Sert adam diyorum sürekli çünkü ismini bile bilmiyorum. Maskesini çıkarmadı hiç yüzünü bile görmüyorum. Şimdi ise beni evde penceresiz bir odaya kilitlemişler öylece yatağa atmışlardı. Her ne kadar aç değilim desem de çok açtım ve mideme artık kramplar giriyordu. Saat sabaha doğru 6'ydı.
Tam karşımda duran saat öyle diyordu en azından. Pencere olmadığından günü geceyi göremiyordum. İki tane lambader yanıyordu odada. Etrafa göz gezdirdim. Tek Kapaklı ahşap rengi dolap , makyaj masası ama aynası yok ve iki tane komodin. Birden ayağa fırladım o dolaplarda işime yarayan bişey olabilirdi.
Hızla ayağa fırlayıp dolapları karıştırmaya başladım. Tek Kapaklı dolapta renk renk elbiseler vardı görünce şok olmuştum. Çekmeceleri açtığımda ise iç çamaşırları, çorap vardı. Makyaj masasinda da makyaj malzemeleri ve aksesuarlar vardı. Şaşkın şaşkın bakıyordum. Bende önce birini daha mı kaçırdılar diye düşünüyordum. Ayağa kalkıp yatağa doğru yürüdüm. Yere, dizlerimi ellerimin arasına alarak sırtım yatağa yüzük kapıya dönük şekilde oturdum. Ailemi düşünmeye başladım. Saate tekrar baktığımda saat tam 8 di.
Aslında tam başlıyordum ki kapı açıldı. Jale hızlıca açıp "hadi aşağıda bekleniyorsun" diye ters ters baktı.
Yüzüne baktım sorgular gibi ürkek bir şekilde. O sırada"hadi be seni mi bekleyip duracağız!" Dedi hızla kalkıp peşine düştüm.Merdivenlerden aşağı indik. Jale yürüyor ben arkasından yürüyordum.
Bu kadının suratını tekmelemek istemiştim hiç hoşlanmıyordum. Kafam hala çok karışık hiçbir soruma cevap bulamadım.
Ordan oraya sürükleniyorum neyin içindeyim bilmiyorum. Ben bunları düşünerek yürüyordum ve birden PAT. Düşüncelere dalmıştım ve Jalenin birden durduğunu anlayamadan arkadan ona çarpmıştım.
"Sen..Sennn.. Aptal kız.. napıyorsun be" diye çığlıklar atmaya başladı.
" Özür dilerim. Ben gerçekten dalmışım. Çok özür dilerim" elimi uzattığımda elimi iterek kalkıp hızla gitti.
O anda iki erkek kıkırdaması duydum. Şaşkınlıkla ileriye baktığımda kahvaltı masası ve iki erkek oturuyordu biri Alperendi. Ya diğeri?Kemikli çenesi ,kumral saçları , bebek ama kemikli yüzü.Guzel dizilmis beyaz dişler. Kehribar gözler... Ne?
Kehribar gözler.
Maskeli adam oydu.Yüzüne bakakalmıştım ve birden sesiyle kendime geldim.
"Gel otur , konuşmanın zamanı geldi."
Hic tepki vermeden ilerlemeye başladım. Alperen kalkıp sandalyemi çekti. Sorgular gibi kaşlarımı çattım . Ve oturdum. Adamin bakışları birden Alperene kaydı. Oda kaşlarını çattı ve noluyo der gibi göz kırptı. Alperen kafasını eğdi. "Hiç" dedi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHKÛM
Подростковая литератураEllerimi yüzüne dokunmak istediğimde alev alıyor , duraksıyor ve ağzım kuruyordu. Cesaret edebilseydim eğer cam gibi tenine uzun bakışlar atar ve yüzünün her bir hücresini incelerdim. Sahi bu kadar kusursuz bir bedene sahip olan birinin kalbi nasıl...