4

2.9K 136 11
                                    

Köye gelmiştik. 10 dakika filan sürmüştü baya yakındı. İnsanlar geniş bir alanda yara tezgahlarını açmış yiyecek giyecek satıyorlardı. Onları izlerken Efe konuştu.

Efe-Dağılacak mıyız?

Kafamı olumlu anlamda salladım.

-Mert ve Can siz köyün öbür girişine gidin. Ali, Yusuf ve efe sizde burada bir yerde saklanın bir şey yapıcaklarsa insanların çok olduğu yerde yaparlar. Bende geldiğimiz girişte durucam.

Herkes dağılırken geldiğim yere dönüyordum. Çimlerin içine yatarken bekliyordum. Geldiğimiz tarafa baktım köyle ilçe çok yakındı buradan konaklar gözüküyordu.

Mert-Yüzbaşım bi araç giriş yaptı.

Bakalım itler napıcaklardı.

-Yusuf durum ne?

Yusuf-Komutanım araç durdu, biri yaklaşıyor ve bindi. Araç hareket halinde size doğru geliyor.

Önümden siyah bir araç geçerken ateş atmaya başladım. Bu şekilde vuramazdım yerimden kalkıp arkalarından koşmaya başladım. Ve patlama sesi arkamdan gelmişti.

İtler bomba koymuş ve kaçmışlardı. Arkalarından koşup ateş atmaya devam ediyordum.

-Vuracam lan sizi. Hızlan hadi be kızım bas şunlara mermiyi.

Arabanın üstü açılırken içinden biri çıktı. Tabi ya Mehmet sürende sağ kolu İbo olmalıydı.

Mehmet- Gomutan bu yüzü unutma. Hepinizi öldürecem.

Bi anda tüfek çıkardı. Ateş etmeye başlamıştı. Kurşunlardan biri sol tarafıma gelmişti kalbime gelse ölürdüm.

-Aptal kalbimi ıskaladın.

Sesli bir kahkaha atarken kurşun yağdırmaya devam etti. Yere yatmamla onların hızlanması bir oldu. Öldürecektim o iti.

Hagi yoldan döndüklerini görmek için kalkıp arkalarından koşmaya devam ettim. 3 kurşun sabit olmuştu biri sol omuz tarafıma, ikisi karın tarafımdaydı. Nefesim gittikçe daralıyordu.

Sağ taraftan döndüklerinde yavaşladım görmüştüm nereden döndüklerini. Doğu tarafındaydı yerleri.

Bacaklarımdan aşağıya kanlar akmaya başlamıştı yürüyecek dermanın yoktu. Sadece yürüyordum duramıyordum bile.

-Sağ taraf. Sağ tarafta yerleri.

Buldum diye sevinçten gülüyordum. Dizlerimin üstüne düştüğümde dizimin acısından inledim. Taşa denk gelmişti. Kendimi yere bırakırken koluma iki kişi girdi.

Genel Anlatım

Kapıda ki korumalar karşıdan gelen kişiye bakıyolardı.

Koruma- Ömer şu gelende kimdir?

Ömer- Ne bileyim ben oğlum.

Aybar onlara yaklaştıkça onlar daha da dikkatli bakıyorlardı. Bi anda yere serilmesiyle iki koruma birbirine baktı.

Ömer- Koş oğul koş.

Hızlıca yanına gidip koluna girdiler.

Koruma- Abi askerdir bu.

Hızlıca konağın içine girip Aybar ı büyük avlunun ortasında bıraktılar. Aybar baygın bir şekilde yatıyordu.

Ömer- AĞAM YETİŞİN AĞAM.

Çardakta oturan herkes bi anda toplanmıştı.

Fulya- Ayy nolmuş böyle.

Ömer- Askerdir vurulmuş hanımım.

Hikmet- Kunter nerdedir çağırın.

Ferzan- İçerdeydi baba.

Ferzan içeriye koşmuştu iki dakika geçmeden Kunter le beraber gelmişti.

Kunter-Açılın.

Herkes geri giderken Kunter askerin başındaki şapkasını çıkardı.

Kunter in Anlatımıyla

Yaralı asker lafını duyunca hemen avluya koştum.

-Açılın.

Askerin şapkasını çıkardığımda etrafa saçları dağıldı.

Fulya- Ah yavrum.

Annem ağlamaya başlarken babam onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

Gözlerini açıp baktığımda iyi durumdaydı.

Üstündeki üniformasını ve atletini çıkardım.

-Bakmayın lan arkanızı dönün.

Hepsi arkasını dönerken çıkardığım asker ceketini üstüne örttüm.

- Adar eşyalarımı getir.

Eğer hastaneye götürmeye çalışırsak geç olabilirdi.

Adar çantayı önüme doğru fırlattı ve tekrar arkasını döndü. Pamuk alıp omzundaki kanları sildim yara gözüküyordu.

Uyuşturucu spreyden sıkıp işime devam ettim.

Telsizden sesler gelemeye başlamıştı.

Mert-Herkes iyi mi?

Ali - Biz iyiyiz abi bombayı göz korkutmak için uzakta patlatmışlar yaralı yok iki tarla yok oldu sadece.

Fulya- Bomba diyorlar Hikmet. Kızcağız ölmez değil mi?

Hikmet- Hiç bir şey olmayacak. Kunter onu kurtarır.

Kunter- Anne sakinleş ve öyle bir şey olursa bile ölmeyecek şehit olacak.

Telsizden bu sefer bağırma sesleri gelmişti.

Kunter - Biriniz telsizdekilere cevap versin.

Berzan telzisi alırken tuşa bastı.

-Asker kız yaralı. Kaya  konağına gelin.

Diyip telsizi bir köşeye koydu. Omzunu halletmiştim karnındaki kurşunları çıkarıyordum şu an.

Kapı açıldığında 5 tane asker girmişti.

Ali- Aybar.

Demek adı Aybar dı. Seni yaşatıcam Aybar.

Yusuf-Hikmet Ağa nasıl oldu da Aybar burada?

Kunter- Kapıda yığılmış. Ben hallediyorum durumu şuan iyi. 3 kurşun yemiş 2 sini çıkardım.

Hepsi ayakta izlerken biri ağlıyordu.

Can- Abi daha yeni gelmişti. Ben sevmiştim komutanımı.

Kurşunu çıkardıktan sonra karnını da sargı beziyle sardım. Kucağıma alırken üstüne örttüğüm ceketi düşmüştü.

Kunter- Anne içeride bi yer yapsana kız üşür burada. Biri de eşyalarını getirsin. Adar sende benim eşyalarımı eski yerine koy.

Hepsi onaylarken konağa girdim. Saçları çok güzeldi yumuşacık. Topraklı kanlı elleri de yumuşacıktı.

Annem hemen aşağıdaki odayı açınca kızı yatağa yatırdım.

Fulya- Üstüne de şunu ört üşümesin yavrum. Allah bilir ailesi şimdi napıyodur?

Üstüne örtüyü örttüm ve son kez bakıp çıktım. Askerler içeriye geçmiş oturuyolardı.

Eşyaları elinden alıp oturdum ve dizime koydum odaya gidince götürürdüm.

Kunter- Ayılıp iyi olana kadar kalsın. Hastaneye gitse yine aynı şeyleri yapacaklar bende doktorum.

Mert- Biliyoruz Kunter bizi az mı kurtardın.

Ona gülümsedim.

Onların gitmesi lazımdı.

Mert- Biz gidelim yarın geliriz.

Onlar giderken bende arkama yaslandım.


Bölüm sonuu

Asker Kız:Fırtına Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin