aşk ısırığı

12-Telekinezi

Yarın doğmuşum
Bugün
Dün beni öldürmüş gibi yaşıyorum.

Hatırlatma
(Serdar)-'Tuğçe iki saat sonra bana gelicek öğrenelim bakalım bu işte bi parmağı varmı. '

Yeni bölüm
*SERDARIN AGZINDAN*
Eve gelip Tuğçeyi beklemeye başladım.
Bi yarım saat sonra kapı çaldı. Evet öğrenelim bakalım senin bi alakan varmı.
Kapıyı açtım elimle içeriyi göstererek geç sene dedim.
Tuğçenin karşısına oturup ona baktım eğer bu işte bi parmağın varsa o güzel kafanı vücudundan ayırırım.

(Tuğçe)-'ee Özür dilemicekmisin.'

(Serdar)-'ne için'

(Tuğçe)-'hani beni o sürtük miray yüzünden terketmiştin.'

Bu sürtük miraya mı demişti onu hızla yerimden kalkıp Tuğçenin boğazını tuttum.

(Serdar)-'onun adını ağzına alma'
Elimi boğazından çektim.

(Tuğçe)-'Yoksa o küçük sürtüktenmi hoşlanıyorsun.'

(Serdar)-'kes sesini Tuğçe, bu işte bi parmağın varmı'

(Tuğçe)-'ne işi neden bahsediyorsun.'

(Serdar)-'mirayin kaçırılma olayında senin bi parmağın varmı.'

(Tuğçe)-'yok daha neler ben napıyım be onu küçük sürtük başımıza açtığı islere bak.'

(Serdar)-'ne işi?'

(Tuğçe)-'şeyy yani hani bizim aramıza girdi bizi ayırdı ya.'

(Serdar)-'biz diye bişiy olmadı Tuğçe sen ve ben hiçbir zaman biz olmadık.'

Tuğçe öne doğru eğilip elimi tuttu.

(Tuğçe)-'serdar ben seni çok seviyorum yapma lütfen biliyorum sende beni seviyorsun ama hepsi o sürtüğün yüzünden oldu bunun bedelini ağır ödicek.'

Tuğçe çantasını aldığı gibi evden çıktı. Bende arkasından çıktım onu arabayla takip ederken merti aradım.
'Tuğçe bir şeyler karıştırıyor gibi ben onu takip ediyorum.'
'Tamam biz hemen geliyoruz nerdesin sen şimdi mesaj at bana.'
'Tamam atıyorum.'
Tuğçe büyük bir bahçesi olan bir evin içine girdi.
Bende arabamdan inip bahçenin duvarına tırmandım. Mert gelmişti duvardan yavaşça inip yanına gittim Melisada gelmiş.

(Mert)-'abi eminmisin burda tuttuklarına'

(Serdar)-' emin değilim ama Tuğçe bir şeyler karıştırıyor.'

(Melisa)-'eğer mirayin başına senin o anormal sevgilin birşey yaptıysa seni öldürürüm.'

(Mert)-'aşkım miraya bişiy olmicak sakin olun.'

(Serdar)-'biz içeri giriyoruz melisa sen burda bekle'

(Melisa)-' bende gelicem'

(Mert)-'aşkım sen kal burda eğ....'

(Melisa)-'onu sizden çok ben tanıyorum eğer ona yardım edilmesi gerekiyorsa bunu ben yapacağım'

(Serdar)-'tamam hepimiz giriyoruz içeriye ozaman mert sen arkaya dolan orlardan girmeye çalış Melisa bizde ön tataftan gireceğiz.'

Kapıyı zorla açtım. İçeriden sadece Tuğçenin sesi geliyordu.'lanet olası sürtük bu olanlar senin suçun eğer şimdi buradaysan serdarın suçu bu.'
Ses gelen odaya doğru ilerledik melisayla kapıyı açtığımızda karşımızda dört adam ben bunlarla karşılaştım ama ama bunlar normal insan Degil bunlar bunlar Dvampir...

Hepsi üzerimize saldırılar ben kendimi koruya bilirim ama melisa nın yanında bunu nasıl yapıcam.güçlerimi kullanmadan bir insan gibi dövüşmeliyim ama onlar dişlerini bizim boğazımiza
Batırmak için sabırsızlanıyorlar.

(Adam)-'buraya geldiyseniz buradan sağlam çıkamazsınız. Serdar senin bunu bildiğini sanıyordum.

(Melisa)-'tanıyormusun bunları'

(Serdar)-'eski bi tanıdık ama bu onu öldürmemem için bir sebep değil'

(Adam)-'ahh öylemi en son karşılaştığımızda öyle demiyordun.

(Melisa)-'noluyor yaa nereden tanıyorsun sen bunları.'

(Serdar)-'sonra anlatırım önce mirayi burdan çıkarmalıyız.'

(Adam)-'önce bizi geçmeniz gerekçek'

Adamın suratına yumruk attıktan sonra adam yere düştü.

(Adam)-'insan gibimi dövüşeceksin ama bana bunlar engel olamaz.'

Mertte gelmişti. Artık üçe dörttük ama şunu söylemeliyim ki onların hepsi Dvampir biz ise bir vampir iki insan.

Mert koşarak önünde duran adama yumruk attı ve sonrası kavga ama ölümüne ya onlar buradan çıkacak yada biz.

Önümde duran adama bir yumruk daha attım.
Odabana ayağa kalkıp tam adama vuracakken Tuğçe elinde kanlı bir bıçakla içeriye girdi.
Ağlıyordu.
Lanet olsun napmışlar bunlar miraya.

(Tuğçe)-'cesur sevgilim benim bi kızın arkasından nerlere gelmiş.'

(Serdar)-'Tuğçe sen naptığını sanıyorsun.'

(Tuğçe)-' aşkım hayatımızı mahveden kızı öldürecegim ondan kurtulucağız.'
Gördüğüm tek şey eşyaların havada uçtuğuydu.

**Melisa'nin ağzından**
Kendimi kontor edemiyorum.
Bütün eşyalar havada. durumu kendi aleyhimize kullana bilirim eşyaları adamların üzerlerine fırlatmaya başladım camlar patlıyordu ışıklar yanıp sönüyordu.
Duramıyordum kendimi durduramıyordum.

Herkez yerde kanlar içinde yatıyordu. Tuğçe de dahil. Ama Duramıyordum

(Serdar)-'yeter dur artık.'

(Melisa)-' Duramıyorum'

Mert gelip sarıldı 'yeter yeter durmalısın'

(Serdar)-'yeter durmalısın zihnini boşalt miray iyi o iyi olacak'

Durdum çok yorgundum her an Bayılacak gibi. Hemen öbür odalara baktım. Serdar ve mertte arkamdaydı. Beyaz bir kapıyı açtığımda miray, miray yerde yatıyordu. Elleri ve ayakları bağlıydı hemen ellerini çözdüm serdar da ayaklarını çözdü.
Mirayın bacağı kanlıydı

(melisa)-'lanet olsun o sürtük naptı sana böyle,
hemen buradan çıkalım'

**Miray'ın Ağzından**
Melisa, mert ve bir erkek daha vardı ama onun kim olduğunu bilmiyorum.
ellerimi ve ayaklarımı çözdüler. melisaya
Sarıldım sıkıca Sarıldım.

(Melisa)-"tamam canım geçti biz geldik bak burdayız"

Hıçkırıklarıma engel olamıyordum.
Gözlerim ağlamak için yalvarıyordu adeta.