...
Masaya oturdugumdan beri kafamı hiç kaldırmadım çünkü bu adama bakınca donup kaldığımı farkettim. Çok saçma. Kaçırdıkları kızı şimdide misafir gibi kahvaltı masasında ağırladılar. Baktığım boş tabakta yine düşüncelere dalmışken önüme bi el uzandı. Sepetle kızarmış ekmeklerden bana ikram etti. Hayır der gibi kafamı iki yana salladım. Kaldırıp baktığımda kaslarını çatmış gözlerime öldürecek gibi bakarken ekmek sepetini sert bir şekilde masaya bıraktı. Canıma tak etti artık konuşma zamanı geldi dedim kendi kendime.
"Hem beni kaçırıp yukarıdaki penceresiz odaya kapatıyorsunuz. Bir de ekmek almadığım için mi sinirleniyorsunuz?"
Alperen şaşırmıştı. Boğazında yiyecek kalmış gibi derin derin öksürüp su içti. Adam hala konuşmadan kaşlarını çatmış şekilde duruyordu. Fakat bu sefer yüzündeki damarlar kabarmış çene kemikleri belirginlesmisti.
Tüm cesaretimi toplayıp gözlerinden ayırmadım gözlerimi.
Adam birden " Kimse bu kadar bakmaya cesaret edemez." Dedi.
Sanki düşüncelerimi okuyor gibiydi doğrusu biraz endişelenip afallamıştım, fakat belli etmeden cevap verdim.
"Niyeymiş sen kimsin ki? Senden niye cekinecekmişim. Psikopatın tekisin işte. Beni niyr kaçırdın? Organ mafyası mısın? Uyuştucu kaçakçısı mı?
Birden deliye dönen adam ellerini kaldırıp masaya öyle bir vurdu ki..
Masa çıtırdadı , kırılacak gibi..
Gözlerimi sıkı sıkı kapatmıştım korkudan..
Açtığımda masada kimse kalmamıştı.
Korumalardan biri gelip "çabuk odana dön mahrume hanım odana getirir orda yersin" dedi. Hala atamadigim şaşkınlıkla yürüdüm adam da arkamdan odaya kadar takip etti. İçeriye girdim yatağın üstüne oturdum olanları düşünüyordum hala..Neden bu kadar sinirlendi..
Ne dememi bekliyordu ki. Herşey gitgide karmaşık bir hal almaya başladı. Ailemin beni bulması umuduyla depoda sorun çıkarmamıştım. Babam nasılsa bulurdu. Yapamayacağı hiçbir şey yoktu. Ama artık umudum tükenmişti uzerinden o gece dahil iki gece geçti . Ben ne olup bittigini hala anlayamazken o kötü adam soylediklerime sinirlenip nerdeyse masayı başıma gecirecekti. Onu bu kadar kötü bir şeyle konumlandirmama mi kızmıştı. Peki o kadar onurluydu da beni niye kaçırdı. Bunları düşünürken o çirkef kadının jalenin sesini duyuyorum. "Alperen hayatım bana neden anlatmıyorsun. Bir şey mi yaptım. Alperen.. bekle bekleseneee off.. Alp..." dedi ve gürültü koptu. Bir şeyler devrildi evde bir an için sessizlik oluştu jalenin sesiyle yine bozuldu. "Dikkat etsene salak kadın. Offf sabah aptal kız şimdi sen.. Alpp..... " Dökülen şeyin kahvaltım olduğunu düşünüp kahvaltı umudumdan vazgeçtim. Tek istediğim güzel bir duş temiz kıyafetler ve uykuydu. Düşünürken yatağa uzandım ve gözlerimin kapanmasına izin verdim....

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHKÛM
Teen FictionEllerimi yüzüne dokunmak istediğimde alev alıyor , duraksıyor ve ağzım kuruyordu. Cesaret edebilseydim eğer cam gibi tenine uzun bakışlar atar ve yüzünün her bir hücresini incelerdim. Sahi bu kadar kusursuz bir bedene sahip olan birinin kalbi nasıl...