12 ☘

310 35 2
                                    

Hyunjine kapıyı tıklatıp içeri girdi
"hey Hyung, Seungmin'i bulamıyorum. Yatma zamanı geldi"
Beyninden kaynar sular dökülen Chan elini ağzına götürdü
"saat kaç!"
" 11?"

Hyunjin ona boş boş bakıp odadan çıktı
"bilmiyorum desene işte"

Resim kalemini elinden atan Chan telefonunu eline aldı

1 cevapsız arama..

Hemen geri ara tuşuna bastı ve telefonu kulağına koydu. Kahretmesin..
O aptal resim ona zamanı unutturmuştu..

Uzaktan telefon çalma sesi duyduğunda Seungmin'in yakında olduğunu anlayıp derin bir nefes aldı.

Odanın önünden geçip giden Seungmin'i sesiyle durdurdu
"Seungmin! Buraya gel"
Yavaş adımlarla içeri girip kapıyı kapatan Çocuğu iyice süzdü

"saatten haberin var mı?"
" Üzgünüm yürümeye dalmışım"
Chan onun yüzüne yaklaştı. Kireç gibi beyaz yüzüne
"sen, iyi misin? Bu halin ne."
" yoruldum sadece birşeyim yok"

Kanlı Ellerini arkasında tutan Seungmin dokunsan ağlayacaktı. O kan olmuş asfalttan kalkıp tek başına yurda kadar yürümek o kadar zordu ki, Seungmin bayılacağından emindi

Chan gözlerini kısıp tersliğin nerde olduğunu bulmaya çalışıyordu
Ellerini Seungmin'i koluna koydu destek olmak için
"Ben her zaman yanınday- SEUNGMIN"

Sağ eline bulaşan kan ile donakaldı. Artık gözyaşlsrını tutamayan Seungmin uzun süre sonra hıçkıra hıçkıra ağlıyordu

Chan 1 dakikalık şokunu yaşadıktan sonra harekete geçti ve Seungmin'in üzerindeki hırkayı çıkarmaya başladı
İçindeki beyaz tişört sağ tarafı boyunca kurumak üzere olan kan ile kirlenmişti

Elini ağzına götürdü
"Kim yaptı bunu! Hangi orospu çocuğu"
"Chan sadece sus lütfen.."

Chan patlamış gözleri ile onu korkutmaya devam ediyordu, hayır şu an sakin olamazdı.
Sol kolunu tutup lavaboya götürdü onu

"burada bekle"

Yan taraftan ilk yardım çantasını aldı ve banyonun kapısını içeriden kilitledi
"Ben pansuman yapacağım, sende bunun nasıl olduğunu anlatacaksın"
" Lütfen bırak, sadece uyuyayım"

Chan onun yüzünü elleri arasına aldı
"beni delirtmek mi istiyorsun? Gecenin 11inde eve kanlar içinde geldiğinin farkında mısın?"
Bekledi
"tek bir parçana zarar gelse dünyayı yakarım Seungmin bunun hesabını kim verecek?!"

Sustular.. Chan pansumana başladı
"biraz acıtacak dayan olur mu"
Evet pansumanın en kötü kısmı buydu, yarayı temizlerken bastırılan kimyasal madde sanki darbeyi tekrar üzerine alıyormuş gibi bir etki yaratırdı

Seungmin o kimyasalı taze yarasında hissederken bağırmamak için tek eliyle Chan'ın tişörtünü sıkıyor, bir yandan da ayaklarını yere vuruyordu

"tamam geçti.. Geçti.."

15 dakika sonra ağlamaktan bitkin düşmüş Seungmin sargı sarılan koluna baktı
"teşekkür ederim"
" etme"
Durdu
"sadece ne olduğunu anlat"
"önce beni odama götür"
" benim odama gidiyoruz Jeongin Hyunjinin yanında"

Şiddetli olmasa da kan kaybından bitkin düşmüş çocuğu kucağına aldı, kendini bilmez halde olduğundan mıdır bilinmez Seungmin de kollarını onun boynuna sardı

Yaşadığı korkudan sonra bu ona iyi gelmişti. Chan'a sarılmak..

Odaya girdiler ve Seungmin yatağa oturdu
"uzanma Seungmin, üstünü değiştireceğiz"
Kendi çabalarıyla kanlı tişörtü çıkartan çocuk ister istemez bir daha, sarılı koluna baktı
Gerçekten dikişlik kadar olmasa da çok derindi

𝐅𝐚𝐦 - 𝐂𝐡𝐚𝐧𝐌𝐢𝐧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin