2. Bölüm "ne olacak senin bu dalan gözlerin?"

27 1 0
                                    

Daha sonra yanımıza Elifler geldiğinde ellerinde bir poşet yiyececek vardı. Poşetin içinde tost ve iki tane simit vardı. Poşete Batında baktığında "ya olum kaç kere dedim bana iki tane simit almayın diye, ziyan oluyo hep" dedi. Daha sonra Batuhan sinsice güldü ve "ziyan mı? Ben burada varken ziyanlığa son!" Dedi. Dediği Asperox sarı güç reklamı gibiydi. Benimde boşluğuma geldi ve güldüm, benimle birlikte Elif ve Arafta güldü. Daha sonra Elif "Batuhan bu kantini yesede doymaz o yüzden öyle dedi şaşırma yani buna alış"

Neden buna alışmalıydım? Yoksa yeni arkadaşlarım mı olucaktı? Yeni ortam, yeni insanlar,yeni hayat bunlara hazır mıydım? Hayat bana gülmüş müydü? Bana ne oluyordu? Neden onların yanında yüzüm gülüyordu? Neden?

Alara

Alara

Alara

Alara iyi misin?

Ateşi var mı bi baksana

Alara sana diyoruz

En sonunda Batının beni sirkelediğinde onun gözlerine baktım o kadar endişelenmiştiki  gözlerinden okunuyordu korktuğu. Batın son kez "ALARA KENDİNE GEL" diyerek kantinin ortasında bağırdı. En sonunda kendime gelerek "dalmışım Batın bağırma!" Dedim. Sonra hepsi iç çekerek sevinmiş gibi bana bakıyorlardı. "Arkadaşlar endişelenmeyin dalmışım, ara ara böyle olur endişelenmeyin yani" diyerek kıvırmaya çalıştım. Diğerleri inanmıştı ama Batın bana hala sorgulayarak bakıyordu. Bende batına anlamsız gözlerle baktığımda beni kolumdan tutup kenera çekti "sana inanmadım gözlerine bak Alara, bıraksalar eline de silah verseler kendini vurursun, lütfen bana anlat çekinme eğer anlatmazsan peşini bırakmam. Sana iki seçenek veriyorum"

"Neymiş o?"

  "Ya bana kendi isteğinle anlatırsın ya da"

"Ya da?"

" ya da bana ne olduğunu zorla anlatırsın" 

Sinir bozukluğu ile güldüğümde "her halde anlatıyorum yani?" dedim. Oda "Tabikide" dedi. O kadar tatlı söylemiştiki adeta küçük bir erkek çocuğuyla anlaşma yapıyormuş gibiydim.
Ellerimi kaldırıp teslim oluyormuş gibi yapıp "pekala, tamam o zaman pes ediyorum ama anlatacaklarımı şu zamanda anlatamam. Teneffüs zili neredeyse çalıcak. İstersen okul çıkışı konuşalım, olur mu? Bana endişelenerek bakıp kötü bir şekilde nefes verdi ve bana "tamam, birdahaki teneffüs bizim yanımıza geliyorsun, artık bizimlesin ve okul çıkışı onu anlatmadan seni asla bırakmam bunu unutma" tekrar ellerimi kaldırıp "tamam patron kızma, Alara emrinizde birdahaki teneffüs yanınıza gelirim" dedim. Gözlerindeki bakışı yumuşamıştı o kadar güzel bakıyorduki onun yemyeşil gözlerinin içine gömseler gıkımı çıkartmazdım. Ya bana ne oluyordu? Neden Batın bana daha sadece 10 dakikalık da görüşsek de iyi geliyordu? Anlamıyordum. Ben bu değildim nerede benim serseriliğim? Başka erkek olsa çoktan yere yatırıp onu halletmiştim hatta şu an sınıfa değil müdürün yanına gidiyor olurdum. Ama şu an gönül rahatlığıyla sınıfıma gidiyordum. Sınıfa varıp içeri pat diye girdiğimde hoca daha gelmemişti. Hızla yerime geçip sınıfı inceledim,2 yıldır ilk defa sınıfı incelemiştim. Sonra gene Ahmetle göz göze geldik gene bana bakıyordu sonra artık sabrımın taşmasıyla "ya Ahmet senin sorunun ne? Neden bana yoklukta birinin para bulması gibi bakıyorsun? Rahatsız oluyorum, bana bir daha öyle bakma!

"Neden"

"Ahmet özürlümüsün? Bakma işte olum istemiyorum. Bak bana karşı ne hissediyordun bilmiyorum ama bana karşı boş olmadığın belli ama benide anla ben seni sevmiyorum bir daha sana bana bakmaman için uyarmam uygularım anladınmı?"

Ters küreHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin