bakacaktım. Sabah erkenden kahvaltımı ettikten sonra Poyraz'ın evine gittim. Annesi benim erkenden onların evine gelmemi garip karşıladı,cidden ona karşı çok iyi fazlasıyla iyi bir izlenim bırakmıştım. Annesi ben gelince erkenden gelmemi teşekkür edip gitti. Ben de yine Poyraz'la yalnız kaldım. Ona bakmak hiç de zor olmadı, zaten o kadar tatlı bir çocuk, neden yaramazlık yapsın ki... Birlikte televizyon izleyip oyun oynadık. Saniyeler, dakikalar, saatler öyle çabuk geçiyordu ki Poyraz'la, gün sanki 2-3 saat sürüyormuş gibi gelmeye başlıyordu bana. Her neyse, Poyraz'ın akşama doğru acıkmadığını söylemesi üzerine yemek yapmadım. Akşam, annesi eve geldiğinde baktığım için bana teşekkür etti. Kardeşinin durumunun düzelmeye başladığını öğrenince pek mutlu olmadım tabii, ama seviniyor gibi yaptım. Poyraz o sırada, koltukta zıplıyordu. Anlaşılan benim yanımda, annesinin yanında olduğundan daha uslu. Bir ara, "Only Girl" isimli şarkı çalarken Poraz'ın dengesi bozuldu ve cam sehpanın üzerine düştü.
Kolları ve bacakları kanlar içinde kalmış bir şekilde ağlıyordu. Hemen onu o camların arasından kucağıma alıp, başka bir koltuğa oturttum. Annesi çeviklikle terliği getirirken, ben de pansuman için gerekli ilaçlar çalışıyordum. Sonunda üst rafta, oksijenli suyu gördüm. Hemen elime aldım ve salona koştum, Poyraz'ın yaralarına sürdüm. pamukla bastırarak kanının durmasını bekledim, o sırada annesi telaşla ambulansı aradı. Ambulans birkaç dakika sonra geldi ve Poyraz ve annesini hastaneye götürdü. Ben de, annesini telefonla aradım ve bana Poyraz'ın durumunun iyi olduğunu ve evime gidebileceğimi söyledi. Ben de batmakta olan güneşin ışığıyla beraber eve vardım...

Bir Navy'nin HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin