"Hazırım, hadi çıkalım."
Can gülerek belimi tutup kapıya yönlendirdi. "Sonunda be ağaç oldum kız burda."
"Odunluğun bir işe yaramış oldu işte fena mı?"
Kapıyı kapatırken bana ayıplar gibi baktı. "Güzelim karşında en romantik adam duruyor. Dediğin şeye bak."
"Görüyorum. O romantik adamı da ben çok seviyorum."
Kapıyı kilitleyip bana sarıldı. "Çok seviyorum kızım seni."
"Bende seni çok seviyorum."
Sarılarak arabaya yöneldik. Balayımızın son günüydü. Can'ın bana bir sürprizi daha vardı. Onu görmeye gidiyorduk.
"Sürprizi çok merak ettim, keşke söylesen."
"Öpersen söylerim."
Durup yanağına uzandım. Bir öpücük kondurdum.
"Dün gece daha ate-"
"Can." Gülerek omzuna vurdum.
"Öpücük için teşekkürler ama sürprizi söylemem."
"İyi söyleme."
Onu bırakıp arabaya yöneldim. Peşimden gelmedi, gelmesi lazımdı. Arkamı dönüp Can'a baktım. O da bana bakarak sırıtıyordu.
"Gelme peşimden."
Arkamı dönüp arabanın diğer tarafına geçtim. Kapıyı açarken göz ucuyla ona baktım. Gelmiyordu zaten.
Arabaya binip kollarımı bağladım birbirine. Can'da arabaya binince sırtımı döndüm.
"Benimle konuşmazsan sevinirim."
"Öyle mi Gece Hanım?"
"Öyle."
"Ee Peki."
Ciddi olup olmadığını anlamak için ona baktım. Dikkatini sadece yola vermişti. Gülmemek için kendini zor tutuyor gibiydi. Çok tatlıydı.
"Can seni çok seviyorum."
Bana döndü. Elini yanağıma koyup sevdi.
"Bende seni çok seviyorum ama" Burnuma vurdu parmağıyla. "Hanımefendiyle konuşmam yasak."
Arabada olduğumuzu unutup suratını tuttum. Alnını öpüp geri çekildim. Yola döndüğüm an da gördüğüm son şey yolun kenarında ki demirlerdi.
Gerisi karanlık. Can'ın olmadığı bir karanlık.
......
Hastane koridorunda hepimiz uyanmasını bekliyorduk. Annem, Babam, Can'ın annesi.
"Kızım yemek ye istersen."
"Gece hadi anneciğim."
Anneme baktım. Sonra babama. Barışmışlardı. Can'ın hediyesi. Onlara başımı sallayıp Can'ın annesinin yanına geçtim. Yanına oturunca bana sarıldı.
"Can seni çok seviyor. Seni bırakmaz, iyileşecek."
İyileşmeyecekti. Kandırıyorlardı beni. 1 buçuk ay olmuştu hâlâ uyanmamıştı. Ben o kazadan kurtulurken o kurtulmacaktı.
İçeriden hemşire çıktı. Hepimize bakıp gülümsedi. "Uyandı."
Derin bir nefes aldım.
***
İçime sinmedi ama neyseee.
Öncelikle hikaye sıraları çok karışık evet. Ölmüş gibi oluo ama ölmüo falan. Neyse yapmak istediğim gerçekten bu değildi. Ama beğenenler de oldu.
Artık istesem de devam edemem bu hikayeye. İthafta ki tatlı insan için yazdım. :))
Can karakteri bir zamanlar hayatımda olan bir insandı. Hep söylüyordum. Onun gibi seviyor. Onun gibiydi. Tıpatıp. Sonra konuşmayı kestik. Bir an kafa karışıklığıyla Can'ı öldürdüm. O'nu içimde öldürdüğüm için. Sonra ayrılmış olsak dahi bana yaşattığı güzel şeyleri yok saymak istemedim. Can'ı öldürmedim. Şuan hayatımda daha özel birisi var. Onun için de bir hikaye yazıyorum. İsmi 'Küçük Kızım" yakında yayımlayacağım. Ve bu hikayeye devam ederek hayatımda ki kişiye ihanet edemem. Başkasını düşünemem. Biliyorum saçma gelecek size. Bir kitap sonuçta neden ihanet olsun.
O çok özel biri. Ve aklımla bile ona ihanet edemem. O bunu haketmiyor. O sevilmeyi, çok sevilmeyi hakediyor.
Evet evet saçmaladım.
Neyse öpücükler bebişlerim ^^^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece Mavisi || Texting
Short Story053* *** ** **: Seviyorum seni kadın. (Gönderilmedi.)