32- Beni buldun

3.1K 202 88
                                    


Annyeongg 30k totemi yapmistim ama artık atmanın zamanı gelmişti yeter bu kadar hasret çok özlediniz değil mi 🥺 ben önceki bölümü unutmuşum hahshahd

Sarmas dolas taekook yazmışım boll bol yorum yapin bakim okumak cok eğlenceli 😋

Sarmas dolas taekook yazmışım boll bol yorum yapin bakim okumak cok eğlenceli 😋

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Büyük gün geldi!"

Haftalardır iple çektiğim gün nihayet gelip çatmıştı. Heyecandan tüm gece gözümü kırpmadan yatağımda bir sağa bir sola dönüp durduğumdan uykumu alasam dahi, alarmı duyar duymaz üzerimdeki çarşafı ayaklarımı havada sallayarak yere fırlatmıştım. Koşarak banyoya girip hızlı bir duş almalıydım.

Her zaman dakik birisi olmuşumdur fakat bugünün benim için anlamı o kadar büyüktü ki en ufak bir sıkıntı bile aniden modumu düşürebilirdi. Her şeyin yolunda olduğundan emin olmalıydım.

"T-termos? Tamam buradasın. Atıştırmalıklar... evet hazır," küçük el çantama akşamdan hazırladığım atıştırmalıkları yerleştirmeye başlarken bir yandan da tekrarlıyordum. "Hediye!? Hediye yok!" Telaşla odanın içinde koşturmaya başladığım için gözümün önünde duran kutuyu bile göremiyordum. "Taehyung sakin ol salak mısın ya!" Kutuyu kibarca çantama yerleştirdikten sonra yanıma alacaklarım tamamlanmıştı.

Yüksek bel bol pantolunumun içine giydiğim gri boğazlı kazağın üzerine hızla kahverengi ceketimi geçirmiştim. Boyası akmaya yüz tutan saçlarıma fön çekerek kaşlarımın üzerine dökülmesini sağlamıştım. Son anda yüzüklerimi de unutmadan taktıktan sonra aynada kendimi süzerek onayladım. İyi görünüyordum.

Çantamı kaptığım gibi odadan ayrıldığımda Yoongi'nin odasını iki kez tekmelemiştim. Bu, ona gittiğimi belli eden bir sinyaldi. Bunu yapmamdan nefret etse de alışkanlıklar öyle kolay bırakılamıyordu sonuçta.

Yurdun önüne park edilen tanıdık arabaya hızlı adımlarla vardığımda rahat bir nefes vermiştim. Jungkook'u götüreceğim şehir yaklaşık 4 saatlik bir mesafe uzaklığındaydı ve sadece ikimizin olacağı bu özel dakikaların heba olmaması adına Jimin'den arabasını rica etmiştim. Her ne kadar çekinsem de Jimin daha sözümü bitirmeden anahtarını cebime atmıştı. "Sen istemesen bile verecektim zaten." demesi beni o kadar rahatlatmıştı ki, Jimin gerçekten çok iyi bir arkadaştı.

Evine yaklaştığım sırada kendisine ancak üçüncü kez aradığımda ulaşabilmiştim fakat meşgule atmıştı. Uyuya kaldığını düşünerek arabadan inip evine yaklaştığım sırada aniden açılan kapıyla korku-şaşkınlık ifadesiyle kalakalmıştım.

Jungkook iki elinde tuttuğu askılıklar, iki omzundan da asılan farklı ceketlerle yüzü dehşet bir korku ifadesine bürünmüştü. Gülmemek için kendimi zor tuttuğum sıralar elindeki kıyafetleri alarak içeri geçtim.

"Sevgilim bunlar ne böyle? Uyuyorsun sanıyordum."

"Ne uyuması deli misin gözümü kırpmadım tüm gece ne giyeceğimi düşündüm hiçbir şeyim yok! Ayrıca nereye gideceğimizi söylemediğin için bu senin suçun! Nasıl giyinmem gerektiğinin bilmiyorum."

I Found You | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin